Galatasaray kongresinin üzerinden bir hafta geçti. Artık sakin kafayla daha sağlıklı değerlendirmeler yapılabilir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, bu kongre Galatasaray açısından sıradan bir kongre değildi. Sarı- kırmızılı kulübün geleceğini büyük ölçüde etkileyecek çok önemli bir kongreydi. Kongre sonucunu da bu açıdan değerlendirmek gerekir.
Dursun Özbek yönetimsel, ekonomik ve sportif anlamda oldukça başarısız oldu ve hem taraftarların hem de üyelerin tepkisini çekti. Bunun sonucunda da arka arkaya iki kongreyi kaybetti.
Esasen Dursun Özbek’in son yılında yaptığı önemli ama ekonomik getirisi yüksek transferlerin nedeni de, futbolda sportif başarıyı yakalayıp iktidarını sürdürmekti. Ancak işler düşündüğü gibi gitmedi. Östersunds faciasının ardından sezona müthiş bir başlangıç yapılması, bir an için umutları yeşertti. Ancak daha sonra alınan kötü sonuçlar dengeleri yeniden bozdu. Dursun Özbek bunun üzerine, kongredeki rakibi Mustafa Cengiz’in vaadi olan Fatih Terim’le anlaştı. Ancak bu hamle de onu kurtaramadı.
Mustafa Cengiz ise, herkesin elini taşın altına koymaktan çekindiği bir dönemde büyük bir cesaret örneği göstererek Galatasaray başkanlığına aday oldu. Kongreyi kazandıktan sonra ekonomik anlamda beklediğinden daha büyük bir enkaz ile karşılaştı. Buna rağmen kısa sürede önemli başarılara imza attı. Gösterdiği kucaklayıcı ve sıcakkanlı yönetim anlayışı ile büyük sevgi kazandı. Taraftarlar yönetimle barıştıkları gibi yeniden umutlandılar. Ayrıca kulübe ekonomik olarak destek verecek girişimlere başladılar.
Öte yandan UEFA ile yapılan olumlu görüşmeler sonucunda, muhtemel bir men cezasının eşiğinden dönüldü. Bu da, Mustafa Cengiz’in kısa dönemindeki önemli başarılarının arasındaki yerini aldı.
Yakalanan motivasyon ve Fatih Terim’in olağanüstü çabası ile futbolcu topluluğunun takdir toplayan mücadelesi sonucunda da şampiyonluk geldi.
İşler yoluna girmeye başlayınca Mayıs ayındaki kongrede aday sayısı da arttı. Ancak Galatasaray kongre üyeleri sağduyulu davrandılar ve zor zamanda başkanlığa talip olma cesaretini gösterip, kısa sürede Galatasaray’ın önünü açarak yeniden ışığın görülmesini sağlayan Mustafa Cengiz’i tekrar başkanlığa seçtiler. Hem de diğer adayların oylarının toplamından daha fazla bir oyla.
Spor yöneticisi olanların veya olacakların, Dursun Özbek ve Mustafa Cengiz örneklerinden ‘’neler yapmamaları‘’ ve ‘’neler yapmalar ‘’ gerektiği konusunda çıkaracakları çok dersler var.
Sonuç olarak Mustafa Cengiz, gösterdiği pozitif yönetim anlayışıyla taraflı tarafsız herkesin beğenisini ve takdirini kazandığı gibi Galatasaray’ın da ışığı yeniden görmesini sağladı. Umarım yönünü hiç şaşmaz ve yaptığımız bu olumlu değerlendirmeler devam eder.