5.HAFTA
La Liga’da sıradışı hafta! Kablolar kesildi, maç ertelendi… Sezona damga vuran kaleci Diego Alves öyle bir gol yedi ki herkes şaşırdı… Engelliler için maç öncesi santra jestleri yapıldı… Villa-Messi tartıştı, Barça son anlarda Xavi ile güldü…
Teresa Rivero Stadı
Sezon başında, Barcelona ve Real Madrid dışındaki İspanyol takımların yayın gelirlerindeki paylar ve maç saatleri konusundaki tepkileri nedeniyle greve gitme tehlikesinin atlatılmasından 5 hafta geçmişti ki Vallecano’nun Teresa Rivero Stadı’nda 57 kablonun kesilmesi ile Pazar akşam oynanması gereken Vallecano-Real Madrid maçı Pazartesi akşama ertelendi.
***
Vallecano Başkanı Presa'nın bir tür “terörizm” olarak nitelendirdiği olayı, ev sahibi takımın sol görüşlü oldukları bilinen taraftar grubu Bukaneros'un anti-kapitalist görüşleri ve Real Madrid’in yayın gelirinden ciddi bir pay almasını eleştirmek için yapmış olabilecekleri tahmin ediliyor. Benzer bir kablo kesilme protestosunu 2007 yılında Fenerbahçe-Denizlispor Süper Lig maçında Şükrü Saraçoğlu Stadı’nda bizler de yaşamıştık. Neyse ki, Saraçoğlu’nda maç 2 kamera ile de olsa ekranlara yansıyabilmişti. Vallecano’nun “kablo” kesilme olayı, Fenerbahçe ile birlikte, spor tarihinin sayfalarına stadyumlarda atılan 1’er protesto golü olarak geçmiş oldu. Pazartesi oynanan maçta ise ev sahibi takım iyi mücaele etmesine rağmen Real’in biri penaltıdan 2 golüne engel olamadı. Casillas sezon başından bu yana ilk kez iyi bir form sergiledi.
***
Haftaya damga vuran bir diğer olay ise Granada karşısında misafir takım kalecisi Tono’yu son anlara kadar geçmeyi başaramayan Barça’da yaşandı. Müthiş kurtarışlar yapan Tono’yu ancak 86. dakikada Xavi’nin harika vuruşuyla aşabilen Katalanlar’da golün gecikmesinin yarattığı gerginlik Villa ile Messi’nin de sahada tartışmasına sebep oldu. Messi gibi bir dünya yıldızının, Granada’ya atılan gol sonrasında, sanki Real Madrid kalesine atılmışçasına rakip ağları elleriyle sarsmasına ve aşırı gol sevincine şaşırdığımı belirtmeliyim. Yalnız, bir futbolsever olarak da Messi’nin rakip ceza sahası içindeki topuk çalımını da izlemenizi şiddetle tavsiye edeceğim.
***
Obafemi Martins… Gol sorununu geçen hafta Rubin Kazan’dan Nijeryalı forveti getirerek çözmeyi düşünen Levante, daha ilk maçtan istediğini aldı. 2-1 kazandığı maçta “3 gol” atan Martins’in 2 golü yardımcı hakemin ofsayt bayraklarına takıldı. 86. dakikadaki golü ise 3 puanın habercisiydi. Levante açısından bir diğer ilginç nokta ise Espanyol maçındaki gibi yine ilk yarıyı geride kapatıp, maçı kazanması oldu.
***
Yoluna doludizgin devam eden ve sizlere haftalardır övgüyle bahsedip dikkat çektiğim Sevilla ise Deportivo deplasmanında 2 golle kazandı. Negredo-Rakitic ikilisi golleri atarken, Deportivo’nun direklerden dönen topları ise şanssızlıkları oluyordu. 3 haftadır berabere kalan ev sahibi, ilk yenilgisini tatmış oldu.
***
Arda’mız formunun zirvesinde müthiş oyunuyla dikkat çekmeye devam ederken, Avrupa Ligi’nde ilk 11’de oynayan Emre ise ligde yine şans bulamadı. Tüm maçları gol kısırlığı şeklinde geçen Valladolid’in bu sezon ilk kez bir maçında 3 gol oldu. Madrid ekibi 2-1 kazanarak yoluna devam etti.
