Fenerbahçe erimeye devam ediyor. Spartak Trnava karşısındaki sahte bahardan sonra çıkılan Medipol Başakşehir maçında hazan mevsimine geri dönüldü.
Oysa umutlar, baharın devamı ve hatta yaza dönmesiydi. Taraftarlar, tribünleri doldurarak bu konudaki inançlarını gösterdiler. Ama yine olmadı…
Fenerbahçe, Başakşehir karşısına farklı bir dizilişle çıktı. Çift santraforla sahada yer alan sarı- lacivertliler, her iki devreye de çok hızlı başladılar. Her ne kadar bu temponun devamlılığını sağlayamasalar da, sarı- lacivertli futbolcular çok önemli pozisyonlar yakaladılar. Ancak bunların hiçbirinden yararlanmadılar. Daha doğrusu Başakşehir kalecisi Mert Günok gole izin vermedi ve maçın adamı oldu.
Evet, Fenerbahçe geçmiş maçlara göre daha pozitif bir görüntü sergiledi. Ama bu pozitif izlenim veren görüntünün de kendi içerisinde açmazları vardı. Örneğin Jailson ve Reyes’li orta saha, rakip sahaya top taşıyamadı. Aslında, taşıyamayacakları da belliydi. Bu nedenle de Fenerbahçe’nin hücum planı, kapılan toplarla hızlı çıkmak ve uzun toplar üzerine kurulmuştu.
Jailson ve Reyes’li efektif olmayan bu orta sahada bütün hücum yükü Eljif’in üzerine bindi. O da takımının en iyi futbolcusu oldu. Ona sol kanatta Hasan Ali yardımcı oldu. Karşı kanatta ise Ayew.
Buna karşılık Medipol Başakşehir klasik pas oyununu oynadı. Fenerbahçe daha çok pozisyona girse de oyun üstünlüğü Başakşehir’deydi. Çünkü Fenerbahçe, yukarıda da belirttiğim gibi hızlı çıkışlarla ve uzun toplarla gol bulmaya çalışıyordu. Bununla birlikte Medipol Başakşehirli futbolcular, topu üçüncü bölgeye aktarmakta sıkıntı çektiklerinden dolayı özellikle ilk yarıda pozisyona girmekte sıkıntı yaşadılar. Ancak Abdullah Avcı’nın ikinci yarıya Elia ile başlaması işleri Başekşehir’in lehine geliştirdi. Medipol Başakşehir, Napoleoni’nin yerine Elia’nın oyuna dahil olmasıyla kanatları daha aktif kullanmaya başladı. Böylece Başakşehir, Elia ve Visca ile rakip kalede çok etkili oldu. Nitekim turuncu- lacivertliler, maçın son bölümünde Elia ile golü de buldular. Ancak bu nizami gol, skandal bir yardımcı hakem kararıyla geçersiz sayıldı.
Cocu ise Frey ve Reyes gibi etkisiz isimleri ikinci yarıda oyundan çıkarttı. Ama beklediğini yine alamadı. Esasen yukarıda da belirttiğim gibi Fenerbahçe, maç boyunca birçok pozisyon buldu. Ama bu durum, yani işin görüntü kısmı kimseyi yanıltmamalı. Fenerbahçe’nin takım kalitesinde sorun var. Reyes çok yetersiz. Bir de bu haliyle orta sahada oynatılınca hiç çekilmiyor. Jailson bir şeyler yapmaya çalışıyor ama Mehmet Topal olmadı mı orta saha düzen tutmuyor. Frey elinden geldiğince mücadele etmeye çalışıyor ama kapasitesi bu kadar. Büyük umutlarla alınan Benzia hayal kırıklığı yaratıyor.
Bu liste böyle uzayıp gider. Tabii bir de sezon başında gözde olan ama şimdi forma şansı bulamayan Barış gibi isimler var.
Elbette Cocu’nun da tercihleri ve performansı tartışma yaratıyor. Ama Cocu’dan önce gündeme gelmesi gereken isim Comolli. Çünkü bu takımı o kurdu. Bu nedenle de sorumluluğun büyük kısmı ona ait.
Sonuç olarak Fenerbahçe’de hazan mevsimi devam ediyor. Hazan rüzgarlarında hangi yaprakların savrulacakları belli olmaz. Belki sizler bu yazıyı okurken bile bazı yapraklar savrulmuş olacaklar. Hazan mevsiminde yaşanır çoğu ayrılıklar…