18.11.2008 - 16:30 | Son Güncellenme:
ANKA
DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, Başbakan Erdoğan’ın son günlerde yaptığı konuşmalardaki “tek millet tek devlet", “Ya sev ya terk et" ifadelerini eleştirerek “Ülkenin bu gün karşı karşıya bulunduğu tehdit AKP milliyetçiliğidir. “diye konuştu. Erdoğan’ın gittiği her yerde DTP’ye, DTP’li belediyelere “saldırdığı"nı belirten Türk Erdoğan’a “Sizin Ankara Büyükşehir Belediyeniz halka Arsenikli su içirirken Türkiye’nin en kaliteli, en temiz ve en ucuz suyunu Diyarbakır Belediyesi musluklardan akıtıyor" diye seslendi. Türk Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’i de DTP’ye karşı “çirkin bir propaganda" yürütmekle suçladı.
DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, partisinin Meclis grup toplantısında yaşanan son siyasi ve ekonomik gelişmeleri değerlendirdi. AKP’nin her yerde tek başına iktidar olabilmek için bütün değerleri ayaklar altına aldığını savunan Türk “Müthiş bir saldırganlık ve telaş içerisinde olan bir hükümet ile karşı karşıyayız. Gözlerinden-sözlerinden hırs ve nefret akan bir Başbakan var karşımızda" diye konuştu. Türk Erdoğan’ı DTP’ye yönelik sözlerini ‘geri almaya ve siyasi etik sınırlarına dönmeye’ çağırdı.
-“AKP’NİN GERÇEK YÜZÜ ORTAYA ÇIKIYOR"
Başbakan Erdoğan’ın bir ‘despot edası’yla “Beğenmeyen gitsinö dediğini ifade eden Türk, “Ya sev ya terk etö sloganını yılların şoven-milliyetçilerinin bile defterlerinden sildiğini ancak Başbakan’ın bu sloganı dile getirdiğini belirtti. Bir AKP milletvekilinin “Ben de vururum" diyerek Başbakan’a arka çıktığını, Milli Savunma Bakanı’nın “bir ulus inşa etmek için Ermenileri, Rumları sürmek zorundaydık, yoksa bugünkü milli devlet olabilir miydi" dediğini kaydeden Türk, ‘Kürtleri süremedik-silemedik-bitiremedik de bak hala, huzurumuz yok’ babında; tamamen ırkçı bir zihniyetin sözcülüğünü yapıyor. Halkı özgürlükçü ve çoğulcu bir ülke sözüyle aldatarak iktidara gel, sonra da akla-hafsalaya sığmayan bir ırkçı senaryo yarat. Maalesef, AKP’nin gerçek yüzü, günbegün, herkesin içini acıtarak ortaya seriliveriyor. Bu ülke, yıllardan beri böyle bir hayal kırıklığı, böyle bir aldatılmışlık hissi yaşamamıştı. AKP bunu yaptı.Kimse artık bu halkı, milliyetçilik yaparak-ırkçılık yaparak kolay kolay kandıramaz. Başbakan da kandıramaz" dedi.
-“BU HALK AHMET KAYA’YI UNUTMADI"
“Ya sev ya terk etö mantığıyla aydınların, sanatçıların bu ülkeden kovulduğunu söyleyen Türk “Bu halk, aradan değil sekiz yıl, seksen yıl geçse de Ahmet Kaya’yı unuttu mu? Nazım Hikmet, Yılmaz Güney, Sabahattin Ali unutuldu mu? Bu değerleri unutmak mümkün mü? Ahmet Kaya şahsında, bu ülkede kendi kimliği-dili-düşüncesi ile yaşamak isteyip de, ülkesinden sürgün edilen, sürgünde vefat eden binlerce insanımızın anısı önünde saygıyla-hürmetle eğiliyorum. Onların mücadelesi, onların rüyası, özgür bir ülkede özgürce eşitçe kardeşçe yaşamaktı. Bu rüya gerçekleşecek, özgür ve demokratik bir cumhuriyet; bütün renkleriyle olanca çoğulluğuyla elbet oluşacaktır“ diye konuştu.
