İki hafta üst üste kaybedince, küme düşme hattındaki takımlara komşu olan Trabzonspor açısından son derece kritik bir maçtı. Üstelik o komşulardan biri olan Mersin İdman Yurdu karşısında alınacak bir yenilgi, işleri arap saçına çevirebilir, bordo-mavili takımın bundan sonra ligde oynayacağı her 90 dakika tarifsiz bir sancıya dönüşebilirdi.
Peki Trabzonspor bu gerilime hazır mıydı? En azından rakibinin yaşadığı baskıdan uzak olması bir avantaj oldu. Dünkü en önemli artısı, belki de maçı kazanmasını sağlayan faktör ise uzun zamandır görmediğimiz takım ruhunu sahaya yansıtmasıydı. İlk bölüm, iki takımın da tedbirli ve kontrollü oyunu tercih etmesi nedeniyle yavan geçti. Geçti ama, Trabzonspor’un hayati üç puanı da bu yarıda geldi.
Mersin’in çok adamla hücum ettiği dakikada top ile Henrique’nin buluşması, hesapta olmayan gole dönüştü. Hakkını verelim, Henrique’nin koca bir yarı alanı geçip o bitirici vuruşu yapması kolay değildi. O da zoru yapmayı başardı.
Özgüven için önemliydi
İkinci yarı tamamen farklı bir görüntüye dönüştü. Mersin İdmanyurdu’nun tüm riskleri alıp saldırması Trabzonspor’u rahatlatacak ikinci golü getirebilirdi. Ancak takım halinde kalesini savunmak zorunda kalması ve hızlı hücumu düşünmemesi, bordo-mavili ekibi sıkıntıya soktu. İşte bu tabloda mücadele ve yardımlaşma ön plana çıktı ki, başta Olcan, Serkan, Henrique ve Sapara olmak üzere görev alan tüm oyuncular takdir edilecek bir direnç sergiledi.
Savunmada Celutska-Mustafa ikilisi asgari hata ile oynarken, yerini yadırgamasına rağmen genç Abdullah bu açığını hırsı ile kapatmaya çalıştı. Oyuna sonradan girenlerin taze güç olarak katkısı da ilk kez skor tabelasına olumlu yansıdı.
Diyeceksiniz ki, kağıt helva gibi bir rakip karşısında alınan bu galibiyet abartılmamalı. Elbette öyle. Ancak geride kalan 23 müsabakanın tamamına farklı kadrolarla çıkan, oturmuş bir sistemi bulunmayan ve zorluk derecesi yüksek maçları kazanma becerisi bulunmayan bir takımın dün yapmaya çalıştıkları da küçümsenmemeli.
Trabzonspor dün Mersin’de çok kritik bir virajı kazasız atlattı. Bu galibiyet yitirmeye başladıkları özgüven ve prestijleri açısından önemliydi. Aksi bir sonuç Trabzonspor’u öyle bir girdabın içine çekerdi ki, bu sezon son 90 dakikaya dek bir kabusa dönüşebilirdi.