Ligdeki yedi maçlık galibiyet özlemini Antalyaspor karşısında gideren fakat kupadaki Denizlispor mücadelesi sonucunda yeniden kaos ortamına giren Galatasaray, kendi sahasında oynadığı Giresunspor maçında yine bu sezon artık alıştığımız, bildiğimiz halinden görüntüler sergiledi.
Galatasaray, orta sahada ciddi anlamda yaratıcı oyuncu eksikliği çekiyor. Bu durum doğal olarak hücum hattını da olumsuz yönde etkiliyor. Nitekim Giresunspor maçında da bunu net olarak gördük.
Sarı- kırmızılılar, oyun olarak ortaya bir şey koyamıyorlar. Bu anlamda topa daha fazla sahip olmaları da hiçbir şey ifade etmiyor. Bu karşılaşmada da takım halinde kendi sahasında iyi kapanan Giresunspor karşısında 33. dakikada Halil’in kafa vuruşu ve 57. dakikada Cicaldau, Morutan ve Halil’in ayrı ayrı şans buldukları pozisyon dışında net bir gol pozisyonuna giremedi Galatasaraylı oyuncular.
Orta sahadaki yaratıcı oyuncu eksikliği ve hatalı oyun kurgusu dışında futbolcuların kalite ve form durumları da ayrı bir problem oluşturuyor Galatasaray’da. Örneğin Halil, Galatasaray gibi bir takımın santraforu olabilecek bir izlenim bırakmıyor. Takım ise ağır, hantal ve yavaş.
Yine karşılaşmaya oyuncu bazında bakarsak Boey, maç eksikliğini ciddi anlamda hissettirdi. Ömer Bayram, eski maçlarının çok uzağındaydı. Berkan zaten bu takımın merkez orta sahasını yönetebilecek yaratıcı bir oyuncu değil. Emre Kılınç, Cicaldau ve Morutan kayıplarda. Esasen bu oyuncuların oynatıldıkları bölgeler de tartışılır. Halil, yukarıda da belirttiğim gibi şu haliyle Galatasaray’ın santraforu olmaktan çok uzak. Her şeye rağmen mücadele edip ortaya bir şeyler koymaya çalışan isim olarak ise Babel çıktı karşımıza.
İkinci yarıdaki değişiklikler Galatasaray’a biraz ivme kazandırdı. Oğulcan da bu anlamda sarı- kırmızılılara hareket getiren futbolcu oldu.
Elbette Galatasaray’daki eksik oyuncuların fazlalığını göz ardı etmemek gerek. Lakin o futbolcular sahadayken de şu durumdan daha farklı bir görüntü sergilemiyordu Galatasaray. Bu durumda da ister istemez Fatih Terim’e çevriliyor gözler.
Evet, Fatih Terim’in formsuzluğu ve ruh hali sahaya da yansıyor. Oyuncular fiziki ve mental açıdan iyi durumda değiller. Doğal olarak bu durumun baş sorumlusu da Fatih Terim. Diğer taraftan tecrübeli teknik adamın sistem ve futbolcuların oynatıldıkları bölgelerdeki tercihleri de tartışılır.
Giresunspor yönetimi, ligin başında alınan kötü sonuçlara rağmen Hakan Keleş’te ısrarcı olarak çok doğru bir iş yaptı. Bu doğru kararın sonuçlarını da pozitif olarak aldılar. Yeşil – beyazlılar, dün akşam da eksiklerine rağmen Galatasaray karşısında iyi mücadele ettiler ve Beşiktaş’tan sonra Galatasaray’ı da deplasmanda yenmeyi başardılar. Hakan Keleş ile devam eden Giresunspor yönetimine, Hakan Keleş’e ve oyuncularına tebrikler…