Geçen hafta futbol medyasını eleştiren bir yazı yazdım,başlığı“bu yazıyı hangi medya sitesi yayınlayacak”dı.
Hiç biri yayınlamadı.
Yayınlamaları şart mı, hayır, yayınlamaya değer bulmazlar yayınlamazlar, kim karışabilir.
Dante,Victor Hugo filan yazmıştır da ,hafifmeşrep kalmıştır benimki ,yine yayınlanmaz.
No problem!
Salı Pazarı’nın bile Gucci kaldığı bir pazarda yer bulamadı benim mal.
Ona yanıyorum.
Sitelerde yayınlanan ‘eserler’ değerli,kafası çalışan yaratıcı arkadaşlarımızınkiler hariç ‘pazar malıydı’ .
Oraya bile sokmadılar benim malı.
Yuh!
Bilgin komplekslerini her hafta daha fazla gösteriyorlar.
Ha ha!
Evet ha ha!
Eğleniyorum, bunları kahkahalar arasında yazıyorum.
Ekmek kuran çarpsın!
Ve...
Haklılar, ben de onlar gibi olsam benden nefret ederdim.
***
Medyanın içinden onlarca kişi arayıp tebrik etti yine, dünyanın her yerinden mail yağdı yine,moral verdiler yine.
Teşekkürler.
Kendileri hariç herkes rahatsız kerameti kendinden menkul, zart
zutçu, zurnanın son deliği polemikçi, amigodan bozma kifayetsiz muhteris yazar-yorumcu tipinden.
Ve...
Futbol medyasının sitelerini İsveçliler, Finliler yönetmiyor ki,bir kısmını da ’o kafa’ yönetiyor ve aynı kaba yapıyorlar medyadaki ‘o kafayla’,yayınlar mı benim yazıyı hiç o kafa?
Milliyet’in yarım sayfasını ve 6000 vuruş yazıyı görmemeleri için sıra bana geldiğinde inme inmiş olması lazım gözlerine.
***
Bizim Ercan’ı Milliyet kesmemiş,24’de de izlemiş ve yazmış;
“...Futbol,futbol olmaktan çıkıp öyle bir yola girmiş ki, ancak sanat okumuş, turizm işi yapmış, basketbol oynamış bir dünya vatandaşı ,bağımsız ve bağlantısız biri acı gerçekleri yüzümüze vurabiliyor, teşekkürler Bilgin...”
Aslan Ercan!
Bunları ancak komplekssiz, kendinden emin biri yazabilir.
Milliyetspor’un başyazarı bu unvanı haybeye almadığını göstermiş yine.
Teşekkürler Ercan!
***
Sık sık beni aşağılamak için dillendirdikleri ‘turist rehberi’ içinde bir iki cümle...
Yeri ve zamanı.
Bize sulananlara bizde sulanalım.
Bir turist rehberi olmak için en az iki dil, dünyayı tanımak, bilmek,dünya vatandaşı olmak gerek.
Anladikos mu?
Ana dilinden başka dil de konuşan, kendi dünyasının dışındaki dünyaları da bilen kaç kişi var ‘bizimkilerin’ arasında, ’mal beyanı’ yapsalar da ne mal oldukları ortaya çıksa.
***
Milliyetspor’a ve bizim Cem müdüre teşekkkür ediyorum, medya eleştirilerimin noktasına ,virgülüne dokunmuyorlar.
Aslan Milliyet,Aslan Cem!
Modası geçmiş, sermayesi hır gür olan ruhunu kulübüne satmış adamlar beyinlere her hafta kin, nefret pompalıyorlar.Akıllı,düzgün insanlar bu herifler yüzünden bu oyunun içine girmiyor.Fener 50 bin kombineliyi, Galatasaray bir ASY’lik kombineliyi bile bulamıyor, mesela bir maçın bir sigara parasına yayınlandığı ülkede Lig TV’nin abone sayısının milyonlarca olması lazım.
Bu işlere sponsorlar bir son verebilir.
Para onlarda,düdük de...
“Fener, Beşiktaş’a ligde yatar ,o da ona kupada” dendiğinde
birbirlerine Turkcell’in liginde ,Fortis’in kupasında yatıyorlar, Turkcell de hafif yatıyor, Fortis de...
Bence...
Önce Turkcell,Fortis “şişşşt kendinize gelin” demeli.
Turkcell’e ilk günden beri ödediğimle 2 tane 2+1 alırdım.
Hata mı ettim,ettik güvenmekle?
Etmedimse, göstersinler bana,bize o markanın büyüklüğünü, markalarına zarar verenleri defetsinler bu oyundan.
