Bir baba hindi... Yıllarca Efes’in sırtına bindi. İndi.
12 Dev Adam’ınkine bindi.
Yıllarca...
İndi.
Fenerbahçe’ninkine bindi.
Daha önce binmediği Ülker’inkine de...
Yıllarca ineceğe de benzemiyor.
Bir baba turkey!
Bir baba Turkay!
Bir baba Turgay!
Heeeyyy Allah!
* * *
Demirel bahçesinde Aziz Beyin heykeli var mı?
Var.
Bence...
Her gün sevip okşuyor mu?
Evet.
Bu da bence...
Son seçimleri ona kazandıran Yıldırım.
Giden başkanlığı son sandıkta geri alıp ,ona veren o.
* * *
Önce...
Murat beyin (Ülker) parasıyla kurulan Fenerbahçe iştahları kabarttı.
Ali Bey (Koç) ligi satın aldı, lig değerlendi.
Ferit Bey’in (Şahenk) televizyonu ligi yayınladı.
Lig daha da değerlendi.
Sonra...
Ülker diğer iki büyüğe de sponsor oldu.
Mecburen.
Lig renklendi.
Basketbol medyada yer buldu.
Sektör canlandı.
Herkes kazandı.
En çok da Demirel ...
Kadir gecesi doğmuş.
Herhalde.
Öyle denir ya...
Ve...
Demirel böyle yeniden doğdu.
Sadede gelelim...
2000’lerin başında Türkiye çok yetenekli bir oyuncu grubu yakaladı.
Bu müthiş nesli o ve adamları yok ettiler.
Çoğu NBA ve Avrupa yıldızı olan bu oyuncu grubunun bir iki
kez Avrupa şampiyonu olması bekleniyordu.
Tanjeviç bu pırıltılı takımı, iki Avrupa Şampiyona’sında gruptan çıkaramadı.
Bunu başarabildi.
Voleybol, hentbol oynasalar ilk 8’e kalırlardı.
Valla...
Billa...
* * *
Çin’e giden takım geleceğin takımı.
Hesapta.
İşin içinde bin bir hesap var.
Kendi geleceklerinin olması için geleceğin takımlarının kurulması gerekiyor.
Zaman kazanıyorlar.
Ve...
Ellerinde iyi bir nesil daha var.
Onları kurtarsak bari.
* * *
“Beceremedikleri beceremeyeceklerinin teminatıdır” diye bir laf var mıdır bilmiyorum.
Yoksa da...
Artık var.
Beceremedikleri beceremeyeceklerinin teminatıdır.
Tanjeviç bugünün takımını şampiyon yapsın diye getirildi.
Beceremedi.
Demirel hala tutuyor onu.
Fenerbahçe’ye verdiği koçunu başarısız diye değiştirmek işine gelmiyor.
* * *
Bir baba turkey!
Bir baba Turkay!
Bir baba Turgay!
Heeeyyy Allah!
Ve...
Birilerinin sırtında geçen 16 yıl.
Hikayenin özü bu.
Gerisi de...
Hikaye.
Ve...
Tabii bence...
Ve...
Allahtan babadan oğla geçmiyor TBF başkanlığı...
İstanbul Boğazı’nda F1 pistiŞu Valencia...
Altı üstü Valencia.
Formula oraya da girdi.
İspanyollar akıllı adamlar, pisti Monaco ‘daki gibi şehrin içine yaptılar..
Maliyeti 10 milyon dolar mı ne? Galiba. Mesela Guiza’dan 14 milyon almışlardı.
Galiba.
Euro hem de...
Maliyet ucuz.
Giderken rezil kepaze olmak yok, trafikte sürünmek yok .
Adam gibi seyredecekler.
Ohh be... Kıskanıyor insan.
* * *
F1, İstanbul’a alındığında boğazda yapsınlar demiştim. Tabii bir pist.
