21 Bin Kişi 21 Saniye
La Liga’da 14.hafta birbirinden ilginç maçlara ve görüntülere sahne oldu…
Iniesta-Fabregas-Messi üçgeninin meydana çıkardığı goller, şık verkaçlar, ara paslar, kafayı kaldırıp köşeye bırakılan şutlar… Yine doyumsuz bir Barça akşamıydı. Klasikleşen Messi resitallerinde bu kez dikkatimi çeken nokta ise, Messi’nin topu ayağına aldığı anda “acaba bu kez nasıl bir gol atsam” şeklinde düşündüğünün izlenimiydi. Bilbao karşısındaki 5-1’lik skor, defansının belini sezon başından bu yana doğrultamayan Bilbao karşısında haftanın en beklenen sonuçlarından biriydi. Takımın geçen sezon Avrupa Ligi’nde final oynamasında önemli katkısı olan golcü Llorente ise teknik direktör Bielsa ile yaşadığı sorunların ardından nihayet beklenen açıklamayı yaptı ve yeni sezonda takımda olmayacağını belirtti.
***
***
Maç öncesi coşku, adrenalin, beklenti müthişti. Son idmanda 21 bin taraftarının uğurladığı Atletico Madrid bir tarafta; taraftarına maç öncesi açıklamaları ve de maç günü Bernabeu’daki gövde gösterisiyle sahaya çıkan Mourinho diğer taraftaydı… Oyun alanında ise ilk dakikalardan itibaren anlamsızca bir gerginlikte maça başlayan, sert futbol oynayan, hakeme ve rakip oyunculara itiraz eden, kısacası bunca haftanın getirdiği müthiş başarıya rağmen 21 saniyecik dahi bildiğimiz, ezberlediğimiz gibi top oynamayan bir Atletico Madrid izledik. Hem Arda, hem Falcao sanki sahada yok gibiydi. Takımın bugünlere gelmesinde payı büyük olan oyunculardan Raul Garcia ve Tiago neden ilk 11’de yoktu ve yedek kulübesindeydi, onu da Simeone’ye sormak gerek. Diğer tarafta ise gayet iyi takım oyunuyla dikkat çeken Real ve müthiş frikik golüyle parmak ısırtan yeni ismiyle “Usain Cristiano Ronaldo” vardı. Son yıllarda en azından bir başka örneğini benim hatırlayamadığım seviyede müthiş bir depar atıp, 96 metreyi 11 saniyede koştuğunda dakikalar 77(Yetmiş Yedi)’yi gösteriyordu. Bu güce, bu hırsa şapka çıkartıyorum!
***
Valencia’da Soldado’nun olmayışı Malaga’dan 4 yemelerinde en önemli etkenlerden biri olarak gösteriliyordu. Sociedad karşısında da golcü oyuncu, yardımcı hakemin güzel bir aktif-pasif yorumu sonucunda attığı golle maça başladı ama 5’lik olmalarını engelleyemedi. Öne geçtikleri halde, “sanki bir eleme usülü maç oynanıyor da, skor dezavantajına sahipmişçesine” rakip forvetler Carlos Vela ve Diego Irfan’a çok net pozisyonlar vermeleri, defanslarını bu denli ileride kurup boş bırakmaları hazin sonlarını hazırladı diyebilirim. Tabii bunların dışında en önemli sebeplerden biri de Jonas’ın 41. dakikada orta sahanın yakınlarında bir bölgede “taç çizgisi kenarındaki” lüzumsuzca vurduğu dirsek sonucu atılmasıydı. Sociedad’ın 5 golünden 3’ünde, kaleci Diego Alves’i varyetelerle çalımlayarak topun boş kaleye yuvarlanmasını izlemek gerçekten ilginç enstantanelerdi. Ev sahibi taraftarlar beyaz mendiller sallayarak ülkemizde sıkça(!) gördüğümüz medeni protestolarda bulundu. Ve sonuç… Valencia teknik direktörü Pellegrino görevden alındı.
***
Osasuna’da Kike Sola şov devam ediyor. Vallecano karşısında, evlerinde 1-0 kazandıkları maçta şık bir gole imza attı. Sakatlanıp çıkması ise ligde kalma adına geç de olsa hareketlenen ve değerli 3 puanları hanesine yazdıran Osasuna adına önümüzdeki hafta için kötü olabilir.
***
Tomer Hemed ne derse o olmalı Mallorca’da! Sezon başından bu yana takımının her golünde attığı ve attırdıklarıyla katkısı olan golcü oyuncunun, 13.dakikada buldukları penaltı esnasında Casadesus’un “ben atacağım” ısrarı belki de çok erken koparacakları maçı, kaçan penaltıyla tek puana çevirdi. Neyse ki, Zaragoza’lı Postiga’nın golüne karşılık veren Casadesus bir anlamda affettirmeyi başardı.
