Cemal Ersen

Cemal Ersen

cersen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Geçen sene hemen hemen bu zamanlarda yine aynı iki takım bu statta karşıya gelmiş, Trabzonspor Legia’yı yenerek gruptan lider olarak çıkmayı başarmıştı.

Dün gece de Pepsi Arena’da benzer bir senaryo bekliyordu Trabzonspor’u. Legia’yı yenerse grubu ilk sırada bitirecek ve yoluna daha avantajlı bir kura ile devam etmenin planlarını yapacaktı.

Beşiktaş karşısına tam kadro çıkmasına rağmen şok bir yenilgi alan bordo-mavili ekip bu kez Varşova’ya 16 futbolcu ile gelmiş, Waris, Papadopoulos ve Özer’i Trabzon’da bırakmak zorunda kalmış, son antrenmanda kendini iyi hissetmediğini söyleyen Yusuf ise yedek soyunmuştu.

Koşullar ne olursa olsun böyle bir maçın mazereti olmamalı idi. Ersun Yanal da bu düşünceyle mevcutların arasından en ofansif kadroyu tercih etti. Hatta o kadar da ileri gitti ki, savunmanın önünde Salih’i tek bırakıp büyük bir risk üstlendi. Öyle de oldu. Hücuma çıkarken kaptırılan her top Trabzonspor kalesi için ciddi tehlikelere dönüştü. Üç kez bu şansı yakaladı Legia, sonuncusunda golü buldu. Kaleci Fatih kurtardı, savunma çizgiden çıkardı, top direkten döndü derken, onca sorumsuzluğun faturasını kesmek Orlando Sa’ya düştü.

Peki kazanmaktan başka seçeneği olmayan Trabzonspor ne yaptı? Yatabare sahada hiç yoktu. İkinci yarıda iki net pozisyona girdi, gol vuruşları son derece beceriksizdi. Ekici maç boyunca inisiyatif almaktan kaçtı. Kaçmakla kalsa iyi. Uzatma dakikasında gördüğü kırmızı kart tam bir sorumsuzluk örneği oldu. Sağda Sefa, solda Musa, Cordozo’yu bir defa bile topla buluşturamadı. Bunca kötünün arasında Constan da kaybolup gitti. Savunma deseniz zaten epeydir evlere şenlik. Dolayısıyla rakip kaleyi birkaç kez uzaktan yoklamanın dışında düşündüklerinin hiçbirini yapamadı Trabzonspor.

Hafta sonu Beşiktaş maçı, dün gece Legia yenilgisi. Çıkar, oynar, mücadele eder kaybedersiniz. Ancak son iki sınavında görüldü ki, Trabzonspor için büyük bir tehlike var. Oyun disiplini hak getire. Hırs deseniz hakeza. Sanki ilk defa biraraya gelmiş bir oyuncu topluluğu. Açık söyleyelim Yanal’lı ilk dört maçın ardından Trabzonspor’un performansı gerçekten bir garip geldi bize. Özellikle dün gece Varşova’da tanımakta zorlandık bordo-mavili ekibi. Sanki saha kenarında Yanal yok da, Halilhodzic vardı. Ne dersiniz kabus geri mi dönüyor acaba?