Trabzonspor için tarihi gecelerden biri idi. UEFA Avrupa Ligi’nde eleme turları ve grup maçları dahil ilk yenilgisi geçen hafta Juventus deplasmanında alan bordo-mavili ekip, skor dezavantajına rağmen mucize arayacaktı Avni Aker’de.
Arayacaktı da nasıl?.. Teknik sorumlu Hami Mandıralı’nın kadro tercihi öyle ilginçti ki? Özellikle orta alan kurgusu. Bir kanatta ofansif Olcan, diğerinde bir aydır takımdan ayrı kalan Malouda vardı. Kesici Zokora, onun önünde ise Özer ve Adrian. Yani presten hoşlanmayan, topu sürekli öne oynamayı düşünen bir diziliş. Hücuma çıkarken topu kaptırdın mı, yandın! Mutlaka gol atman gereken bir maçta forvette ise Janko!
Bu tabloda rakibin ikinci bölgeyi çabuk geçmesi, savunmada ciddi sıkıntılar yaşayan Trabzonspor’un erken yiyeceği bir golle teslim bayrağını çekmesi demekti.
Haa, bir de ilk maçta olduğu gibi Kadir’in savunduğu bölgeden İsla ve Vidal’in bindirmelerine önlem almak gerekiyordu ki, asıl başa bela olacak konu bu idi.
Nitekim endişelerin yersiz olmadığı ilk 15 dakikada belli oldu. Juventus orta alanı adeta elini kolunu sallayarak kat etti, tam dört net gol pozisyonu buldu. Sağ kanadı beklendiği gibi etkili kullanırken, Kadir tek başına çaresiz kaldı, 36. dakikada iflas edip çıktı. Malouda ise tüm bunları seyretti. Kaleci Onur ancak 18 dakika dayanabildi baskıya. Gerçi kaptanın o ana kadar kurtardıkları olmasa, Trabzonspor’un hali nice olurdu bilinmez. Çünkü erken bulduğu gole rağmen vites küçültmeyen Juventus’un, oyunu rölantiye alma gibi bir niyeti yoktu. Üstelik Tevez ve Pirlo gibi iki önemli silahı yedek kulübesindeydi. İtalyan ekibinin 34’de gelen ikinci golü evlere şenlikti savunma açısından.
Turu garantiye alan Juventus yaptığı oyuncu değişikliklerine karşın ikinci yarıda da disiplinden taviz vermedi. Saldırdıkça saldırdı, lakin karşısında tek başına direnen bir Onur vardı. Mandıralı’nın ilk müdahalesi ise Bosingwa’nın yerine Caner’i almak oldu. Sonra da Adrian’ı Bourceanu ile değiştirdi. Benim merakım, ilk dakikadan itibaren saha kenarında tepkisiz biçimde olup biteni seyreden Mandıralı’nın, gerçekten bu maç kadrosunu kendi inisiyatifiyle yapıp yapmadığı oldu. Öyle ya, futbol bilgisine inandığımız Mandıralı’nın doksan dakika Janko ve Malouda’ya sabretmesi başka nasıl açıklanabilirdi ki?
Sonuç olarak Trabzonspor dün tarihi bir yenilgiden kurtularak UEFA’dan elenirken, yaşanacak olası bir rezaleti yine kaptan Onur engelledi. Bunca yıldır maç izleriz, bir kalecinin bir maçta on tane mutlak gol çıkardığını görmedik. Eee, diren Onur da, nereye kadar demek geliyor içimizden!..