Habertürk’ün GS muhabiri Erhan Telli ‘biriyle’ karşılaşmış, bu biri ona bir şeyler anlatmış, o da Atina öncesi bu birinin dediklerini gazetesinde bize anlatmış;
Ya ‘tesadüf’, ya ‘ne tesadüf’...
Kırptım biraz, özü şu;
...Meğer antrenmanların bazılarına Rijkaard çıkmıyormuş, Fatih Hoca’nın yaptırdığı, 'kaptan köşkünü' andıran odadan seyrediyormuş, bazılarına yarısından itibaren katılıyormuş, pencereden bir işaretle, kondisyoner Carlos'a 'sen ısıtmaya başla, ben geliyorum' diyen hoca, daha sonra diğer kondisyoner Pujol ile teknik çalışmaları yaptırıp, yardımcısı Neeskens ile taktik antrenmana geçiyormuş, ya yukarıdan, ya da soyunma odasının önündeki bölgeden seyrederken antrenmanı zaman zaman bir-iki uyarıda bulunup, tekrar çıkıyormuş Rijkaard sahadan...
... Rijkaard'ın odasında antrenmanı GS TV'den seyrettiğine dair espiriler bile yapıyormuş futbolcular...
***
Rijkaard’ın yerine Guardiola’yı, Mourinho’yu koyun, Galatasaray yerine Barcelona’yı, İnter’i, Florya yerine de onların Floryaları’nı, bir daha okuyun...
Ne var bunda?
Hiç!
Normal oğlu normal bu!
Olması gereken bu, haber değeri bile yok.
Erhan’ın bir de ağzı açık kalmış dinlerken, çok şaşırmış.
Mış.
Çince yazsaydı da bu kadar anlamazdım.
Cevat Hoca veya gibileri yok artık, Neeskens var, ekip çalışması var, yarın Hollanda’ya gidip bir ay orada bile kalabilir Rijkaard.
Abarttım biliyorum.
Olsun!
Florya’daki o dedikoducu, ispiyoncu zevzeğin bunları ne düşünerek anlattığını bilmiyorum, bir şey biliyorum, her şekilde bir dedikoducu bir ispiyoncu ve bir zevzek o.
Görüldüğü yerde imha edilmeli!
Erhan’a göre GS son iki maçı (Ankaraspor,Beşiktaş) çok kötü oynayarak kazanmışmış, bu bir gerçekmiş,Atina öncesi içini kemiren büyük bir endişe varmış , bu satırları testi kırılmadan yazıyormuş...
Filan falan...
Haydaaaa!
GS kötü oynadı, çok kötü oynadı, çok çok kötü oynadı, çok çok çok kötü oynadı, bu nasıl belirleniyor bu bir, gerçek denmez buna bu iki ve farzedelim çok kötü oynayarak 3 atmış, sezonun başında süper bir durum bu, iyi de oynarlar günün birinde 13 de atarlar, çok iyi oynayarak 3-0 yenilmek veya çok çok iyi oynayarak 3 atamamak da en az çok kötü oynayarak 3 atmak kadar önemli bir sorundur hatta daha önemli bir sorundur bu da üç.
Bir takımın kötü gitmesi bir gazetecinin niçin içini kemirir anlamam hiç, 2009’dayız,Nasreddin Hoca neredeyse geri gelmek üzere, ortada testi mesti de yok, olmayan bir şey de kırılmaz.
Ve...
Son cümle şöyle;
Umarım bu tokat işe yarar.
Hangi tokat?
Nasreddin Hoca’nın testi kırılmadan önce attğı tokat!
Erhan Hoca da Atina öncesi atıyor tokatı.
Haydaaaa ve aslan Atilla Maydaaaa!
***
Erhan’ın spor müdürü GS’ın ıcığını cıcığını bilen Halil Özer.
Genel yayın yönetmeni de Fatih Altaylı...
Galatasaray’ın camiada ağırlığı olan liseli eski ikinci başkanı.
Bu yazı-yorumun Habertürk’te çıkması bunun için ya tesadüf, ya ‘ne tesadüf...
O dedikoducu, ispiyoncu, zevzek Florya’nın içinden değil dışından da olabilir, bir şeyi değiştirmez bu, içerde, dışarı servis yapan yine bir dedikoducu, ispiyoncu, zevzek var demektir.
Terim ilk geldiğinde “Florya’nın kedilerini köpeklerini bile değiştireceğim” demişti, değiştirmişti.
Florya’da herkes birbirine şüphe ile bakacak artık.
İlk bomba düştü.
Varan 1!
***
Hikaye aynı hikaye...
