Cemal Ersen

Cemal Ersen

cersen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Maç kadroları açıklandığında günün espirisini basın tribünün çay ocağını çalıştıran Taner patlattı: “Bilic, Demba Ba’yı yedek soyundurunca, Ersun Yanal da meslektaşına jest yapıp Cardozo’yu kulübeye çekmiş.”

Dedik ya, espri diye. İşin aslı, Paraguaylının hastalığı nedeniyle sadece iki antrenman yapmış olmasıydı. Lakin Beşiktaş, Demba Ba olmasa bile ofansif yönü güçlü pek çok silaha sahipti. Mustafa Pektemek’in yanı sıra Gökhan, Olcay ve Motta gibi öne oynamayı seven, rakip savunmayı karıştırmayı bilen Sosa tarzı isimler vardı. Buna karşın Trabzonspor’da topu ileriye taşıyacak oyuncular eğer gününde ise Özer, sakatlıktan yeni çıkan Mehmet ve gol bölgesinde son vuruşları fiziği kadar kuvvetli olmayan Deniz vardı. Tabii bunlar teoride iş yapması beklenen isimlerdi.

Haberin Devamı

Bu tip maçlarda en belirleyeceği unsur kuşkusuz orta sahalar. Topa daha çok sahip olmak kadar, rakibin bu bölgeden çıkışını zorlaştırmak sinir bozucu bir üstünlük demekti. Gelin görün ki, ilk yarıda karşılıklı iki tehlike dışında futbol olarak da pozisyon olarak da kötü bir maç oldu.

İşler kötü giderken teknik adamların oyuna yapacağı müdahaleler önemli. Tabii kulübeden geleceklerin katkısı da öyle. Yanal ikinci yarıya Mustafa’nın yerine Yusuf’u alarak başladı. Amaç belli, sol kulvarı daha etkili kullanmak. Ancak Yusuf’un savunmasının olmaması, Beşiktaş’ın iki golünün de bu kanattan geldiği gibi bir gerçeğe dönüştü.

Buna karşın Bilic hemen Demba Ba kozunu kullandı. Doğru hamle buydu. Ba, buluştuğu ilk topu gol yaparken, Yanal’ın Cardozo’su son yarım saatte sahada hiç yoktu. Bu arada çok etkisiz kalan Erkan’ın yerine Özer’i oyundan alması, tribünlerde kızılca kıyameti kopardı. Erkan çıksa bir dakika ıslıklanacaktı, bu kez top her ayağına geldiğinde protesto edildi.

Teknik adamların işine karışmak haddimiz değil. Ancak dün akşam sonucu belirleyen, oyuncu değişiklikleri oldu. Yanal’ı tercihlerinden dolayı suçlayabilmek için Bilic ile şartlarının eşit olması gerek. Onca transfere karşın Yanal’ın eli kolu bağlı kalıyorsa, sorumluyu saha içinde değil, daha yukarılarda aramak gerek. Bu yüzden taraftarın tepkisi yanlış adrese giderse, hem teknik adamın hem de takımın kimyasının bozulması kaçınılmaz olur.

Haberin Devamı

Beşiktaş şampiyonluk yolundaki en ciddi engellerden birini daha geçerken, puan alması için en azından bu maçlık desketçisi olan “hasımları” hayal kırıklığı yaşadı. İşini doğru yapan kazandı, hâlâ kimlik arayışında olan taraf ise doğaldır ki kaybetti!