Tolga Ersarı

Tolga Ersarı

tolgaersari@hotmail.com

Tüm Yazıları

Öncelikle Bursaspor ile Galatasaray arasındaki karşılaşmanın güzel bir mücadeleye sahne olduğunu belirtmem gerekiyor. Bu anlamda her iki takımın futbolcularını da tebrik ediyorum.

Galatasaray Teknik Direktörü Riekerink, elindeki kadroya göre bu sefer doğru bir on bir sahaya sürmüştü. Hollandalı teknik adamın gerçekleri görmesi Galatasaray adına güzel bir gelişme. Hamza Hamzaoğlu ise Necid’i kanatta kullanıp santrafora Kubilay’ı yerleştirerek bir sürpriz yaptı. Fakat bence bu tercih yanlıştı. Necid, kanatta çok verimli olamadı.

Haberin Devamı

Maçın kısa özetini ise, iki takımın da sayısız fırsatlar yakaladıkları ve maçın rahatlıkla 4-4 bitebileceği şeklinde yapabilirim.

Yukarıda da belirttiğim gibi Bursaspor’un aksine Galatasaray’ın sahadaki dizilişi daha doğruydu. Nitekim ilk net pozisyonları da sarı- kırmızılılar buldular. Bununla birlikte Riekerink’in Umut Bulut’u erken oyundan çıkardığını düşünüyorum. Üstelik Umut’un yerine oyuna giren genç Volkan da kısa bir süre sonra sakatlanıp çıkmak zorunda kaldı.

Benim işte tam da burada merak ettiğim bir şey var. Sinan Gümüş’ten sonra Volkan da adale sakatlığından dolayı oyundan çıkmak zorundan kaldı. Oysa gerek aynı maçta rakip Bursaspor’un altyapıdan oynattığı gençleri, gerekse diğer takımların görev verdikleri gençler benzer sakatlıkları yaşamıyorlar. Volkan’ın antrenmanlara A takımla mı, yoksa bir alt takımla mı çıktığını bilmiyorum. Ancak bu durum şunu gösteriyor ki, ya alt yapı ya profesyonel takım antrenmanlarında ya da sağlık heyetinde bir sorun var. Ya da bu gençler düzensiz yaşıyorlar ve Florya’daki disiplinsizlik bu sakatlıklara zemin hazırlıyor. Galatasaraylı bütün genç futbolcuların adale sakatlığı yaşamalarının başka bir izahı olamaz.

Riekerink, Volkan’ın yerine Tarık Çamdal’ı oyuna alarak bence hata yaptı. Kanımca madem sağ kanada müdahale edecekti o zaman ataklara daha yatkın olan Linnes’in oyuna girmesi çok doğru olurdu.

Galatasaray’da maçın en iyileri şüphesiz sol kanat oyuncuları Yasin ve Carole idi. Fakat Yasin son bölümdeki o pozisyonda acele edip vurmak yerine topu Podolski’ye gönderse daha iyi olurdu. Ama ne olursa olsun bu ikilinin sahada atışmaları doğru olmadı. Öte yandan Emre özellikle ilk yarıda çok iyiydi. Galatasaray’ın attığı golde serbest vuruşu Emre kullandı. Belli ki bu, çalışılmış bir pozisyondu. Denayer ise uzun süre oynamadığından dolayı uyum sorunu yaşadı ve bir iki pozisyonda kendi kalesinde tehlike yarattı. Fakat ilk yarıda ceza sahasında omuzu ile çıkarttığı top kesinlikle penaltı değildi.

Haberin Devamı

Bununla birlikte hakem Fırat Aydınus, maçın kaderini değiştirecek bazı hatalara imza attı. Öncelikle Selçuk İnan, birkaç dakika arayla önce Kubilay’a sonra da Batalla’ya sert fauller yaptı. Fırat Aydınus, iki pozisyonda da avantajı uygulatarak doğru yaptı. Ancak oyun durduktan sonra Selçuk’a sarı kart göstermesi gerekiyordu. Bu durumda Galatasaray daha 14.dakikada on kişi kalabilirdi. Ayrıca Sabri’nin ceza sahasına yaptığı ortada Jem Karacan’ın açık eline temas eden pozisyon net penaltıydı. Çizgi hakeminin bu penaltıyı görebilmesi gerekirdi. Fırat Aydınus, bunun dışında da pek çok pozisyonda tartışmalı kararlar verdi.

Haberin Devamı

Galatasaray, bu maçı kazanamadıysa bunun en büyük nedeni kulübede hamle oyuncusunun olmamasıydı. Ardından da sahadaki futbolcuların son vuruş beceriksizlikleriydi. Eğer sağlıklı bir Sneijder olsaydı eminim sonuç çok daha farklı olurdu. Buna rağmen sarı- kırmızılılar taraftarlarını mutlu edecek bir futbol ortaya koydular. Zaten taraftarların futbolculardan bekledikleri, galibiyetten çok sahada terinin son damlasına kadar armanın verdiği ruhla mücadele etmeleri. İşte bu maçta o ruh sahadaydı. O nedenle beraberliğe rağmen Galatasaraylı taraftarların içlerinde, buruk da olsa bir huzur olduğuna inanıyorum.