Önce ligdeki Fenerbahçe, ardından da kupadaki Torku Konyaspor yenilgileriyle sarsılan Beşiktaş, Eskişehirspor karşısında aldığı üç puanla rahatladı ve bir anlamda kendine geldi. Fakat en baştan belirtmem gerekir ki, Beşiktaş bu galibiyete bir yandan sevinirken diğer yandan da çok önemli dersler çıkartmalı. Aksi takdirde siyah- beyazlıların ilerleyen haftalarda yeni kabuslar görmeleri sürpriz olmayacaktır.
İlk yarı tek kale bir maç izledik. Yaptıkları ataklarla rakiplerine nefes aldırmayan siyah- beyazlılar, bu devreyi 2-0 önde kapattılar.
İkinci yarıda farkın daha da açılması beklenirken Beşiktaş, ilk yarıdaki hücum zenginliğinde düşüş yaşadı ve Eskişehirspor da siyah- beyazlı sahada görülmeye başladı. Beşiktaş’ta bu devrede görülen düşüşte oyuncu değişiklikleri de etkili oldu. Örneğin sahanın en iyisi Quaresma henüz 52.dakikada çıkmak zorunda kaldı. 71’de oyuna giren Tolgay Arslan ise maç eksikliğinden dolayı verimli olamadı.
Eskişehirspor’un defans hatası sonucu skoru 3-0 yapan Beşiktaş, son dakikalarda yediği golden sonra biraz sıkıntı yaşasa da üç puanı almayı başardı.
Bununla birlikte ligin son sırasında yer alan Eskişehirspor karşısında alınan bu galibiyet kesinlikle bir zafer olarak algılanmamalı. Evet, ilk yarıda Beşiktaş rakibi karşısında müthiş bir baskı kurdu. Bunun sonucunda da pek çok pozisyon buldu. Fakat bunlardan sadece iki tanesini golle sonuçlandırabildi. Siyah- beyazlılar ikinci yarıda oyunu biraz rölantiye almış gözükseler de yine pozisyonlar buldular. Fakat aynı ilk yarıda olduğu gibi ya son paslardaki hatalar veya yanlış tercihler, ya da son vuruşlardaki beceriksizlikler gibi nedenlerle bunları gole çeviremediler. Beşiktaş’ın bu konu üzerinde düşünmesi ve çalışması gerekiyor. Çünkü ileride daha dişli rakiplerle oynadıklarında da bu durumu sürdürürlerse puan kayıpları yaşayabilirler.
İkinci yarının son bölümünde takım disiplininde de kopmalar olduğunu gördüm. Sosa’nın oyundan çıkması, Tolgay’ın maç eksikliği, Atiba’ya çok yük binmesi, Oğuzhan’ın eski günlerini aratması gibi faktörler bunda etkili olmuş olabilir. Fakat defans hattı da eskisi kadar güven vermiyor. Özellikle de Alexis.
Eskişehirspor’un attığı golde Beşiktaş’ın gerideki futbolcularının nasıl dağınık bir görüntü sergiledikleri gözümüzün önüne gelmeli. Aynı şekilde uzatmalarda Meye’nin ikinci golü kaçırmasında da biraz Meye’nin, ama daha çok Tolga’nın iyi yer tutmasının etkisi oldu. Bu arada birilerinin Alexis’e futbolda ceza sahası içerisinde rakibin boynuna kolla asılmanın ya da sarılmanın tehlikeli bir şey olduğunu söylemesi lazım!
Kısaca Beşiktaş, bu galibiyetle kendine geldi. Ancak bazı futbolcuların performanslarındaki düşüşler ve gol bölgelerindeki beceriksizlikler iyice dikkat çekmeye başladı. Sezon başında futbol anlamında kıyasladığımızda Beşiktaş, Fenerbahçe’den üstün gözüküyordu. Fakat şu anda Fenerbahçe, Beşiktaş’tan çok daha iyi durumda gözüküyor. Özetle Beşiktaş, Eskişehirspor maçındaki galibiyete rağmen ileriki maçlar için bana çok güven vermiyor.
Mete Kalkavan, ilk yarıda iki önemli hata yaptı. Önce maçın başlarında rakibine arkadan sarılan Alexis’e sarı kart göstermedi. Sonra da ilk yarının sonlarında İsmail’e sert giren Toko’ya kırmızı kartını çıkartmadı. Hatta bırakın kırmızıyı, kart bile göstermedi. Futbol bir oyun ve bazı kuralları var. Orası futbol sahası, hayır kermesi değil. Ligin sonu yaklaşırken böyle kararlar üstteki ve alttaki takımları etkileyebilir. O nedenle hakemlerin iyi niyetten çok kuralları uygulamaları gerekiyor.