***
Evinde taraftarına sezonun ilk iç saha 3 puanını kazandıran Zaragoza ise ligin dibine demir atan Osasuna’yı Postiga önderliğinde 3 golle ve iyi oyunla uğurladı. Valencia’da ise sezon başından bu yana Camp Nou’da ve Bernabeu’daki müthiş kurtarışlarıyla gündeme oturan kaleci Diego Alves, elinin altından kaçırıp yumurtladığı topla Mallorca mağlubiyetinde önemli rol oynadı. Tomer Hemed belki bu haftayı gol atmadan geçmiş gibi gözükse de, hem ilk golde asistiyle hem de 54.dakikada yerini bıraktığı arkadaşı Javier Arizmendi’nin golü atmasıyla yine adından söz ettirdi. Celta Vigo, Arsenal’den kiraladığı forvet Chu-Young Park’tan ilk gol ödülünü bu hafta Getafe karşısında alırken, 2 asist yapan Danimarkalı Krohn-Dehli’yi de unutmayalım. Betis ise milli maç arası sonrasında defansındaki düzelmeyi Espanyol maçında da yansıttı ve 2 golcü takımın maçından ev sahibi Betis lehine defans oyuncusu Paulao’dan sadece 1 gol çıktı. Espanyol 5 maçta 1 puanla kötü gidişini sürdürdü. Defansındaki boşluklar ve hatalar nedeniyle önceki haftalarda çok pozisyon veren Bilbao ise sezonun yıldız takımı Malaga karşısında gol yemeden maçı tamamladı hatta oyun olarak daha iyi gözüktü.
***
Hafta sonunda oynanacak olan Sevilla-Barcelona maçını merakla beklediğimi hatırlatıp, haftanın değerlendirmesine geçelim.
***
HAFTANIN KARMASI
(3-5-2)
Tono (Granada)
--
Paulao (Betis)
Antonio Lopez (Mallorca)
Diego Godin (A.Madrid)
--
Xavi (Barcelona)
Jose Mari (Zaragoza)
Krohn-Dehli (Getafe)
Barkero (Levante)
Arda Turan (A.Madrid)
---
Víctor Rodríguez (Zaragoza)
Obafemi Martins (Levante)
HAFTANIN TAKIMI
Sevilla
Ligin yenilgisiz ve iyi takımlarından Deportivo’yu Negredo ve Rakitic ikilisi deplasmanda geçmeyi başaran Sevilla, bu hafta da haftanın takımı köşemizde yer almayı hak etti. Sezon başından bu yana her hafta yükselen grafikle ilerleyen takımın bu hafta sonu evinde oynayacağı Barcelona maçı ise Real Madrid karşısındaki galibiyetlerinden sonra merak konusu.
HAFTANIN YILDIZI
Obafemi Martins (Levante)
Inter’deki günlerinden itibaren zevkle izlediğimiz ve Newcastle formasıyla 3 sezonda attığı 28 golden sonra özlediğimiz fırsatçı, hızlı ve atletik golcü La Liga’ya ilk maçında golle merhaba dedi. Golü iyi koklayan ve yer alma konusundaki başarısıyla dikkat çeken Martins, ofsayt nedeniyle sayılmayan 2 golünde de çok küçük mesafelerle olmakla birlikte bitirici vuruş becerisini gösterdi.
HAFTANIN GOLÜ
Xavi (Barcelona)
Tek kelimeyle muhteşem oynayan Garanada kalecisini ancak böyle şık bir gol geçebilirdi. 2.yarıda oyuna giren yıldız oyuncu ceza sahası üzerinden şık bir vuruş yaptı. Önce üst direğe çarpa top ardından filelerle kucaklaştı.
HAFTANIN SAYISI
10 maçtan sadece 1 tanesi beraberlikle sonuçlanırken 7 maçta ev sahibi takımlar güldü. 2 maçı ise deplasman takımları kazandı. Maçların çoğunlukla 2-3 gol aralığında geçtiği görülürken, ilk haftalarda gollü maçlara imza atan takımların yavaş yavaş defanslarını oturttukları ve gol yememeye başladıkları dikkat çekti.