Rıza Çalımbay’ın geçen hafta kazanan kadroyu bozmaması (cezalı Olcay hariç), saygı duyulacak bir karar. Ancak her takıma karşı aynı oynayamazsınız. Trabzonspor’un henüz ezberlenmiş bir oyun anlayışı yok ki. Rakip, ligin en az gol yiyen ekiplerinden biri. Kendi sahasında bu sezon yenilgi yaşamamış. Her iki kanadı etkili kullandığı da bir gerçek. Çok koşuyor ve mücadele etmeyi seviyor. Mütevazı ancak, agresif.
Rıza hoca elbette bu faktörleri dikkate almıştır, lakin düşündüklerini ancak her iki yarının da son bölümlerinde yapabiliyor, maçın büyük bölümünde kaleni savunmakla meşgul oluyorsan, taktik anlamda da bazı eksikler var demektir.
İşlerin iyi gitmediği gören Çalımbay’ın önlem alması gereken ilk bölge orta saha idi. Çünkü Kayserispor hem göbekten, hem de kanatlardan çok etkili geliyordu. İlk yarıda istediği pozisyonları üretemese de, ikinci yarıda maçı mutlak kazabileceği fırsatlar yarattı. Bu arada Onazi ve Mustafa’nın sakatlıkları nedeniyle yapılan iki değişiklik, Rıza hocanın B planını bozmuş olabilir. Yoksa Abdülkadir hamlesi çok daha önce gelebilirdi. Nitekim genç yeteneğin 78. dakikada takıma dahil olmasından sonra, topu daha çok ileri taşıma çabasındaki Trabzonspor bu kadar geri yaslanmak ve sıkıntı yaşamak zorunda kalmayabilirdi. Futbol nankör oyun. Aynı Abdülkadir ofsayt gerekçesiyle sayılmayan gol vuruşunu, uzatmanın son saniyelerinde yapabilse, şu mücadelenin karşılığı Kayserispor’a çok yazık oldu diyecektik.
Büyük maçlara motive olmak kolaydır. Diğerlerine aynı özeni göstermiyorsanız, “oyuncular maç mı seçiyor?” sorusu gelir akıllara. Bordo-mavili futbolcuların bu psikoloji içinde olduklarına inanmak istemiyorum. Ancak başta kaleci Onur olmak üzere, savunmacılar Uğur ve Durica ile Bero ve Okay’ın ne kadar çabaladıklarını görünce, diğerlerinin performansı onlara yapılmış haksızlık olarak algılanabilir. Sosa’ya da bir parantez açmak gerek. Onazi sakatlanmasa, Çalımbay’ın tercihi Arjantinli mi olurdu bilmiyoruz ama, aldığı paranın karşılığını ne zaman verecek, kalitesini ne vakit gösterecek merak ediyoruz doğrusu.
Galatasaray galibiyetinden sonra Kayseri’den de üç puanla dönüp milli maç arasına moralli girmek isteyen Trabzonspor’un, alması gereken çok mesafe var. Takım olmak, bu ruhu taşımak ve sahaya yansıtmak, birlikte üzülüp sevinmek, bir de geçmiş travmalardan kurtulup düzlüğe çıkmak kolay değil.
Trabzonspor taraftarı mücadele eden, savaşan, her daim kazanmak için oynayan bir takım izlemek istiyor. Ne diyelim, işin zor Rıza hocam...