Bilgin Gökberk

Bilgin Gökberk

bilgingokberk@mail.com

Tüm Yazıları

Açık açık...
Hatta açık saçık...
***
Adnan Polat Galatasaray’ın futbolundan sorumluydu.
Bu vahim durumun sorumlusu o.
***
Galatasaray’ın başkanı olmasaydı, “istifa et” derlerdi.
Ama o, Galatasaray Başkanı.
Ne olacak şimdi?
***
Adnan Sezgin mi?
Onu boş verin.
Ahmet Akçan gibi o.
Anlarsınız...
‘O ikili’ beraber gitti.
‘Bu ikili’ de beraber gidecek.
Bu gidişle...
***
Adnan Polat, ’kendi takımı’ olmasaydı ‘bu takımı’ Florya’da bir dakika tutmazdı.
***
Futbol takımı son 5 maçına bu teknik kadro ile çıkacak.
Polat muhalefette olsaydı bu yönetimi nasıl değerlendirirdi?
Merak ediyorum.
Valla.
Hem de çok.
Valla billa.
Değerlendirmelerini bana yazarsa seve seve yayınlarım köşemde.
İlginç olur.
***
Hele ’Kalli modeli çöktü’ demeleri…
Ne alakası var?
Model, Adnan Bey’in.
Çöken bu.
***
Ankara’da takımın başında Sezgin değil, Polat vardı.
‘Takımı’ takımın başında.
O da ‘takımının’ başında...
***
Finale 5 maç var.
Hepsini kazanırlarsa şampiyon olacaklar.
Ve...
Teknik direktörleri yok.
Bu defa gerçekten tez konusu oldular.
***
Bu yönetimde başarılı reklamcılar var.
Onların bir hamlesi mi yoksa?
Düşünmedim değil.
‘Zaten bitmişiz, belki bir ihtimal böyle yırtarız’ mı hamlenin adı?
***
Çok mu iyi niyetliyim, bunu düşünmüşler midir?
***
Adnan Polat futbola bir daha hiç karışmamalı.
***
Geçen seneyi Gerets’i huzursuz ederek kaybettiren o...
Kalli’nin yanına bir teknik direktör koymayı beceremeyip, bu seneyi, bir mucize olmazsa kaybettirecek olan da o.
***
Sahi, futbolculardan birini niye futbol A.Ş’nin başına getirmiyor Adnan Bey?
***
“Aralarından birini yönetime bile sokabilirler futbolcular”  demiştim kongre öncesi.
Polat başkan olunca gerek görmemişler.
***
Abdullah Avcı’yı bile alamadı Galatasaray.
Kendilerinden birini, içlerinden birini...
Bir Galatasaraylı’yı.
***
Hem Avcı’nın hem Gümüşdağ’ın, hem kendilerinin, hem de ligin huzurunu kaçırdılar.
Başarılı bir hocanın Galatasaray’a doğru giden yolunu kapattılar.
Bu kadar beceriksizliği aynı anda becermek, beceri gerektirir.
***
Evet, çok iyi niyetliyim bugün.
***
Adnan bey yeni teknik direktörüne karar vermiş.
(Hâlâ teknik direktörü o seçiyor ).
Helmut Şchön ise, 1996 da öldü.
En verimli yaşında...
93 ünde.
Haberi olsun.
***
Bu arada...
Eric Gerets’li Marsilya Lyon’u da yendi.
3-1.