-YARGITAY KARARINI ELEŞTİRDİ
Türk, Erdoğan’ın “ya sev ya terk etö söylemleriyle Türkiye’yi ırkçı bir noktaya taşıdığını, demokratik taleplerini dile getiren herkesin düşman ilan edildiğini belirtirken Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun “Örgütün çağrılarına göre yapılan her mitinge katılan kişinin örgüt üyesi gibi cezalandırılması gerekir." Şeklindeki kararını da eleştirdi. Türk, “Bu gidişle, öyle görünüyor ki, meydanlarda mahkemeler kurarak milyonları yargılayacaklar. 12 Eylül rejimini andıran bu yaklaşım sözüm ona darbeci çizgiye karşı mücadele ediyor görünen AKP’nin, aslında bizzat kendisinin darbecilerden geriye kalır bir yanının olmadığını ortaya koyması açısından anlamlıdır. AKP Türkiye’sinde, demokrasinin, özgürlüklerin ne hale geldiğinin fotoğrafıdır bu. Sadece Kürtler değil. Bu ülkenin aydınları, yazarları, emekçileri, işçileri, gençleri, kadınları, çocukları yani yediden yetmişe herkese gözdağı veriliyor. “diye konuştu.
-“EN BÜYÜK TEHDİT AKP MİLLİYETÇİLİĞİ"
Akıllara AKP’nin “tek devlet, tek milletö söylemini bir süre sonra “tek partiö dayatmasına mı taşıyacak sorusunun geldiğini kaydeden Ahmet Türk, “Bir dikta rejimi mi oluşturmaya çalışıyor. Görülüyor ki; kimi siyaset bilimcilerinin de tespit ettiği üzere AKP milliyetçiliği bu ülkedeki gelmiş geçmiş milliyetçiliklerden çok daha tehlikeli bir nitelik ve boyutlara ulaşmış durumda. Bu noktada herkesin duyarlı ve dikkatli olması gerekir. Ülkenin bu gün karşı karşıya bulunduğu tehdit AKP milliyetçiliğidir“ dedi.
-“HRANT DİNK’İN KATİL ZANLISI 3 YIL TAŞ ATAN ÇOCUK 23 YILLA YARGILANIYOR"
Güneydoğu’da yapılan mitinglerin çocuklar üzerinden maniple edilmeye çalışıldığını savunan Ahmet Türk şöyle konuştu:
“Partimiz suçlanarak, 6 yaşındaki çocukları 23 yıl hapisle yargılayan bir zihniyet saklanmaya çalışılıyor. Nedir çocukların suçu? Taş atmak. Bu çocukların sokaklara çıkma nedenini araştırmayan, buna yönelik çözüm politikaları geliştirmeyen Hükümet ne yapıyor? Yargıyı, askeri polisi harekete geçiriyor. Hrant Dink’in katil zanlısı Yasin Hayal bomba atmak suçundan 3 yılla yargılanıyor. Taş atan çocuklar ise 23 yılla. Bu kadar çarpık bir adalet anlayışı olabilir mi? Bu mu adaletiniz Sayın Başbakan? Siz halkı böyle mi kucaklayacaksınız? Ülkeyi topyekün bir cezaevine dönüştürerek mi insanları kazanacaksınız? Çocuklara 23 yıl ceza isteyerek mi dağa çıkışları önleyeceksiniz? “
Yediden yetmişe özgürlük isteyen bir halk gerçekliği olduğunu, bunun kabul edilmesi gerektiğini söyleyen Türk Başbakan Erdoğan’a “Buradan bir kez daha uyarıyoruz. Halkın onuruyla oynamayın." diye seslendi.
