Cemal Ersen

Cemal Ersen

cersen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Trabzonspor’un dünkü oyun sisteminde görev yapan orta alan oyuncularına bakın. Colman, Adrian ve Soner. Üçünün de kesici özelliği yok. Top kaptırdığı vakit geri dönüşü olmayan, savunmaya yardımı sevmeyen tarzları ile bordo-mavili takımın adeta yumuşak karnıydı Eskişehirspor karşısında.
İlk 15 dakikalık bölümde kontrollü oynamayı tercih eden, ancak rakibin zaafını erken çözen Ersun Yanal’ın öğrencileri bu bölgede ezici bir üstünlük kurunca, Trabzonspor takımı tam anlamıyla çuvalladı. Ne inisiyatifi ele alacak bir lideri, ne düştüğü yerden kalkacak enerjisi vardı. Önce Tello, Hürriyet ve Alper sazı eline aldı. Kamara sağ kanadı, Dede solu koridora çevirirken karşılarında hiçbir direnç yoktu. Necati savunmanın arasına yaptığı koşularda öyle rahattı ki, iki stoper Giray ve Bamba belki de ilk defa bu kadar çaresiz kaldı.
Ya topu ileride tutması gereken isimler? Halil hemen her pozisyonda iki kişinin arasında kayboldu. Olcan çoğu kez yalnız kaldı. Janko ne istediği pozisyonları bulabildi, ne rakibe baskı uygulayabildi. Her şey Eskişehirspor’un istediği gibi giderken Trabzonspor’un rakip kaleyi bulan tek bir şutunun bile olmaması sahadaki dengeleri anlatmak açısından iyi bir istatistik idi.
İkinci yarıda Şenol Güneş bir risk daha üstlendi. Soner’in yerine Emre’yi oyuna alarak erken bir gol bulma düşüncesindeydi. Ancak bu hamle Eskişehirspor’un ekmeğine yağ sürdü. Coşkusuz, isteksiz ve lidersiz Trabzonspor’a oranla daha dinç kalan konuk ekip, hem takım savunmasından taviz vermedi, hem de iştahlı oyunundan. Kaptan Servet’in dört oyuncuyu geçerek Trabzonspor kalecisi Onur’u avladığı pozisyon, direnci kırılmış, çökmüş bir takıma vurulabilecek en ağır darbelerden biri idi.
Nitekim bu golle birlikte tribünlerin yönetim ve teknik direktör aleyhine tavan yapan tepkisi, Trabzonspor’da işlerin tam da yolunda gitmeye başladığının düşünüldüğü bir dönemde, pek çok taşı yerinden oynatacak gelişmelerin haberci gibiydi.
Dün geceki Eskişehirspor karşısında bu süper ligin pek çok takımı aynı akıbeti yaşayabilirdi. Bu kadar istekli, ne yaptığını bilen, farklı skoru bulmasına karşın oyun disiplininden son ana kadar kopmayan Ersun Yanal’ın savaşçıları Trabzonspor’da öyle bir tahribata yol açtı ki, yarın yaşanacak artçıların Avni Aker’deki deprem kadar şiddetli ve yıkıcı olacağını kestirmek hiç de zor değildi.