Cemal Ersen

Cemal Ersen

cersen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Süper Lig’deki ilk yılında sezonu beşinci tamamlayıp, UEFA Avrupa macerasına vize almak küçümsenecek bir başarı değildi. Hadi bu hakkı elde ettin. Ya üç eleme turunu yenilgisiz geçip gruplara kalmak? Avrupa’da sonuç ne olursa olsun, Osmanlıspor’un alkışlanacak asıl hikayesi budur.
Doğru teknik direktör seçimi, akılcı transferler ve istikrarlı yönetim anlayışı, başkent ekibini iki yılda bu denli sınıf atlatabiliyorsa, ortada örnek alınması gereken bir kulüp yapılanması var demektir.
Osmanlıspor, dün gece Steaua Bükreş karşısında haddini bilerek, oyun disiplininden kopmadan ve alacağı puanların değerini tartarak mücadele etti.
İlk yarıda Osmanlıspor’un geriden oyun kurma girişimini önde sürekli iki-üç kişiyle pres yaparak bozmaya çalışan konuk ekip, kaleci Karcemarskas’ı uzun top kullanmaya zorladı. Bu da temsilcimizin planlanmış kurgusunu olumsuz etkiledi. Pinto, karşısındaki Popa’yı durdurmakla meşgul olunca, alıştığımız ofansif özelliklerini bu bölümde kullanamadı. Patlamayı ikinci yarıda yaptı. Orta alanda Lawal, kanatlarda Regattin ve Umar beklenenden uzaktı. Dolayısıyla Osmanlıspor üçüncü bölgede çoğalmakta ve pozisyon üretmekte zorlandı.
İşlerin düşünüldüğü gibi gitmediği dakikalarda, sarı kartı bulunan Enache hakemin uyarısına rağmen ceza alanında N’Diaye ile didişmeyi sürdürünce, takımını on kişi bıraktı. Osmanlıspor, bu avantajı ikinci yarıda kullanmak zorundaydı. Nitekim ilk çeyrekte araya atılan toplarla Steaua savunmasını zorlamaya başlayan temsilcimiz, beklediği golü penaltıdan buldu. Pinto’nun pasıyla ceza alanına giren N’Diaye yerde kalınca, kazanılan vuruşu Diabate sonuçlandırdı.
Steaua beraberlik için risk alıp çıkmaya başladı. Oyun da Osmanlıspor’un istediği şekle büründü. Özgür kalan Pinto, önündeki boşluğu kullanmaya başladı. Nitekim çizgiye kadar inip kestiği ortada Umar için hesabı kesmek zor olmadı.
İlk Avrupa macerasına takdir edilecek bir galibiyetle başlayan başkent ekibi, net söyleyelim, grubun yabana atılacak takımı olmadığını gösterdi. Artık Akçay ve öğrencilerinin sınır ötesinde yapacağı hiçbir şey sürpriz olmamalı!