Ne yani? İki farklı geriden gelip, beraberliği uzatma dakikalarında attığı golle kurtarabilen Trabzonspor’da, teknik direktör Vahid Halilhodzic’i yaptığı oyuncu değişikliklerinden dolayı kutlayıp, alkışlayacak mıyız? Asla. Hatta en ağır biçimde eleştireceğiz Boşnak hocayı. Eğer aradan geçen 4 aylık sürede elindeki futbolcu topluluğunun özelliklerini ve yeteneklerini öğrenemedi, kimin nerede oynayabileceğini çözemedi ise, gerçi dün ucuz kurtuldu ama, yaptığı fantezinin bedelini de ödemek zorundadır Halilhodzic!
Birkaç soru ile başlayayım; Son iki maçın yıldızı Mehmet Ekici’yi dinlendirme fikrine saygı duyarız. Lakin, Özer hazır durumda ise niçin ilk onbirde başlamadı? Zeki, sol bek oyuncusu değil. Onu hataya zorlamak, hatta ıslıklatmak hoşuna mı gidiyor hocanın? İkinci yarıda aklı başına gelip Zeki’yi gerçek görev yerine alınca, hatasını görebildi mi acaba? İlk yarıda Sefa’yı sol çizgide oynatmak nasıl bir öngörüdür?
Gelelim savunmaya. Savunma değil, yol geçen hanı. Belkalem ve uzun bir sakatlıktan çıkan Mustafa Yumlu böyle bir maçta bir arada oynar mı? Madem o bölgenin alternatifi Medjani, neden ilk kurgu böyle düşünülmedi? Niçin Cezayirliyi ikinci yarının hemen başında oyundan aldı? Bosingwa bu takımın en deneyimli ve yetenekli oyuncusu. Kumarı bu kadar çok seven Halilhodzic, gerçek jokerin kim olduğunu anlayabildi mi acaba? Umarız teknik adamlık kariyerinde ilk kez 4 golü kalesinde gördüğünü söyleyen Halilhodzic, Gaziantepspor maçından da hayatının derslerini çıkarabilmiştir.
Gelelim maça. Ben yenen gollerde suçun hatalı görünen oyuncularda olduğunu düşünmüyorum. Kimi hazır değildi, kimi görev bölgesini yadırgadı, bazıları ise aldıkları talimat gereği frene basmak zorunda kaldı. Kendi sahasında ilk yarı bitiminde soyunma odasına iki farkla mağlup girmiş, tribünlerin tepkisi maruz kalmış bir oyuncu topluluğunun böylesi gerilimli bir atmosferden puanla çıkması, inanın büyük başarı. Çünkü, attığı her golden sonra morallenirken, hemen ardından yediği gollerle dip yapan bir takımın, son dakikaya kadar mücadeleyi sürdürmesi, teknik direktörün değil, sahadaki oyuncuların kişiliği ile ilgilidir. Bunu başarmak, haftada üç maç oynayan ve hem mental hem de fiziken yıpranan bir takım için çok zordur. Trabzonspor‘da dün kaybedilen puanların değil, yanlış oyuncu tercihleri ve sistemin sorgulanması gerekir. Tek patron Vahid Halilhodzic olduğuna göre, bahane üretmek yerine çözüm bulmak da, onun sorumluluğundadır artık!