Sponsorların kurduğu güçlü bir marka yönetimi (NBA modeli) ortak markalarına zarar veren yorumcuya, yazara, yöneticiye, başkana tavır koysa ,kimsenin gıkı çıkmaz,çıkamaz.
Yaptığı kimsenin yanına kar kalmamalı.
Bu oyunu berbat edenlerin bir an önce defolmaları dileğiyle...
Amin!
Ve Burhan Ayeri...
Yine yakalamış beni, bir teşekkür de ona...
Tezgahı CIA kursa, Fener’i, Galatasaray’ı bu hale getiremezdi
Lig daha yeni başlamıştı...
Koca Beşiktaş başkanı anlı şanlı yöneticileriyle basın toplantısı yaptı, “bu ligde tezgah var”dedi.
Onlara kuruluyordu tezgah onlara göre.
İlk kupayı onlar aldı, bitime 2 hafta var, 2 puan öndeler, iki kupayla bitirebilirler sezonu.
Bitmedi!
Tezgah kurdukları iddia edilen diğer iki büyük telef oldu,yerlerde sürünüyor.
Medyadaki adamları da başkanlarının bu tezgah-mezgah tantanasına katıldılar, her hafta bağırdılar çağırdılar,şimdi“marka değeri filan” diye eveliyorlar geveliyorlar.
Teorileri fos çıkınca bu kadar çabuk ortadan sıvışan, deliklerine kaçıp nefes bile almadan oturan bir yorumcu tipi de kalmadı artık bu dünyada.
Bir şarkı vardı;
“...verdiği adreslerde çıkmadı,hesap kitap tutmadı,mum gibi söndü yanmadı,olmadı olmadı olmadı,gürültüye gitti,eveleme geveleme,kem küm etme...”
Filan falan...
Attım biraz,bilmem tuttu mu?
Ohh be at, salla, tutarsa ne ala ve konuş bla bla bla...
Tutmazsa kaç ,biraz saklan,sonra yine konuş bla bla bla...
Oh be ne ala!
Her kulüp para için binbir takla atıyor,sponsorlar tavır koysa başkan,yönetici , yorumcu kuru sıkı sallayamaz
Sıkar!
Sallamak bu kadar kolay olmamalı.
Ve...
Bu lig guguş ligi değilse herkesin dilinde sakız olan bir marka
değeri varsa ,bu markayı yaratan ve bu markadan sebeplenen sponsor - TFF- kulüpler- medya -TSYD beşgeninden biri hesap sormalı bu modası geçmiş yazar-yorumcu ve başkan yönetici modelinden.
Dördü için zor, yaptırım güçleri yok sadece sponsor başarabilir bunu.
Ya “al para “ya da “al sana para!”
Anladikos?
Ve...
Bu yıl her takım“tezgah var” derken Fener sustu, CIA bile tezgah kursa bu hale getiremezdi onları,biliyorlardı bunu,yönetiminin kendi kendine tezgah kurduğu tek takım da Fener herhalde bu dünyada.
Nokta!
Hıncal Abi’ye, ustaya, ne diyorsun bu hususta
Hıncal abinin teorisi yine fos çıktı.
Aziz Yıldırım’ın adamları Aziz Mahmut’un, Aziz Oğuz’un ve Aziz Kemal’in ve onların adamları, hakemler,gözlemciler, temsilcilerin Fener’i şampiyon yapacağını her hafta bıkmadan usanmadan söyledi.
Bunları kahvede söylemedi, NTV de ,Mehmet beyin Haşmet’in, Fuat’ın yanında söyledi.
Sonra baktı fıslayacak,döndü, “onlar dürüst olabilir adamları
onlara yaranmak için Fener lehine çalışabilir” dedi.
‘U’ bunun adı dünyanın her yerinde, her dilinde ...
Teorisi tesadüfen tutsaydı,Hıncal abi her hafta “ben demiştim” diyecekti.
Ama teori fısladı yine.
Fenerbahçe ligde ve kupada perişan oldu.
O ülkenin en etkili spor gazetecesi, onu takip eden geniş bir kitle var ve bir usta o ,ben de sorarım şimdi ona.
Usta ne diyorsun bu hususta?
Her hafta sorarım.
Kızmaca darılmaca yok usta!
Fenerbahçe medyadaki ‘anonscuların’ isimlerini niye açıkla-ya-mıyor?
21 Mayıs 2010
'Süper Çöplük'ten nemalanan süper yorumcular, süper başkanlar
14 Mayıs 2010
Ankaragücü ve Trabzon Fenerbahçe'ye yatacak mı, dükkanı kapatalım mı?
7 Mayıs 2010
Galatasaray Liseli olunca insan hakları, 'Jbüşüst liseli' olunca hayvan hakları mı?
30 Nisan 2010