Haberin Devamı

Hakemler, sigortacılar, polisler, öğretmenler
Ya siz hakikaten inanıyor musunuz, bir beden eğitimi öğretmeninin fiziki şartlarının, bu kaosta başarıyı getireceğine?
***
Dalga mı geçiyorsunuz Allah aşkına?
***
Mesela İsveç‘te, Norveç’te olabilir.
İsveç, Norveç farklı...
İsveç’li de Norveç’li de...
Bedeni de farklı.
Eğitimi de...
Öğretmeni de...
Beden eğitimi öğretmeni de...
***
Kulüp başkanı da farklı.
Yöneticisi de...
Medyası da...
***
Hakan Sivriservi...
Beden eğitimi öğretmeni.
Bir üniversitede idari işlerde çalışıyor.
Alsın alsın 1500 lira alsın.
Hakemlikten de hadi fazla fazla ayda 2000 lira.
(O da ayda iki maç alırsa)
Evli, çoluk çocuk sahibi.
***
Bir hakem yorumcusu ; “o kararı verirken kafasında neler var kim bilir ?” dedi.
Söyleyeyim ne olduğunu.
Dereli’nin Fenerbahçe tarafından lanetlenmesi, Çakır’ın sokağa çıkamayacak hale getirilmesi.
***
Penaltıyı verdi.
Ofsaytı vermedi.
***
Cüneyt gördüğünü çalmıştı...
Haftalarca dışarıda yemek yiyemedi.
Sivriservi gördüğünü çalmadı...
O da yiyemiyor.
***
Kayseri Belediye Başkanı ” bu lekeyi çocukları bile taşıyacak” demiş.
Bence dememiştir.
Demişse de...
Onun gibi olgun ve sakin biri bile bu hale geldiyse, durumumuz göründüğünden de vahim.
***
Cem (Papila)’in çocuğu okulda “Sen o Papila’nın çocuğu musun?” diye sorulduğunda , “hayır, ben başka Papilalar’danım” demiş.
Sivriservi’ninki de “ben başka Sivriservi’lerdenim” der herhalde.
Düşünmesin o kadarını Mehmet bey...
***
“Ben başka Özhaseki’lerdenim” demek zorunda kalırsa bir gün çocuklarından biri, ağzından çıkanlarının önemini ancak  o zaman fark edecek.
Yakışmadı Mehmet Bey’e.
Hâlâ bunları demediğini umut ediyorum.
***
Selçuk, Halis, Yunus beden eğitimi öğretmenleri.
Mesela Cüneyt sigortacı.
Mesela Bünyamin polis.
***
İzlanda ile bitirelim...
Milli takımlarıyla oynarken, önceleri kafa bulurduk.
Sonra 3 attılar.
Sonra 5.
“Sigortacılar, polisler, öğretmenler bile öğrendiler” demiştik.
Profesyonellik yolundaydılar.
***
Hakemlik tam profesyonel olmalı.
Nokta.

Haberin Devamı

Ömer Üründül ve Kemal Dinçer
Ömer’le TRT ‘de beraberdim.
Pazar gecelerinin en çok seyredilen programıydı.
Hemen hemen her eve giriyorduk.
Ömer kötü niyetli olsa yapabileceği manipülasyonu düşünün.
***
Aklımdan bile geçmedi , Fenerbahçe’liliğini işine bulaştıracağı.
***
Ömer’in  yorum tarzına inanmam.
O’na  inanırım.
Dürüsttür, temizdir.
Ülke futbolunun bir yerinde mutlaka olması gereken biridir.
Kişiliğiyle...
Öyle ya da böyle...
Yorumları beni hiç ama hiç sarrrmasa da...
Hatta sarmasa da.
***
Kemal de öyle.
Onla da aynı programdayım.
Aklıma bile gelmiyor maniplasyon yapabileceği.
***
Bazı koltuklar oturana değer katar.
Bazıları da oturdukları koltuğa. Kemal ikinci gruptan.
***
Önce Ömer şimdi Kemal, çıtayı oldukça yükselttiler.
***
Lutfi (Arıboğan) modeline de ‘ya tutarsa’ diye karşı çıkmışlardı.
Ya ikinci Lütfi gelirse..
***.
Tuttu.
İkinci Lütfi geldi.
Kemal...
***
Ya ikinci Kemal de gelirse....
***
Benim modele de bu sebeple karşı çıkmışlardı.
***
Futbolda yıllardır köşebaşları tutulmuş.
Araya sızan olmamalı.
Aman haaa...
***
Medyada da böyle bu...
Federasyoncularda da...
Hakemlerde de...
Gözlemcilerde de... Filanda da falanda da...
***
Bu işlerin peşinde çok kişi var.
Vıdı da vıdı, vıdı da vıdı...
***
Ömer’i bıktırdılar, yürüdü.
Yakında Kemal’i de kaçırırlar.
***
Hikayenin özü bu, gerisi hikaye.
***
Kemal bence de bırakmalı. Gözlemciler temsilciler kurulu başkanlığını bırakmalı.
Şahane bir program partneri o.
N’aparım onsuz.