Falcao’lu El Clasico
Bu hafta öncelikle “Dünya Panoraması” ile sizlere merhaba diyeceğim. France Football Ballon d’Or ile FIFA Dünyanın En İyi Oyuncusu Ödülleri’nin 2010 yılında birleştirilmesiyle tek isim altında toplanan ve 3.sü düzenlenen FIFA Ballon d’Or 2012, yeni yılın ilk günlerinde sahiplerini buldu…
• megusti (Endonezya):Huh? Tümü İspanyol ligi oyuncuları? Bu bir şaka olmalı.
• faithell (Filipinler): ohh aman tanrım! Hepsi La Liga oyuncuları. Demek ki İspanya Ligi dünyanın en büyük oyuncularına sahip!
• shwsss (Hindistan): “Cool team”
• ino-C (İran): Fantastik takım… Ben bu takımı seviyorum
• Be23n_CHN (Çin Halk Cumhuriyeti):Wow… Falcao dışında tüm oyuncular Real Madrid ya da Barcelona’dan.
• Forlanmaster (ABD): Bu 11 süper ama nasıl Ibrahimovic olmaz!
• adithgaruda (İrlanda): Haha… Pek çok kişi Premier Lig ilk sırada diyordu, peki oyuncuları nerede?Hani onlar en iyiydi? Messi sen nasıl birşeysin? Yaşa Barcelona!
• ohanjayanth (İngiltere):Sadece La Liga’dan oyuncular çıkacağını düşünmemiştim!
• Neymar11.br (ABD): Sadece bir oyuncuda yanlış seçim! Neymar da olmalıydı!
• nitigashi007 (Arnavutluk): Kral Messi!
• RVpRooney (Hindistan): Emin misiniz, bu dünyanın mı La Liga’nın mı en iyi 11’i:)
• Fuchii_Mk (Birleşik Arap Emirlikleri): Ohh wow. Kesinlikle en popüler 11!
• Majid1972 (İran): Çok adil!
FIFA Ballon d’Or 2012 resmi internet sayfasının 2012 ödüllerinin açıklandığı sayfasında yer alan, dünyadaki futbolseverlerin sonuçlara dair yaptığı yorumları sizlerle paylaşarak söze giriştik.
***
Dünya genelindeki 50 binden fazla profesyonel oyuncunun oylarıyla belirlenen FIFA FIFPro World XI of 2012, namıdiğer “Rüya 11”, Iker Casillas-Sergio Ramos, Gerard Pique, Daniel Alves, Marcelo - Xabi Alonso, Xavi, Andres Iniesta - Lionel Messi, Cristiano Ronaldo, Radamel Falcao’dan oluştu. 5’er oyuncu Barça ve Real’den,1 misafir de Atletico Madrid’den Falcao. Geçen sezonun en iyi 11’inde 9 La Liga, 2 Premier Lig oyuncusu barındıran kadrodan, 2012’de Vidic ve Rooney’in de çıkmasıyla tek kelimeyle La Liga All Stars Team oldu diyebiliriz.
***
İspanya Futbol Federasyonu’nun yerinde olsam, dev bir organizasyon sonucunda ortaya çıkan bu tablonun keyfini sürmek adına, bu başarıda katkısı olan yılların uzaylı takımı Barça’yı, geçen yıla damga vuran Real’i ve Atletico’nun geçen sezon Avrupa Ligi kupasını kaldırmasında başroldeki oyuncusu ve dünya zenginlerinin peşinde koştuğu Falcao’yu Mart ayında Bernabeu’daki El Clasico’da sahaya çıkartıp, La Liga FIFA Ballon d’Or 2012 Gecesi yapar, bu gururu kutlardım.
***
Elbette, her futbolseverin gönlünde bir “Rüya 11” vardı geçen sezon için. “Dünyanın 1 numaralı ligi” olarak nitelendirilen Premier Lig’den bir tane bile oyuncunun olmaması, 2012’ye hem milli takım bazında, hem Juventus’taki oyunuyla damga vuran Pirlo’nun girememesinden tutun da pek çok oyuncuyu sayabiliriz. Ancak hiçbirimiz, dünya yuvarlağının herhangi bir noktasındaki yeşil çimenler üzerinde bu topun peşinden koşturanların değerlendirmesinden belki de daha objektif olamayız.
O yüzden bu konuda finali Xavi’ye bırakalım:”Dünyanın diğer liglerinden ve takımlarından meslektaşlarınızın “dünyanın en iyi 11”ine sizi seçmelerinden daha tatmin edici ne olabilir ki!”
