‘Yerelde iyi yönetim bizi iktidara taşır’
05.05.2019 - 01:30 | Son Güncellenme:
Şevket Yaman - Ankara
CHP’li belediye başkanlarının beş yıllık görev sürelerinde yapacağı çalışmaların çok önemli olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu’nun, “Belediyelerdeki iyi bir yönetim bizi Türkiye’nin yönetimine, iktidarına taşıyacaktır” dediği öğrenildi
Yerel yönetimlerdeki iyi yönetimin CHP’yi genel seçimlerde iktidara taşıyacağını savunan Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun belediye başkanlarına, yerel seçim kampanyasında izlenen stratejinin devam ettirilmesi için talimat verdiği öğrenildi.
Kılıçdaroğlu, önceki gün, 31 Mart’ta seçilen 250 belediye başkanıyla kapsamlı bir toplantı gerçekleştirdi. Gün boyu süren toplantıda, Toplumsal Etki Araştırmaları Merkezi’nden Mehmet Ali Çalışkan, “Seçmen Ne İstedi, CHP Ne Dedi?”, CHP’nin kampanyasında görev alan iletişimci Ateş İlyas Başsoy da “Biz Kazandık, Geçmişi ve Geleceği ile Derman Belediyeciliği” başlıklı birer sunum yaptı. Sunumlarda, CHP’nin seçim kampanyasındaki stratejileri ile bunun seçmende bulduğu karşılık detaylı olarak analiz edilerek, belediye başkanlarıyla paylaşıldı.
Yüzde 25 vurgusu
Edinilen bilgilere göre sunumlarda, CHP’nin yerel seçimde oy oranını artırarak daha fazla belediye kazanmasındaki ana unsurun, “Yüzde 25’lik kesimin dışında kalan vatandaşlara yönelik söylem ve politikalar olduğu” vurgulandı. Sunumlarda, hem Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun hem de belediye başkan adaylarının “olumlu”, “polemikten, kibirden uzak” bir dil kullanmasının, seçmene “barış” ve “huzur” vaat etmesinin seçmende karşılık bulduğu belirtildi.
Genel seçimlerde iktidara gelmenin anahtarının da bu stratejiyi korumaktan geçtiğine işaret edilen sunumlarda, “CHP’nin bundan sonra kazanması öncelikli olarak yoksul kesimlerle kurulacak ilişkilere bağlıdır. CHP’ye oy veren yüzde 25’lik kesimin dışında, oy vermeyen ve hassasiyetleri farklı olan ‘büyük’ kesime yönelik politikalardan taviz verilmemeli, yoksul, göçmen, muhafazakar mahallelere yönelik hizmetlere özen gösterilmelidir” değerlendirmeleri yapıldı.
Esnaf ve işsizler
Yerel seçimlerde seçmenin oy verme tercihinin değişmesinde ekonomik gelişmelerin de etkili olduğu vurgulandı. Cumhur İttifakı’nın “bekâ” söyleminin aksine Millet İttifakı’nın ekonomi ve yerel odaklı politikalarının seçmende karşılık bulduğu kaydedilen sunumlarda “kentli muhafazakar” ve “kentli yoksul” kesimlerin dışında esnafın da CHP’ye yöneldiğinin görüldüğü vurgulandı. Esnafın karar değişikliğinin “çarpan etkisi” yaptığı kaydedilen sunumlarda, daha önce CHP’ye oy veremeyen “işsiz” kesimlerin de bu kez büyük oranda CHP’ye yöneldiği tespiti yapıldı.
Sunumlarda, CHP’nin İYİ Parti ile yaptığı iş birliğinin etkili olduğu belirtilirken, CHP’li adayların daha önce İYİ Parti’ye oy veren seçmenin yüzde 70’inden fazlasının, HDP’li seçmenin de bir bölümünün oyunu aldığı belirtildi.
Seçmenin, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni sorgulamaya açacak kadar bir tavır değişikliğinde henüz olmadığı kaydedilen sunumlarda, “Sisteme destek hala yüzde 50’nin üzerinde ancak seçmen bu seçimde yeni bir denge mekanizması kurdu. Seçmen yönetimde çeşitlilik oluşmasını istedi. Yerel seçimlerde CHP’ye uzun süredir verilmeyen vize verildi. Seçmen CHP’yi ikinci parti olmayı kanıtlaması ve büyükşehirleri iyi yönetmesi durumunda birinci parti olmayı verebileceğinin işaretini de gösterdi” değerlendirmesi yapıldı.
Kılıçdaroğlu da toplantıda belediye başkanlarına, “Hepiniz aynı zamanda Türkiye’nin belediye başkanlarısınız. İYİ Partililerin, Saadet Partililerin, HDP’lilerin, ÖDP’lilerin de belediye başkanısınız. Ona göre davranın” talimatı verdi.
‘Stratejiye devam’
Belediye başkanlarının beş yıllık görev sürelerinde yapacağı çalışmaların çok önemli olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu’nun, “Belediyelerdeki iyi bir yönetim bizi Türkiye’nin yönetimine, iktidarına taşıyacaktır” ifadelerini kullandığı öğrenildi.
Kılıçdaroğlu’nun belediye başkanlarına, yerel seçim kampanyasında izlenen stratejinin devam ettirilmesi ve bu politikalardan taviz verilmemesi talimatını verdiği öğrenildi.
‘Sonucu değiştirecek hiçbir şey yok’ CHP Sözcüsü Faik Öztrak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “İstanbul seçimlerinde oyun var, şaibe var, yolsuzluk var, YSK seçimleri yenilesin, hem kendisini aklasın hem de milleti rahatlatsın” dediğini söyleyerek, “Ortada bir oyun olmadığı belli, şaibe de yok.Ama ortada bir şey var. Ortada hazımsızlık var, ortada mızıkçılık var” dedi. YSK’ya yapılan tüm itirazların maddi temelden yoksun çıktığını savunan Öztrak, şöyle devam etti: “AK Parti 46 bin 426 kişinin usulsüz oy kullandığını iddia ediyordu. Yapılan 46 bin 426 itirazın sadece 766’sı incelemeye değer görülmüş. Fark 12 bin küsur. Demek ki sonucu değiştirecek bir şey yok. Ama burada en vahim sözlerden biri bu ülkenin Cumhurbaşkanı olan AK Parti Genel Başkanı’nın ‘YSK kendini aklasın’ demesidir. Anayasada devletin organlarının düzenli çalışmasını gözetmekle görevli olan Cumhurbaşkanının söyleyeceği bir laf mı bu? YSK hangi şaibe, hangi yolsuzluğa neden olmuş da şimdi çıkıp kendini aklayacak. Bırakın YSK’yı baskı altına almayı, şimdi zan altına almaya başladılar. Bir yandan ‘biz YSK’yı tehdit etmiyoruz’ diyorlar, bir yandan YSK’yı zan altında bırakıyorlar.” ANKARA Milliyet |
