04.10.2012 - 13:04 | Son Güncellenme:
TBMM Genel Kurulunda yapılan oylama ile 'Suriye tezkeresi' kabul edildi.
Tezkere 320 kabul, 129 ret oyuyla kabul edildi.
ATALAY'DAN İLK AÇIKLAMA
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Meclis’te kabul edilen tezkereye ilişkin, ”Bu tezkere bir savaş tezkeresi değil, bu elimizde Türkiye’nin kendi menfaatlerini koruma, ileride muhtemel gelişmelerde ihtiyaç olursa değerlendirmek üzere bir tezkere. Öyle bakılması lazım” dedi.
DEMİRTAŞ: "AKÇAKALE, SURİYE TEZKERESİ İÇİN YAPILMIŞ BİR KATLİAM"
Diyarbakır'da bulunan BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, dün Suriye'den atılan ve Akçakele'de 5 kişinin ölümüne neden olayı değerlendirirken, "Top Suriye'den gelmiş gelmemiş, o insanların ölümü gerekçesi ne olursa olsun kınanması gereken bir olay. Fakat Suriye tezkeresi öncesi yapılmış bir olay değil. Gündemde Suriye tezkeresi yoktu. Dolayısıyla Suriye tezkeresi için alelacele yapılmış bir katliama benziyor. Hükümet zaten Meclis'ten izin almadan Suriye ile savaşa girmişti aslında" dedi
"MHP'NİN KARARI ÇOK NET"
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli , Genel Kurul'a gelirken yaptığı açıklamada "MHP'nin kararı çok net. Her şeyde milli menfaatleri gözönüne alarak hareket eder. Hiçbir çevrenin tesiri altında kalmaz. Türk devletinin elini güçlü kılmak için tezkere konusunda hükümete yetki verme taraftarıyız" diye konuştu.
İNCE: "SİZİN ÇOCUKLARIMIZ MI SAVAŞA GİDECEK YOKSA FAKİR-FUKARA ÇOCUKLARI MI?"
Akçakale olayının ardından hükümete sınır ötesi operasyon yetkisi veren tezkere Meclis'te kapalı oturumla görüşülüyor. Tezkere öncesi söz alan CHP Grup Başkanvekili İnce, kapalı oturuma itiraz ederek, "Siz bu tezkereyle cihan savaşı yapabilirsiniz" dedi.
MUHARREN İNCE SORDU MECLİS KARIŞTI
İnce şunları söyledi: "Niye milletten saklayacağız bunu? Sizin çocuklarınız mı savşa girecek, fakir-fukara çocukları mı? Bu millet çocuklarını savaşa gönderecek ama ne için göndereceğini bilmeyecek. 8 kez tezkere aldınız, ne işe yaradıysa bir kez daha getiriyorsunuz. 1 Mart tezkeresindeki kapalı oturumda bulundum. Kapalı oturumda çok özel bilgi veriliyor zannedilmesin. Hangi özel bilgiyi paylaştı hükümet 1 Mart tezkeresinde. Tartışmalar halkın önünde yapılsın. Biz kapalı oturumda TRT Genel Müdürü'nün maaşını bile öğrenemedik. Kuzey Irak'la ilgili tezkere her şey net, şimdi ise bugün gelen tezkere. Bu tezkere Anayasa 92'ye aykırıdır. Karşımızda bir devlet mi yaptı bunu, bu kadar belli mi. Sınırı belli değil, siz bu tezkereyle cihan savaşı yapabilirsiniz. Sınırı belli değil. Siz bu ülkeyi en çapsız Dışişleri Bakanı'nın maceralarıyla başını belaya sokuyorsunuz. Türkiye'nin başını belaya sokmayın. 1 Mart tezkeresindeki gibi dik durun, onurlu durun, milletin vekili olun."
VURAL: HÜKÜMETİN DIŞ POLİTASI İFLAS ETTİ
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, CHP’li Muharrem İnce’nin ardından kürsüye gelerek konuşma yaptı.
Vural, şunları söyledi:
“Türkiye’nin kritik bir dönemden geçtiği çok açık. Dışişleri’nin, Türkiye’ye ilave tehditler getirdiği açıktır. Dış politika iflas etmiştir. Fiili bir tehdidi engellemeyen bir diplomasinin iflasıdır. Türkiye her şeyden önemlidir. Türkiye’yi bu noktaya getirenlerin sorumlulukları gayet açıktır. Herhangi bir bilgilendirme yapılmış değildir.
Hükümet kapalı oturumda kamuoyuyla paylaşılmayacak bilgileri paylaşacak olabilir. Millet bilmeyebilir. Biz milletin bizim görüşlerimizi bilmesini istiyoruz. Hükümet kapalı oturumda açıklasın, biz de açık oturumda görüşlerimizi açıklayalım. Bu görüşmeler açık olmalıdır. Açılımla ilgili kapalı oturumda ne söylendi? Kuzey Irak’a yönelik tezkereyle ilgili yapılan görüşmede ne söylendi?”
"ESAD'IN CANI CEHENNEME"
Muharrem İnce, Canikli'nin "Türkiye'den yana mısınız, Esed'ten yana mısınız?" sözlerine bu sözlerle cevap verdi: "Esad'ın canı cehenneme... Tabii ki Türkiye'nin yanındayım. Peki siz söyleyin "Türkiye'den yana mısınız yoksa Obama'dan yana mısınız? Biz onurlu bir ülke istiyoruz, taşeron bir ülke istemiyoruz" dedi.