***
Diğer yandan, FIFA Ballon d’Or seçilen Messi’yi, yılın teknik adamı seçilen “fahri Yeniköy’lümüz” Vicente del Bosque’yi, Gençlerbirliği’ne attığı nefis golle FIFA Puskas Ödülü’nü kazanan sevgili Miroslaw Stoch’u ve İskoçya ekibi St. Johnstone ile oynadığı UEFA Avrupa Ligi 2. Ön Eleme Turu maçında Dede’nin rakip oyuncunun sakatlığı nedeniyle yerde yattığı bir esnada, korneri bilerek auta gönderip topu rakibe vermesi nedeniyle FIFA tarafından 2012 yılının FIFA Fair-Play Ödülü’ne aday gösterilerek finale kalan takımımız Eskişehirspor’u da kutlayalım..
***
DÖNELİM LA LİGA’MIZIN 18.HAFTASINA…
Casillas’ın arkasında uzunca zamandır oturan Adan için fırsat zamanları derken, öyle anlamsızca bir hata yapıp topu kaptırdı ki, bariz gol şansı nedeniyle kırmızı kartı gördüğünde dakikalar sadece 6 idi. Casillas kaleye geçerken, geçen hafta uzun uzadıya bahsettiğimiz sorunlarda küçük de olsa bir düzelme gördüğümüzü söyleyemeyeceğim. Keza, defansta Marcelo gelmeden de pek ışık olmadığını belirtelim. Ronaldo’nun frikiği ise tek kelimeyle muhteşemdi. Son haftaların en formda ekiplerinden Sociedad’ta Xabi Prieto’ya hem oyunu, hem de hat-trick sonrasında bir alkış gönderelim.
***
Barcelona derbisinde Espanyol, CampNou’da 4 gol yerken son haftalardaki iyi performansına rağmen direnmeyi başaramadı. Geçen hafta Tito Vilanova’ya yaptıkları “geçmiş olsun jesti” tribünlerden alkış aldı. Fabregas’ın ismine, performansına ve takımının namına yakışmayacak utanç verici aldatmalı düşüşünü ve bu düşüşü ne yazık ki yiyen hakem Manzano’yu şiddetle eleştiriyorum. Diğer yandan Barça’da Pedro çok iyi performans sergileyip 2 gol atarken, Xavi yine müthiş paslarıyla ve golüyle keyif dolu dakikalar izletti. Messi mi? Bu kez tek gol, Fabregas’ın aldatarak aldığı penaltıyla geldi.
***
Osasuna tek kelimeyle hakem Carlos del Cerro Grande ve yardımcısının kurbanı oldu bu hafta. Önceki haftalarda da yine Kike Sola’nın verilmeyen golleriyle puan kaybettikleri maçlar yaşamışlardı ancak bu kez şanssızlık sadece Kike Sola’nın nizami golünün verilmemesi değil, maçın Sevilla adına atılan tek golünden önce topu ortalayan Reyes’in bariz ofsayt olmasının da etkisi büyüktü.Küme düşme mücadelesini özellikle ilk yarılarının ortalarından itibaren iyi futbol ve iyi sonuçlarla düzelten takım adına hak edilmediği halde puansız bir hafta daha geçti.
***
Real’i 3-2 yenen Malaga’nın, sorunlu ve kötü bir çizgide giden Deportivo’yu, başta Joaquin olmak üzere pek çok oyuncularıyla hafife almaları, ceza alanındaki anlamsız paslaşmaları ve kaleyi düşünmemelerine en güzel cevabı müthiş vuruşuyla Pizzi verdi ve tek kelimeyle yeni yılın hayat öpücüklerinden birini ev sahibine 3 puanla sağladı.
***
Bir hatalı karar da La Liga’nın ismi ilk sırada okunan hakemlerinden Mallenco’dan geldi. Granada’lı Mikel Rico’yu 34. dakikada elle oynamadığı halde, oynadığı gerekçesiyle 2. sarı karttan atarak takımı çok erken 10 kişi bırakmış oldu. 2.yarıda ise üstünlük büyük oranda Valencia’daydı ve 2 golle kazandılar ama Brayan Angulo’nun ev sahibi adına nefis golü akıllarda yer etti.
***
Takımın gol makinası olan ve geldiği günden bu yana isminden söz ettiren Obafemi Martins’in cezası nedeniyle oynamadığı maçta Bilbao’yu 3-1 yenen Levante’nin bu galibiyetinde önemli rol, ilk yarıda durum 1-1 iken Bilbao’lu defans Laporte’nin kritik bireysel hatasıyla takımını 10 kişi bırakması oldu. Gole giden rakibini indiren oyuncu yüzünden, 2.yarıda çok pozisyon veren misafir takım yenilmekten kurtulamadı.
