Galatasaray’ın futbolu sıkıntılı

Fenerbahçe karşısında çok iyi bir Galatasaray vardı. Paok karşısında da iyi diyebileceğimiz bir Galatasaray vardı. Kasımpaşa maçının ilk yarısında üç farklı öne geçiyorsun, daha sonra üç gol yiyorsun.
Dün gece Rigas Skola takımı uzaktan yakından sana diklenebilecek bir takım değil. Bu kez iki farkla öne geçiyorsun, üçüncü golü ararken defans hatalarından bir golü kalende görüyorsun. Sonrasında bir gol daha yiyorsun ki, sarı-kırmızılıların defansının ne kadar lakayıt davrandığı bu golde ortaya çıkıyor. Rakip vuruyor, Günay kurtarıyor, top geriye geliyor, orada dört tane Galatasaraylı futbolcu var, Letonya takımı bir daha vurup fileleri havalandırıyor, bizim futbolcular müdahale etmiyorlar. Böyle disiplinsizlik olmaz.
İsmin, cismin ne olursa olsun futbolda hata yaparsan; hemen cezayı keserler. Orta sahanın isim olarak tamamı yıldız. Kasımpaşa karşısında ikinci yarıda resmen çöktü. Rakibin her atağı gol tehlikesi oldu, dün gece de aynı şekilde... Burada Barış Alper, Mertens, Icardi orta sahaya yardım etmiyorlar ki! Okan Buruk bunu biliyor ve görüyor. Neden takımı, skoru bulduktan sonra geriye çekmiyor? Hiç kusura bakmasın, Kasımpaşa maçında da Rigas maçında da biz bunu yaşadık.
Oyuncu değişikliği yapılıyor... Evet Torreira çok yorulmuştu ve top kayıpları yapmaya başladı. Yerine Kerem Demirbay girdi. Kerem takıma en ufak bir katkı vermiyor. Sonradan oyuna giren bir diğer isim Berkan ayağındaki topu kaptırıyor. Rakip oyuncuların teknik kapasitesi biraz yüksek olsa, dün gece de sarı-kırmızılılar sahadan yenik ayrılırdı. Tamam Icardi başımızın tacı, bir şey demiyoruz. Bu takıma büyük hizmetleri oldu ama şu an fizik olarak hazır değil.
Mertens’in 90 dakikayı çıkartamadığı açıkça görülüyor. Barış Alper’de yorgunluktan mıdır nedir büyük bir düşüş var. Buna kim çare bulacak: Okan hoca. Şu an kaybedilmiş bir şey yok. Süper Lig’de olsun, Avrupa Ligi’nde olsun takım biraz toparlansın yine hem ligde zirvedeki durumunu devam ettirir hem de Avrupa Ligi’nde bir üst tura çıkar. Ancak ne var ki bir şeyler yapılması gerekiyor. Futbolcuların heyecanı, maç kazanma hırsı en aşağı seviyeye inmiş. Yunus’a bakıyorsun, çocuk kendisini parçalıyor. Gol atıyor, attırıyor; peki onun gayreti hangi arkadaşında var?
Sonuçta karalar bağlamaya gerek yok. Biliyorum herkes teknik direktör Okan Buruk’a saldıracak. Ne olursa olsun hoca bu takımı iki sene şampiyon yaptı. Sezon içerisinde böyle sarsıntıları bütün takımlar geçirecek. Milli aradan sonra yine rakibini ısıran bir Galatasaray’ı seyredeceğimizi düşünüyorum.