Bir Kritik Galibiyet Daha
Dersine çok iyi çalışan ve 3-4-3 ile takımını sahaya dizen Ali Çamdalı’nın Konyaspor’u karşısında çok beklemediği bir maç başı yaşadı Galatasaray. Etkili ön alan baskısı ile mücadeleye başlayan yeşil- beyazlılar, sarı- kırmızılıları uzun oynamak zorunda bıraktı. Fakat bu toplarda da çok başarılı olamadı Galatasaraylı futbolcular.
15.dakikadan sonra rakip kalede etkili olmaya başlayan, 20. dakikadan sonra oyunu artık tamamen rakip yarı sahaya yıkan Galatasaray; yine de istediklerini tam anlamıyla sahaya yansıtamadı. Fakat ilk yarının sonuna doğru iyice artan istek, kendisini skor olarak da gösterdi. Lakin Galatasaray’ı öne geçiren Kerem Aktürkoğlu’nun savunmada yaptığı hata, skorun yeniden dengeye gelmesiyle sonuçlandı. Elbette bu golde rakibinin topa vurmasını engelleyemeyen Dubois’ı da es geçmememiz gerekiyor.
İkinci yarıya da iyi başladı Konyaspor. Ancak Galatasaray, aynı ilk golde olduğu gibi yine kalite kokan bir golle öne geçmeyi başardı ve maçın sonunda üç puanı cebine koyan taraf oldu.
Maçın ayrıntılarına inersek, öncelikle Galatasaray’ın etkili görünmesine rağmen çok da iyi bir futbol oynamadığını belirtmek gerekiyor. Yukarıda da belirttiğim gibi maçın başında uzun oynamak zorunda kaldıkları bölümde bu topları iyi kullanamayan sarı- kırmızılı futbolcular, 15’den sonra giderek daha fazla rakip yarı sahaya hâkim oldukları bölümde de çok verimli olamadılar. Takım halinde kapanan rakip karşısında kanatları kullandılar, ortalar yaptılar ama bu ortalarda çok fazla isabet sağlayamadılar. Galatasaraylı oyuncuların kanatları daha iyi kullanıp daha hedefli ortalar yapmaları ve şut denemeleri gerekirdi.
Maç öncesinde son anda Derrick Köhn'ün rahatsızlığı nedeniyle kadrodan çıkartılmasıyla bek pozisyonlarında zorunlu değişikliğe gidilmesinin de Galatasaray’ı hem ofansif hem de defansif anlamda olumsuz yönde etkilediğini söyleyebiliriz. Tabii sarı- kırmızılıların klasik problemleri olan top kayıpları ile son tercihler ve son vuruşlardaki hataları da unutmamak gerekir.
Futbol ilginç bir oyun. Yukarıda saydığım top kayıpları, son tercihler ve son vuruşlardaki hatalarda öne çıkan isimlerden olan Kerem Aktürkoğlu, bir gol ve bir asistle maçın skoruna doğrudan etki eden oyuncu oldu! Evet, maça iyi başlamadı Kerem Aktürkoğlu. Ama dakikalar ilerledikçe ileride daha etkili olmaya başladı ve attığı goldeki doğru koşusu da son derece önemliydi.
Aslında maçtaki üç golde de Kerem Aktürkoğlu başroldeydi. Attığı golden dört dakika sonra savunmadan yaptığı hata, Konyaspor’un golüyle sonuçlandı. Galatasaray’ın ikinci golü öncesindeki kafayla topa dokunuşu da doğal olarak asist hanesine yazıldı.
Sonuçta maça kötü başlasa da iyi bitirdi Kerem Aktürkoğlu. Daha da iyi olabilir. Yeter ki, kafasını tam olarak sahaya versin ve basit oynasın.
Icardi ve Barış Alper Yılmaz, maçın kaderini belirleyen oyuncular oldular. Oldukça sert bir şekilde pres yiyen Icardi, Galatasaray’ın ilk golünde Konyaspor stoperi Uğurcan’ı köşeye kadar çekti ve oradan çok zor bir pozisyonda harika bir pas gönderdi. Kerem Aktürkoğlu da o topu boş pozisyonda ağlara gönderdi. Icardi, tartışılmaz bir kalite. Bu pozisyonda da kalitesini net bir şekilde gösterdi. Bu arada kendisi de güzel bir vuruşla güzel bir gole imza attı ancak son derece hatalı bir hakem kararıyla bu nizami gol sayılmadı.
Barış Alper Yılmaz, bu maçta çok iyi bir performans ortaya koydu. Sarı- kırmızılıların ilk golünde aksiyonun önemli bir aktörü olan başarılı futbolcunun, attığı golde de dönüşü ve o açıdan yaptığı vuruşu çok güzeldi.
Mertens de çok çabaladı. Torreira ise vazgeçilmez olduğunu bir kez daha gösterdi. Gerçekten müthiş bir kalite. Tabii Torreira deyince yukarıda da değindiğim VAR müdahalesiyle iptal edilen gol geliyor akıllara. O gol öncesinde Torreira’nın rakibinden topu kapması, futbol kuralları içerisinde ve son derece temiz bir müdahale ile oldu. Maç boyunca kötü bir yönetim sergileyen Direnç Tonusluoğlu da bu pozisyonda doğru bir kararla golü verdi. Fakat ilginç bir şekilde VAR müdahalesi geldi. Volkan Bayarslan gibi profesyonel futbolculuk yapmış, derbiler yönetmiş, bu kadar tecrübeli bir hakemin bu pozisyonu faul olarak değerlendirmesi inanılır gibi değil. Böyle bir pozisyona VAR olarak müdahale edip maçın hakemini de yanıltmasına ise söyleyecek söz bulamıyorum. Böyle pozisyonlara faul verildiği sürece Avrupa’da başarılı olmamız çok zor. Görüyorsunuz, takımlarımız Avrupa Kupaları’nda rakipleri karşısında fiziksel olarak ne kadar zorlanıyorlar.
Sonuç olarak Galatasaray, geçen haftaki Hatayspor maçının ardından bu haftaki Konyaspor karşılaşmasından da çok da iyi bir futbol ortaya koyamamasına rağmen üç puanla ayrıldı. Ligin henüz başı ve diğer pek çok takım gibi Galatasaray da henüz tam olarak hazır değil. İşte bu süreçte alınan bu galibiyetler çok kritik bir önem arz ediyorlar. Bu futbol, Young Boys maçı için elbette yeterli değil. Suni çim de cabası. Ancak Galatasaray’ın Çarşamba’ya kadar biraz daha üzerine koyacağına, tecrübesine ve kalitesine inanıyoruz. Young Boys karşısında başarılar Galatasaray...