Aksal Yavuz

Aksal Yavuz

aksalyavuz@hotmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Yapılan hataların bedelini o kadar ağır ödediler, ödemeye devam ediyorlar ki ne yazmakla biter ne de anlatmakla…
Şampiyonlar Ligi hayali çok kısa, UEFA Kupası umudu birkaç ay, Konferans Ligi hevesi bir hafta sürdü. Süper Lig ve Ziraat Kupası’nı hatırlatmaya gerek yok; Lige erken havlu atıldı, Ziraat Kupası’ndan eleniş Trabzonsporluların adeta içine oturdu!
Paramparça olan şampiyon yönetim, veda eden şampiyon teknik adam, özgüveni paraşüt gibi inişe geçen şampiyon takımın oyuncuları… Boşa harcanan zaman, uçup giden milyonlar da çabası…
Rakiplere para verseniz, ödül teklif etseniz, aylarca hatta senelerce uğraşsalar bu kadar başarılı olamazlardı. Ne yazık ki Trabzonsporlular bunu başarabiliyor, başardılar da... Boşuna dememişler ‘Trabzonspor’un en büyük rakibi kendi içindedir’
Yıllarca büyüklerine ‘biz ne zaman şampiyon olacağız?’ diye soran çocuklar, gelinen noktada ‘hani şampiyon olduğumuzda devamı gelir diyordunuz’ sitemini etmeye başladılar ki, haksız da değiller. Sahi çocukların, ilk kez şampiyonluk yaşayan gençlerin suçu ne?
Büyükler de şaşırmış durumda, ne diyeceğini bilemiyor, tüm futbolseverlerin bilemediği, Trabzonspor’un düştüğü duruma akıl, sır erdiremedikleri gibi… Öyle ya böyle bir hatayı nasıl yapar Trabzonspor’u yönetenler?
Bilime, ilime göz ucuyla bakılırsa, ben yaptım böyle oldu denilerek havaya girilirse, uzmanların çağrısına kör ve sağır kalınırsa; futbolun depremine yakalanmanız an meselesidir, yerle bir olursunuz!
Anlayacağınız; bir sene evvel mutluluğun babasını yaşayan Trabzonsporluların bu sene tabir caizse anası ağladı, yaşadıkları sevinç burunlarından fitil fitil geldi!
Bunlar yetmezmiş gibi kendi içerlerinde bölündüler, o, onun adamı, şu, bunun yakını. Çeyrek asır sonra yakalanan o hava birkaç ay içinde kaybolup gitti. As olan Trabzonspor’du hani… Trabzonspor’un en büyük gücü; birlik beraberliktir halbuki...
Her kafadan bir ses, panik, stres öfke aldı başını gidiyor. Süreç bazılarını öyle bir ruh haline sürükledi ki…
Bir önceki sezon ‘bu çocuğun heykeli dikilmeli’ denilen kaptan Uğurcan Çakır bile eleştirilerden nasibini alabiliyor, acımasızca yerden yere vurulabiliyor. Şampiyon takımın kaptanına yapılıyor tüm bunlar. Kaptan başta olmak üzere diğer oyuncuların kabahati ne, büyükler onca hatayı yapmışlarsa?
Şampiyon olduğu sezon Trabzonspor’un şahlanışını istemeye istemeye konuşanlar ve başarısına gölge düşürmek için her türlü alicengiz oyununa başvuranlar, gelinen noktada bir yandan ellerini ovuşturup, diğer yandan kıs kıs gülerken, Trabzonsporluların kafasında ‘Ne olacak Trabzonspor’un hali?’ soruları…
Trabzonspor başkanı Ertuğrul Doğan, önceki akşam konuk olduğu bir TV programında, hata yaptıklarını itiraf etti. Başkanın kararlılığı, kendine olan özgüveni, camiayı verdiği mesajlar morali yerlerde sürünen, kafasında soru işaretleri olan Trabzonsporluların içine su serpti, umut verdi.
Söylediklerini hayata geçirebilirler mi, Trabzonspor’u tekrar ayağa kaldırabilirler mi? Peşinen söyleyelim; panik yapmadan, kırmadan, dökmeden, sabırla, destekle, duygusal dopingle olur iş.
Dememiz o; Trabzonspor’un en büyük gücü ‘birlik-beraberlik’ devreye girmezse devamını düşünmek, yazmak dahi istemiyorum!