***
Betis’in deplasmanlardaki ilk yarılarda defansına çekilip kontra arayan anlayışı, şansının da yardımıyla puan toplayarak sürüyor. Zaragoza’yı 2-1 ile geçtiler belki ama bir başka maçta çok erken dakikalarda 3 gollü yenik duruma düşerlerse şaşırmamak lazım, uyaralım.
***
İç sahadaki müthiş karnesini, deplasmana yansıtamayan Atletico, bu çizgisini Falcao ve Arda’dan yoksun gittiği Mallorca deplasmanında da 1-1 ile sürdürdü. Mallorca ise sürpriz Betis galibiyetinin ardından bir puan da lig 2.’sinden koparmayı başardı.
***
Artık kazanma zamanı geldiğine inandığım Celta yanıltmadı ve 3-1’lik skorla Valladolid’i geçerken Alex Lopez’in attığı maçın 3.golü haftanın en güzel golleri arasında yerini aldı. Iago Aspas ise ev sahibi adına hem oyunu, hem 2 golüyle maçın yıldızıydı.
***
Vallecano ise baştan sonra hakim olduğu ve Getafe defansıyla adeta idman yaptığı maçta Piti’in 2 ve Bangoura’nın golleriyle 3 puanı alıp, ligdeki 9.galibiyetine ulaştı.
***
Önümüzdeki hafta sonunda La Liga’da keyifli maçlar bizleri bekliyor. Valencia-Sevilla ve Malaga-Barcelona, haftanın ilginç maçları olmaya aday. Manchester-Liverpool maçı da eklenince yoğun kış şartlarında evlerindeki futbolseverleri güzel dakikalar bekliyor olacak. Sevgiyle kalın.
HAFTANIN KARMASI
(3-5-2)
Roberto Fernandez (Granada)
--
Emir Spahic (Sevilla)
Pedro Geromel (Mallorca)
Evaldo (Deportivo)
--
Iborra(Levante)
Xavi (Barcelona)
Xabi Prieto (Real Sociedad)
Navas (Sevilla)
Javi Fuego(Vallecano)
---
Iago Aspas (Celta Vigo)
Ronaldo (Real Madrid)
***
HAFTANIN TAKIMI
Deportivo
1. ve 10.haftada alabilmişlerdi koca ligdeki sadece 2 galibiyetini. Maç öncesinde de, Real Madrid’i 3’leyen Malaga karşısında şans tanınmıyordu. Gol yollarında pek çok silahı olan takım, bir de son dönemde ekonomik krizle gündeme gelmişti. Sezon başından bu yana 5.golüne imza atan Pizzi ile kazanıp, çok önemli bir 3 puana imza attılar.
***
HAFTANIN YILDIZI
Xabi Prieto (Real Sociedad)
Bernabeu’da takımını ateşleyen, ayakta tutan, direncini artıran oyuncuların başında geliyordu. Ligde 7 maçlık yenilmezlik serisi ile Real karşısına çıkan takımının bu süreçteki Valencia, Sevilla, Malaga galibiyetlerinde orta alanın önemli isimlerindendi. Real karşısında 4-3 yenilmelerine rağmen hat-trick ile haftaya damga vuruyordu.
***
HAFTANIN GOLÜ
Ronaldo (Real Madrid)
Birkaç haftadır çalkantılı süreç geçiren Real’de hırsı ve istekliliğiyle ön planda olan oyuncu, sol çaprazdan attığı mükemmel frikik golüyle de haftanın ilk sırasına yükseldi.
***
HAFTANIN KÖTÜLERİ: HAKEMLER
Mallenco ve Carlos del Cerro Grande
İspanya’nın belki de ilk sırasındaki hakemi Mallenco’dan bu hafta öyle bir kırmızı kart çıktı ki, Rico hakemin ismine ve cismine hürmetten çok da uzatmadan sahadan çıktı. Ancak Granada takımı, Valencia gibi bir takım karşısında 10 kişi kaldı.
Daha beterini ise hakem Carlos Grande, Sevilla-Osasuna maçında Osasuna’ya karşı yaşattı. Kike Sola öyle güzel bir şekilde göğsüyle topu önüne aldı ki, bu pozisyona “el” çalmak ve devamında gelen golü iptal etmek belki de Sevilla’lı oyuncuların dahi aklına gelmemiştir.
Toplamda 6 kez kırmızı kartlarına başvuran hakemler, başarılı bir hafta geçirmediler.