Üstelik büyüleyici, etkileyici,heyecan verici. Ulaşım kolay...
Gülmüştü formulacılar
Aklın yolu bir.
* * *
Bizimki 250 milyona mı ne mal oldu. Pist şehrin bütün merkezlerine uzak. Giriş pahalı.
Boğaz, dünyanın en ilgi çekici Formula 1 pisti olabilirdi. Kaçırdık bu fırsatı. Bitmedi.
Sonra pisti bir F1 imparatoruna kiraladık. O da dünyaları istiyor bize ufak ufak kiralamak için.
* * *
Gidemiyoruz.
Seyredemiyoruz.
Pisti kullanamıyoruz. Ve...
Dünyanın en heyecan verici şehri şu İstanbul...
Şu şanssız,mutsuz,huzursuz,yalnız şehrim...
Bunları hak etmiyorsun.
Dinlemeyin beni diyorum, dinliyorlarŞu Radyospor’daki program...
Romanı yazılır denir ya ...
Öyle.
Romanı yazılır.
Valla.
* * *
Her gün anama babama küfür ediyorlar.
Tehdit eden edene...
Her arayan, “asarım keserim” diyor.
Gece yarısı bile ne evim susuyor ,ne cep’im. Telefon, faks,mail ...
Her yolu deniyorlar.
Fenalık geldi.
* * *
Organize şubeyle onlar sayesinde tanıştım. RTÜK’e verildim.
Evimi değiştirdim.
Silah aldım.
Bunların tek bir sebebi var.
500 futbol teröristine aptal kahvehane lak laklağı yaptırmıyorum.
Sebep bu...
* * *
Radyoyu sarmışlar.
Fena halde. Hatta sarrrmışlar.
Sanki babalarının radyosu.
Her an kahvehane muhabbeti yapmak istiyorlar. Orası spor radyosuymuş, spor konuşulmalıymış. Spor dedikleri de ... Sadece futbol ve sadece 3 büyükler. Rakibe hakaret, aşağılama, taciz, tecavüz...
Takımlarına vıcık vıcık yağlama yıkama mıkama...
Bunun adı spor konuşmak onlara göre... Bunları buna alıştıran da o dünlerde bir grup arkadaşımızdı.
Maalesef.
Mesela...
Atletizm milli takım antrenörü bile bağlanıp önce “niye atletizm
konuşulmuyor “deyip, sonra Fenerbahçe’nin orta sahasını anlattı.
Atletizm konuşmadı.
* * *
Mesela...
Kendisine aptal dediğim için biri RTÜK’e şikayet etmiş beni
Doğru,dedim.
Daha neler derdim de...
RTÜK var. Diyemedim.
Ya o adamın mesajında bana dedikleri...
Uzatmayalım.
RTÜK bir programı dinlese ,futbolu bunlardan koruduğum için.
bana teşekkür eder.
Ödül verir.
Aptal bunu da bilmiyor.
* * *
Program çok ilgi çekiyor.
Haliyle...
Sebebi bu adamlar.
İlgiyi çeken bunlar.
AB grubu dinleyici “ ne acaip adamlar var “deyip, birbirlerine haber veriyor, Dinliyorlar. Beni değil.
Onları.
Kovulmam için her yolu denediler.
Olmadı. Tek yapmaları gerekeni yapmadılar. Bir ay yayınıma katılmasalar program kalkar yayından.
Kimse dinlemez beni.
Farkında değiller.
Mesela...
Israrla “beni dinlemeyin “diyorum,dinliyorlar. Israrla. Biri mesaj atmış.
Kimi dinleyeceğimize biz karar veririz. İyi mi?
* * *
Her şeye rağmen bu program damarlarımı fena halde açıyor.
Seviyorum. Ve...
Sadettin bey’e, İlhan’a, Atilla’ya, Barış’a teşekkürler. Bana ve ‘benimkilere’ yıllardır tahammül ettikleri için...