-“DTP’Lİ BELEDİYELER HER TÜRLÜ ENGELLEMEYE RAĞMEN HİZMET GÖTÜRÜYOR"
Ahmet Türk Başbakan Erdoğan’ın son dönemlerde DTP’li belediyeleri “halka hizmet götürmemekleö suçladığını hatırlatarak “Kaybetme korkusu Sayın Başbakanı öyle sarmış ki öfkesinden ne söylediğini de bilmiyor. Başbakan ‘Hiçbir DTP’li belediye çıkıp da şu projemiz engellendi diyemez’ diyor. Biz de diyoruz ki; Sayın Başbakan kendinizi kandırabilirsiniz ama halkı, kamuoyunu asla yanıltamazsınız. Neden Türkiye’nin 16 Büyükşehir belediyesinden sadece Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin şirketi yok? DİYAR A.Ş’yi engelleyen sizin İçişleri Bakanlığınız değil miydi? Diyarbakır Belediyesi’nin 2006’da hazırladığı Katı Atık Entegre Tesisi Projesi’ni sizin Çevre ve Orman Bakanlığınız bizzat listeden çıkartarak engellemedi mi? Diyarbakır halkına bu haksızlığını yapan siz değil miydiniz? Dicle Vadisi Projesi’ni sizin İl Başkanınız gibi Çalışan Diyarbakır Valisi engellemedi mi? Çıkıp dürüstçe bunlarını yanıtını verin. Ondan sonra konuşun. “diye konuştu. Başta Diyarbakır olmak üzere DTP’li bütün belediyelerin her türlü engellemeye rağmen halka hizmet götürdüğünü belirten Türk “Sizin Ankara Büyükşehir Belediyeniz halka Arsenikli su içirirken Türkiye’nin en kaliteli, en temiz ve en ucuz suyunu Diyarbakır Belediyesi musluklardan akıtıyor. İşte bunlar sizin “hizmet götürmüyorö diye gerçek dışı beyanlarla karalamaya çalıştığınız, DTP’li belediyeler tarafından gerçekleştiriliyor“ dedi.
-“GÖKÇEK ÇİRKİN BİR PROPAGANDA YÜRÜTÜYOR"
Türk, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in de son günlerde DTP üzerinden “çirkin bir propagandaö yürüttüğünü söyledi. Türk “Yaptığı açıkça etnik düşmanlıktır, ortamı tahrik etmektir. Biz Gökçek’in çarpıttığı gibi herhangi bir adayı destekleyeceğimizi açıklamadık, böyle bir söylemimiz olmadı. Bu tartışmalar tamamen bizim dışımızdadır. Biz DTP olarak, yerellerde demokrasinin, gerçekten demokrasiye inanan ilkeli, dürüst, halkçı adayların kazanmasından yana olduğumuzu çeşitli vesilelerle dile getiriyoruz. Bu bizim ilkesel duruşumuzdur. Fakat, oldukça ucuz ve düşmanca bir politika yaparak, Ankaralılara Kürt düşmanlığı üzerinden şirin görünmek çok tehlikeli bir yaklaşımdır."dedi.
-“KEŞKE MUSTAFA KEMAL GİBİ SORUNLARA BAKILABİLSEYDİ?"
Türk, Meclis grup toplantısı öncesinde gazetecilerin Avrupa Parlamentosu’nda yapılan “Dersim Soykırımıö toplantısıyla ilgili sorularını da yanıtladı. Türk soykırım ifadesini zaman zaman kendisinin de kullandığına işaret ederek “Ama bunu bir fiziki ya da etnik bir soykırım olarak değil, sosyal, kültürel siyasal alanda tek tip insan yaratmak mantığıyla hareket edildiğini ifade etmeye çalıştık. Arkadaşlarımızın getirdiği bu yönlü bir açıklama.ö dedi. Toplantıda Atatürk’ün savaş suçlusu olarak yargılanması yönünde görüşlerin de dile getirildiğinin hatırlatılması üzerine Türk “Mustafa Kemal çağdaş dünyayla bütünleşmeyi esas alan bir mantığa sahip. Keşke Mustafa Kemal gibi bugünkü sorunlara bakılabilseydi diye düşünüyoruz“ dedi
.