GS’da işler iyi, pırıltılı bir kadro var, Polat, Üstünel, Yalçındağ öne çıktılar, liseci liseliler ve onlara sırtını dayayan muhalefet rahatsız bu durumdan ve çalışıyorlar.
Hikayenin özü bu, gerisi de hikaye...
GS’ın rakibi bu yıl FB ve BJK’dan önce kendisi, GS, muhalefetin şu anda bile ‘sözde bir yönetimi ‘ve ‘sözde bir başkanı’ var.
GS Yönetimi’nin rakibi bu sözde yönetim, Başkan’ın rakibi de bu sözde başkan...
Altaylı ve Özer, Erhan’ın bu yazısını ve benim bu yorumumu yorumlarlar mı, köşemde kullanırım, ilginç olur.
HINCAL ABİ İYİLEŞMİŞ, BOMBA GİBİ DÖNDÜ VALLA
Hıncal Abi’den;
...90 Dakika herkesin ekran başında olduğu saatlerde yayınlanan tek etkin eleştiri programıydı ve bu tür haksızlıkların(Bursa maçını kastediyor) üzerine şiddetle gider, bundan da Aziz Yıldırım fena halde rahatsız olurdu...
...Yıldırım 3 yıl üst üste şampiyonluk sözü verdi, 90 Dakika kaldırıldı ve geçen hafta Manisa'yı doğrayan hakemler, bu hafta da Bursaspor önünde Fenerbahçe'yi akla hayale gelmez bir korumaya aldılar...
...MHK’nin amacı belli, Gözlemciler ve Temsilciler Kurulu'nun amacı belli, medyanın da amacı belli, Aziz Yıldırım sözünü tutacak, o da belli...
...Böylesi rezilliğe Galatasaray'ın seyirci kalması söz konusu değil, onun da ağzına bir parmak bal çalmak gerek, karar verilmiş, Şampiyonlar Ligi'ne Fener'le Galatasaray gidecek, Beşiktaş karşısında Galatasaray darmadağın olur ve biterdi, eğer sahada bir hakem olsaydı...
...Medya, bu rezilliği görmezden gelme kararı vermiş...
Filan falan...
…Bu "kararlı" hakemlerle bu lig seyredilmeye değmez, bu tabelacı medya da okunmaya...
…G.Saray ballı, oynadığı 5 maçın 5'ini de kaybedebilir, bugün Sivas'ın durumunda olabilirdi…
Falan filan...
***
Hıncal Abi 100’de 100 iyileşmiş, belli, süper bir şey bu, bomba gibi döndü aramıza.
O bir ekol, bir olmazsa olmaz, ikincisi, üçüncüsü bize, ülkeye millete ‘fazla’ gelecek olsa da bir Hıncal Uluç’un, başımın, başımızın üzerinde her zaman yeri var ve iyi ki var o.
Bunlar en içten ve samimi düşüncelerim.
Aslan Hıncal Abi!
Abimiz!
Ama...
Ye, iç, yat, kalk, bu medyada bu ülkede olduğuna dua et Abi, başka yerde yemezler, gitmez, satmaz.
Ne yazarsan yaz kimse sana bir şey demiyor, diyemiyor.
Ohh!
Çekiniyorlarikos.
Mu?
Medyanın Aziz Bey’i de sensin sanki Abi.
Ve...
Aman ne lig seyretsinler, ne kimseyi okusunlar, sadece seni okusunlar, seni seyretsinler, aman aman aman...
Amin!
Bir soru sadece...
Geçen sene “Aziz Bey’in adamları, Aziz Mahmut, Aziz Oğuz, Aziz Kemal Fener’i şampiyon yapacaklar” diye her hafta yazdın Abi, sonra noldu sahi, yaptılar mı?
***
Fener’in babası Haluk Ulusoy.
Muş.
Onu, babasını yıkan Aziz Bey.
Miş.
Levent Bıçakçı’yı getiren de Aziz Bey.
Miş.
Bıçakçı Aziz Bey’in kuklasıymış.
Bıçakçı’yı götüren de Aziz Bey.
Miş.
Hasan Bey’i getiren de Aziz Bey.
Miş.
Özgener’i getiren zaten Aziz Bey.
Yazan da hep o...
Girin Google’a bakın.
Maden orda!
Girin.
Nokta!
Fenerbahçe medyadaki ‘anonscuların’ isimlerini niye açıkla-ya-mıyor?
21 Mayıs 2010
'Süper Çöplük'ten nemalanan süper yorumcular, süper başkanlar
14 Mayıs 2010
Ankaragücü ve Trabzon Fenerbahçe'ye yatacak mı, dükkanı kapatalım mı?
7 Mayıs 2010
Galatasaray Liseli olunca insan hakları, 'Jbüşüst liseli' olunca hayvan hakları mı?
30 Nisan 2010