Fenerbahçe'ye bir halley olmuş! Belki çok çok üstün değil ama çok çok farklı...
Üstelik Van Persie, Kjaer, Alper Potuk yedek... Üstelik Mehmet Topal, hafta içindeki kurşunlamanın etkisiyle moralsiz... Fenerbahçe'nin yedek kulübesi, Eskişehirspor'un toplam takımına bedel neredeyse! Ama Es-Es'in, 45 dakika boyunca ıkınıp sıkınması, 45 +'nın sonrasında pek kıymeti harbiyesi kalmadı.
Önce Sow rakibin gardını düşürürken, Fernandao da, "Öyle olmaz, böyle olur" diyerek göstere göstere skoru ikiledi. Attığı bu gol bile Emenike'nin kulağını çınlatmaya yetti! Bu takımın en büyük transferinin Emenike'yi göndermek olduğu bir kez daha görüldü. Atsan atılmaz, satsan satılmazdı. Takımda olduğunda oynatsan da oynatmasan da Fenerbahçe'ye yazıktı! Tıpkı bir zamanlar Tuncay'ın durumu gibi!
Diego sezona fırtına gibi girerken, sistem değişikliği de olsa, Fenerbahçe kadrosu hallaç pamuğu gibi de dağıtılsa, bu ekibin bir parçası olacağını gösterdi. Attığı asisti bir kenara koyun, yaptıkları yeterdi.
60'lı dakikalarda Fenerbahçelilerin gözü bir ara Selçuk Şahin'i aradı! Neyse ki bu kez oyuna giren Van Persie idi. İlk lig maçına Nani'yi izlemeye gelenler, biraz hayal kırıklığı yaşadı ama neyse... İlk karşılaşmanın günahı olmaz!
Fenerbahçe her ne kadar istatistiksel üstünlüğünü tabelaya yazdırmayı beceremese de, ligin ilk haftası için iyi, hoş ve klastı. Sow attığı ve atamadığı pozisyonlarla farklıydı!
Bir de bu takıma Gökhan Gönül'ü, Caner'i, Ozan'ı, Volkan'ı da katıldığında, kanatlar daha bir akıcı, akılcı olacaktır.
Görüldü ki, Fenerbahçe'yi güzel, güneşli günler bekliyor.
Gecenin en klas isimlerinden biri de Fırat Aydınus'tu. Causic'e gösterdiği kart ve göstermediği taviz dört dörtlüktü. Herkes haddini ve konumunu bilecek. Maçın stresiymiş, oymuş, buymuş fark etmeyecek... Hatta ilk dakikada Fernandao'ya bir kart verebilse daha da büyüyecekti ama neyse!