***
Espanyol ise yeni teknik direktörü Javier Aguirre ile ilk puanına Granada deplasmanında imza attı. Granada’nın net pozisyonlar bulduğu maçta kaleci Cristian Alvarez gollere izin vermedi. Fair-play adına ise istenmeyen görüntülerin yaşandığı bir maçtı. Ceza sahası dışında Granada’lı defans oyuncusunun başına gelen darbeyle yığılmasına rağmen Espanyol’lu oyuncuların atağı kanada taşıyıp, orta yapmaları, pozisyonu sürdürmeleri ve nihayetinde autla sonuçlanmasının ardından saha karıştı ve gergin anlar yaşandı.
***
Getafe’de defans oyuncusu Alberto Lopo, kornerden gelen topa vurduğu kafayla 3 puana imza attı. Malaga’da Saviola-Santa Cruz ikilisi ise son haftalarda “isimlerine” yakışmayacak derecede goller kaçırmaya devam ediyor.
***
Celta, evinde başta Krohn Dehli ile olmak üzere pek çok gol kaçırdığı maçta, ofsayttan attığı golle 1-0 önde götürdüğü maçta son dakika golüne engel olamayarak 1-1 ile sahadan ayrıldı. Obafemi Martins ise Levante adına pozisyonları yoktan var etmeye devam ediyor ancak golle buluşma şansını bu maçta yakalayamadı.
***
Ruben Castro’nun 1’i kafayla 2 şık golü, Joel Campbell’in ceza sahasının sağ çaprazından ters 90’a gönderdiği müthiş vuruşuyla 3 puanı getirdiği maç haftanın keyifli futbol akşamlarından birine sahne oldu ve Betis, Deportivo’dan 3 puanla döndü. Son saniyesine kadar mücadelenin yaşandığı maçta 94.dakikadaki kaçan frikik, ev sahibi adına en heyecanlı dakikalardan biriydi.
***
3 golü de Valladolid’li oyuncuların attığı maçta, Sevilla takımı, Atletic Madrid maçındaki kırmızı kartların ve ardından gelen sakatlıkların etkisini hala hissediyor. Rakitic ve Negredo gibi çok önemli oyuncularından yoksun çıktığı maçta evinde 2-1 kaybettiler. Misafir takımda ise Alman Patrick Ebert golleriyle kazandırmaya devam ediyor.
***
Madrid derbisi, beklenenin aksine tek taraflı geçip sönük kalırken, Barça resitali ise yine futbol tutkumuza en güzel dakikaları yaşattı. Bu haftanın en keyif veren 2 takımı Betis ile Barcelona, hafta sonunda karşı karşıya gelecek. Bakalım bu ilginç maçtan, Real Madrid karşısındaki gibi bir Betis sürprizi daha çıkacak mı?
***
Ruhunuzun ve maç keyfinizin saha üzerinde oynanan futbolun haricindeki yorumlarla bulandırılmadığı güzel günler dilerim.
***
HAFTANIN KARMASI
(3-4-3)
Cristian Alvarez (Espanyol)
--
Alberto Lopo (Getafe)
Mikel Martinez (Sociedad)
Nacho (Betis)
--
Iniesta (Barcelona)
Mesut Özil (Real Madrid)
Oscar (Valladolid)
Alvaro Cejudo (Osasuna)
---
Carlos Vela (Sociedad)
Cristiano Ronaldo (Real Madrid)
Ruben Castro (Betis)
***
HAFTANIN TAKIMI
Real Sociedad
Sezon başındaki ilk tablo, evinde çok iyi giden ancak deplasmanda yokları oynayan bir takım görüntüsüydü. Son haftalarda ise ibre tersine döndü. İçeride puan kayıpları, deplasmanda ise şov. Valencia tarafında önceki hafta Malaga karşısındaki 4-0’lık yenilginin sebebi olarak golcü Soldado’nun yokluğu gösteriliyordu. Bu hafta Soldado vardı hatta 2 gol attı, ama Sociedad’ın kontraatak başarısı ve iyi organize oluşu 5 gollü müthiş bir deplasman galibiyeti getirdi.
***
HAFTANIN YILDIZI
Ruben Castro (Betis)
Deportivo karşısında deplasmanda alınan 3-2’lik galibiyette hem attığı 2 şık golle, hem de takımının ataklarındaki rakip defansı şaşırtıcı ters koşuları ve iyi paslarıyla dikkat çekti. Galibiyette bir numaralı oyuncuydu.
***
HAFTANIN GOLÜ
Cristiano Ronaldo (Real Madrid)
Merakla beklenen Madrid derbisinde attığı müthiş frikik golüyle bu haftanın en güzel golü seçimimde ilk sırayı aldı. Golden sonra kaleci Casillas’ın yüz ifadesi zaten golün güzelliğini yeterince anlatıyordu.
Joel Campbell’ın Betis adına 3.golü de haftanın bir başka nefis gollerindendi.
***
LA LİGA’DAN NOTLAR
14 haftayı geride bıraktık ve namağlup tek takım Barcelona olurken evinde kazanamayan takım kalmadı. Deplasmanda henüz kazanamayan 3 takım var: Valencia, Mallorca, Deportivo. Barcelona 48 golle en çok gol atan takım olurken, Real Madrid ise 10 golle ligin en az gol yiyeni durumunda. Messi ise 21 golle, krallık yarışında lider durumda. Cristiano Ronaldo 13 golle onu takip ediyor.