06.02.2020 - 18:46 | Son Güncellenme:
AA
Şentop, A Haber'de gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları cevapladı.
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un "FETÖ'nün siyasi ayağı" konusundaki açıklamalarının hatırlatılması üzerine Şentop, Anayasa'nın 83. Maddesi'nin yasama dokunulmazlığını düzenlediğini dile getirdi.
Anayasa'da yasama dokunulmazlığı başlığının "yasama sorumsuzluğu" ve "dokunulmazlık" olarak ikiye ayrıldığına işaret eden Şentop, "Yasama sorumsuzluğu dediğimiz şey Meclis içerisindeki, Meclis faaliyetleriyle ilgili olarak parlamenterlerin sözlerinden ve oylarından dolayı herhangi bir hukuki sürece, yargılama sürecine, cezai takibata tabi tutulamasıyla ilgili. Milletvekilleri parlamento içerisindeki faaliyetleri sırasındaki sözlerinden, oylarından dolayı tam, mutlak anlamda bir koruma altındadır." diye konuştu.
Şentop, milletvekillerinin yasama ve denetim faaliyetleri için millet tarafından seçildiğini, oylarından, görüşlerinden dolayı, "Milletvekilliği bittiğinde ne olacak?, Günün birinde birileri bizleri ağır bazı suçlamarla itham ederse halimiz ne olur?" diye bir endişe içerisinde hareket ederlerse parlamento faaliyetlerinin sağlıklı bir şekilde yürümesinin imkansız olacağını belirtti.
Anayasanın, söz konusu maddeyle parlamentoyu koruduğunu dile getiren Şentop, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Belli bir dönemde çıkartılan bir kanunla ilgili, bir kanun teklifine, değişiklik teklifine oy vermenin bu şekilde itham altında bırakılması, esasında parlamentoya ve parlamentodaki yasama sürecine karşı yöneltilmiş bir ithamdır. Tabii Anayasa bunu koruyor; bunu koruyan başka mevzuat da var. Bu konuda hem itham edilen arkadaşların; tabii onların kendilerine göre ayrı hukuki süreçleri olabilir ama neticede parlamentoyu ve yasama süreçlerini, hangi partiden olursa olsun arkadaşlarımızın tekliflerini, süreçlerdeki oylarını daha sonra sorgulama konusu, itham konusu yapmak, doğrudan parlamentoyu da hedef almaktır. Bu bağlamda ben konuyla aslında ilgili olarak takipteyim, çalıştım, arkadaşlarımızla da müzakere yaptık."
Sivil kişilerin askeri mahkemelerde yargılanmasının kaldırılması ile askerlerin sivilde yargılanmasını getiren düzenlemelerin yapıldığı dönemi de anlatan Şentop, şöyle konuştu:
"Aslında iki düzenleme var, söz konusu olan. Birisi sivil kişilerin yani asker olmayan kişilerin askeri mahkemelerde yargılanmasıyla ilgili düzenleme varken bu kaldırılıyor. Yani siviller askeri mahkemelerde yargılanmayacak; bu konuda bir madde ihdası teklifi veriliyor. Diğeri ise o zaman ki düzenleme, Ceza Kanunundaki 250. Madde var, o madde de bir kelime değişikliği; aslında iki kelime tek kelimeye indiriliyor. 'Hali dahil' ifadesi 'halinde' ifadesine çevriliyor, böylece askeri mahkemelerin genel ifade olarak söyleyeceğim, görev alanına giren hususlar bile 250. Madde'deki özel yetkili mahkemelerin yargıladığı suçlar bakımından sivilde yargılanma getiriyor.
Bunlar teklifte var, değişiklik teklifleriyle Meclisten o günkü oylamada geçiyor. Tabii oylamayla ilgili kayıtlar var bizde. TBMM televizyonu bunları kaydediyor, o görüntüleri de ben izledim. O görüntülerde birinci husus, yani sivillerin askeri mahkemelerde yargılanmaması dahil düzenlemeye farklı partilerden milletvekilleri de oy veriyorlar. Yani oy verdikleri, kabul oyu verdikleri görülüyor. Diğer düzenleme konusunda kamera açıları bakımından çok netlik yok ama şurada netlik var. Sonunda bu kanun bir bütün olarak maddelerin oylaması oluyor. Tümü üzerinde oylama yapılıyor. Buradaki oylamada da farklı partilerden arkadaşlarımızın kabul oyu verdikleri açık bir şekilde görülüyor."
Şentop, hukuki çalışma yapacak milletvekillerinin bu görüntüleri talep ettiğini, bu konuda bir değerlendirme yaptıklarını anlattı.
Verilen teklifler üzerine müzakerenin de olmadığını söyleyen Şentop, "Bu, şu anlama geliyor; yani ciddi bir itiraz yok bu anlamda. Olsa bu konuda en azından görüşlerini ifade ederlerdi." dedi.
Verilen önergelerin, tümü üzerine yapılan oylamanın ardından parlamentonun kararı haline geldiğini belirten Şentop, "Dolayısıyla burada, buna yapılan itham, artık o şahıslara yapılan değil, aynı zamanda parlamentoya yapılan itham oluyor." değerlendirmesinde bulundu.
Şentop, "Sizin Meclis Başkanlığı olarak bir şekilde müdahil olmanız söz konusu mu?" sorusu üzerine, "Onu hukukçu arkadaşlarımız değerlendiriyor. Ona bakacağız." ifadesini kullandı.