Maçtan 24 saat önce düzenlenen basın toplantısında dikkatlerden kaçan bir çelişki vardı. Trabzonspor Teknik Direktörü Mustafa Akçay ısrarla beraberlik üzerine kurulu bir oyun stratejisine vurgu yaparken, hemen yanında oturan Alanzinho, “Üç puan alacağımıza eminim. Çünkü kendimize güveniyoruz” diyordu. Ya Alanzinho hocasının ne demek istediğini anlamamış, ya da Akçay öğrencilerine ne istediğini anlatamamıştı. Geminin kaptanı ayrı, tayfası farklı hedefler çizebilir miydi? Bize ilginç gelmişti.
Maç, Legia açısından son şanstı. Kazanamadığı takdirde grupta hiçbir şansı kalmayacak, üstelik bu veda kendi evinde olacaktı. Dolayısıyla çılgın seyircisinin de desteği ile saldıran taraf olması normaldi. Trabzonspor elbette bu oyun anlayışına karşı önlem almalıydı. Nitekim Akçay’ın rakibi kendi yarı alanında bekleyip kontrol altında tutmaya çalışması kabul edilebilir bir düşünce idi. Gelin görün ki, Zokora ve Colman’ın neredeyse savunmanın içine gömülmesi, dönen topların hep rakipte kalmasına ve kalemize bol bol şut atmasına neden oldu. Kanatlardaki Olcan ve Malouda’nın bu bölgeye gelerek yeterli desteği verememesi, inisiyatifin tamamen Legia’ya geçmesini sağladı. Koskoca ilk yarıda Trabzonspor’un rakip kaleyi bulan tek şutunun ve pozisyonun olmayışı bu koşullarda çok normaldi.
İlk hamle Giray oldu
İkinci yarı da aynı görüntülerle başladı. Legia’nın yoğun baskısına direnmeye çalışan, ancak kalesindeki tehlike sayısı giderek artan Trabzonspor’da Mustafa Akçay’ın ilk müdahalesi tam bir saatli bombaya dönüşen Bamba’nın yerine Giray’ı almak oldu. Buna bir de kaleci Onur’un sakatlığı eklenince, Akçay’ın hamle sayısı teke düştü. Üstelik Colman da oyundan düşmeye başlamışken.
İşte böyle bir tabloda Trabzonspor’un gol yemeden maçı çevirmesi mucize diye düşünülürken, o mucize gerçeğe döndü. Temsilcimizin belki de ilk ani atağında Malouda tilki kurnazlığında savunmanın içine sızdı ve görmeye alışmadığımız bir kafa vuruşu ile Pepsi Arena’yı sessizliğe gömdü. Hemen ardından aynı Malouda bu kez Olcan’ı öyle bir bölgede topla buluşturdu ki, dün gece Trabzonspor’un en iyisi diyebileceğimiz Fransız yıldız klas bir gole imzasını attı.
Başta da söylemiştik. Kulübedeki beyin ve sahadaki ayakların farklı şeyler düşünmesi alışıldık bir kombinasyon değil. Trabzonspor takımı dün bu maçı istedi ve zor da olsa kazandı. Akçay beraberlik hesapları yaparken, öğrencileri ona gruptan çıkma hediyesi verdi!