17.08.2024 - 07:02 | Son Güncellenme:
Galatasaray, Trendyol Süper Lig'in 2'nci haftasında Konyaspor ile karşı karşıya geldi. Sarı-kırmızılılar, zorlu deplasmanda sahadan 2-1 galip ayrıldı.
Galatasaray'ın Konya deplasmanındaki galibiyetini spor yazarları kaleme aldı. Milliyet'in duayen isimlerinden Osman Şenher, galibiyet sonrası transfere dikkat çekti.
İşte Konyaspor - Galatasaray maçı sonrası yapılan değerlendirmeler...
G.SARAY ZOR DA OLSA KAZANDI | OSMAN ŞENHER
Konya deplasmanı bu sezon bütün takımlar için çok zor geçecek. Hele bu sezon başı olunca deplasmana gelen takımların işi daha da zor. Geçen hafta Kasımpaşa’yı İstanbul’da yenen bir Konyaspor ile oynadı Galatasaray. Evet, çok zorlandı. Kıran kırana bir mücadele oldu. Burada olay nedir? Sen tam hazır değilsin, bunu rakip de biliyor, iyi de futbol oynayamıyorsun. Buna rağmen bu zor deplasmandan üç puan alabiliyorsan demek ki alkışı hak ediyorsun.
Okan Buruk daha istediği kadroyu sahaya süremiyor. Kimler gidecek, hangi futbolcular gelecek bir muamma devam ediyor. Ben eminim hoca da, futbolcular da bu yüzden kaos yaşıyorlar. Sağ bek transfer ediyorsun, iyi de para vermişsin, 85. dakikada oyuna giriyor. Bu futbolcu hazır olsa mutlaka hoca ilk 11’de sahaya sürer. Yine çok büyük paralara 8 numara transfer ediyorsun. Kerem Demirbay’ı, Berkan’ı, Oliveira’yı kesiyorsun bu 8 numarayı bu futbolculardan daha iyi diye ilk 11’e sürüyorsun. Belki iyi futbolcu bilemiyorum. Ama ilk 11’de oynaması için daha çok mücadele edip kendini göstermesi lazım.
Takıma bakıyorsun Torreira, Icardi, Barış Alper ve Mertens... Bu futbolcular oyunu hızlandırıyor, bilhassa hücumda rakip karşısında çok büyük üstünlük sağlıyorlar. Hele Barış Alper ile Torreira’nın temposu bu sezon Cim Bom’un kaderini belirleyecek.
Kerem Aktürkoğlu iyi niyetle koşuyor, mücadele ediyor. Icardi’nin verdiği harika pasla golünü de attı ama Galatasaray’ın yediği gol de tamamen Kerem’in suçu. Biraz da Dubois’nın rakibini kaçırması. Kerem oynamak istiyor, biz de onun oynamasını istiyoruz ama daha dikkatli olması gerekir. Sen Avrupa maçlarında böyle hatalar yaparsan, yabancı takımlar hiç affetmez.
Mauro Icardi müthiş bir futbolcu. Bu oyuncu ne kadar çok topla buluşursa o kadar çok etkili oluyor. Tam bir takım oyuncusu. Okan hocanın Arjantinli ismin daha çok topla buluşması için farklı planlar yapması lazım. Abdülkerim Bardakcı geçen haftaya nazaran toparlanmış. Nelsson o da yaptığı hatadan ağzının payını almış, çok dikkatli oynadı. Orta sahanın yükünü Torreira tek başına çekiyor. Sonradan oyuna giren Jelert çok az oynasa da hareketli bir topçu. Neyin ne olduğunu ilerleyen haftalarda daha iyi göreceğiz.
Konyaspor’un hocası Ali Çamdalı takımına yürekli iyi futbol oynatıyor. İki net pozisyonları var ama son vuruşları yapamadılar. Adil, Aleksic, Yusuf ve Umut etkili futbolcular. Yabancı transferler de bu futbolculara ayak uydurursa bu sezon yeşil-beyazlılar farklı yerlerde ligi bitirebilir.
GALATASARAY'IN MÜSAİT 11'İ | BURCU KAPU
Ligi şampiyon bitiren takımla son anda düşmekten kurtulan takım, dün maça çıkarken kadro tercihleriyle bol gollü bir karşılaşmaya işaret ediyordu. Bir yanda hücum hattını güçlendiren ama savunmadaki sıkıntıları devam eden Konya, diğer yanda hala transfer açıklarını çözememiş ama ligin en golcü oyuncularına sahip Galatasaray.
Geçen sezonun o son maçıyla bu maç arasında Galatasaray’da kimler farklıydı? Sol bekte sağlık sorunu olduğu söylenen ama muhtemelen valiz toplayan Köhn yerine Dubois, orta sahada Berkan yerine Sara ve stoperde Davinson yerine Nelsson.
O maçın üzerinden 82 gün geçti. Sarı kırmızılılar 8 numara sorununu Sara ile çözmeyi planladı. Eleştirmek için henüz erken. Dünkü kadrodan her ne kadar etkili pas alamasa da sürekli boşa çıkması, ver kaçlarda alamadığı paslara rağmen iç koridoru kullanma çabası artı özellikleri. Takımla uyumu artınca verim sağlayabilecek bir oyuncu.
82 gün önce bir başka sorun beklerdi. Jelert ile çözüme kavuştuğu düşünülmesine rağmen oyuncunun hala ilk 11’de olmamasının sorumluluğunu kim almalı? Sağlık heyeti? Teknik heyet? Yönetim? İlk ikisini sorumlulukta sona yazarım. Çünkü dünkü 11’de tercih edilen iki yavaş bek ve önlerinde topla ilişkisi zayıf iki kanatla sahaya çıkmak tanıdığımız Okan Hoca’nın ideal değil müsait 11’i olmalı. Kanatlardaki oyun aklı düşük kalan sarı kırmızılılarda maç boyu cevapsız iki soru vardı:
Tempoyu kim yapacak? Topu kim taşıyacak? Bu cevapsız soruların neticesinde üretmekte zorlanan, gereksiz top şişirip uzun oynayan, vur-koş’a dönen oyun henüz bir şey vadetmiyor.
Icardi’nin nefis pası, amatörce bir hatayla gol yedirmesine rağmen Kerem’in kalpleri ısıtan golü ve hiç dinlenmeden sezona başlayan Barış’ın üç puanı getiren golüyle de bu haftayı kayıpsız kapattılar.
Klişedir, sezonun ilk haftaları zordur, oyuna değil üç puana bakılır. Peki kabul ama ideal 11’e, gerçek bek’lere tahminen ne zaman bakabiliriz?