CHP HAYIR DİYECEK
CHP'nin genel kurul öncesi yaptığı kapalı grup toplantısında, içeriği sabah saatlerinde netleşen tezkereye 'hayır' deme kararı çıktı. BDP'nin de aynı yaklaşımı sergileyeceği kaydedilen tezkerenin, AKP'nin sayısal üstünlüğü nedeniyle Genel Kurul'dan geçmesi bekleniyor.
CHP, tezkerenin görüşüleceği kapalı Meclis oturumu öncesi kapalı bir grup toplantısı yaptı.
Bu toplantıda, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu değil Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu konuştu.
Bunun bir savaş tezkeresi olduğunu söyleyen Loğoğlu, "Aylardır Suriye poltikasının yanlış olduğunu söylüyoruz. O yüzden AKP'nin oyuncağı olmayacağız" dedi.
CHP'de, tezkerenin zamanlamasıyla ilgili de ekleştiriler yapıldı ve 'Gruplara Başbakan Erdoğan imzasıyla gönderilen tezkerenin, 20 Eylül 2012 tarihinden itibaren geçerli olduğunun görüldüğü ve hal böyleyken neden 5 vatandaşın ölümünün beklendiği' vurgulandı.
"HAKLARIMIZI KORURUZ"
Genel Kurul'dan gelen ilk sıcak açıklama ise TBMM Başkanı Cemil Çiçek'e ait.
Oturumu yönetmeyen Çiçek, iktidar kulislerinde gazetecilerin soruları üzerine, "Uluslarası hukuktan doğan haklarımızı koruruz. Milletin hukukunu korumak için elimizden geleni yaparız. Soğukkanlı ve tedbirli olmalıyız. İnşallah ülkemiz için hayırlı olur'' dedi.
ÖMER ÇELİK: TEK SES OLUNMALI
AK Parti’nin Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik’ten bir açıklama geldi.
“Türkiye savaş isteyen değil, bölgesinde barış isteyen bir ülkedir. Ancak mütacaviz, diktötör bir devlet egemenlik haklarımıza yönelik bu derece ileri bir adım atmışsa, Türkiye bunun gereğini yerine getirecek kudret ve kabileyettedir” diyen Çelik şunları söyledi:
“Bu tezkere, AK Parti’nin tezkeresi değildir. Bu, Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarıyla ilgili bir meseledir. Cumhuriyetimizle, demokrasimizle, milli irademizle ilgili, egemenlik haklarımızın korunması husuusunda bir tezkeredir. Bu konuda Meclis’teki bütün partilerin tek ses olarak hükümeitn arkasında durması gerekir. Bunu başka yerlere çekmek doğru olmaz.
Krizi Başbakan bizat yönetiyor ve bu önemli meselede vatandaşlarımız tedirgin olmasına gerek yok. Hükümet ve Meclis iş başındadır. Türkliye egemenlik haklarını koruyabilecek güçtedir. Bu nedenle Meclis’in tek ses olarak tezkerinin arkasında durmasını bekliyoruz."
Çelik, olay sonrası Suriye’den gelen, ”Soruşturma başlatıldı, komşumuzun güvenlik haklarına saygı duyuyoruz” şeklinde açıklamaya ilişkin soruya ve ‘yumuşama sinyali’ yorumuna da, “Suriye ile ilgili haklarımızı saklı tutuyoruz. Ama kendi halkını öldürüen bir rejimin hiçbir açıklamasının doğru olduğunu düşünmüyoruz. Başka konularda da açıklamaları oldu ama hepsi zaman kazanmakla ilgiliydi. Suriye’de devlet ve rejim yok, katliam şebekesi var. Ve bu katliam şebekesinin hiçbir sözünü dikkate almak zorunda değiliz” şeklinde değerlendirdi.
TEZKERE
Dün yaşanan olayın ardından, akşam saatlerinden itibaren kurmaylarıyla bir araya gelen Başbakan Erdoğan'ın imzasının olduğu tezkereden:
"Suriye Arap Cumhuriyeti silahlı kuvvetlerinin yürüttüğü askeri harekat kapsamında, 20 Eylül 2012 tarihinden itibaren ülkemiz topraklarına da saldırgan eylemler yönelmiştir... Diplomatik uyarılarımıza rağmen bu eylemler devam etmiştir...
Bu çerçevede hudut, şumul, miktar ve zamanı hükümetçe takdir ve tespit edilmek kaydıyla, TSK'nın yabancı ülkelere gönderilmesi ve görevlendirilmesiyle, bununla ilgili gerekli düzenlemenin hükümet tarafından belirlenecek esaslara göre yapılması için 1 yıl süreyle izin verilmesini Anayasa'nın 92. maddesi uyarınca arz ederim."
SURİYE BOMBALANDI
Suriye konusunda, TSK'nın yabancı ülkelere gönderilmesi ve görevlendirilmesi de dahil Hükümete 1 yıl süreyle yetki verilmesini öngören Başbakanlık Tezkeresi, TBMM Başkanlığı'na sunuldu. AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, Suriye konusunda verilen tezkerenin görüşmelerinin, TBMM Genel Kurulu'nda, kapalı oturumla yapılacağını bildirdi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla TBMM Başkanlığı'na gönderilen tezkerede, şunlar kaydedildi: "Suriye'de devam etmekte olan krizin bölgesel istikrar ve güvenliğe olduğu kadar, ulusal güvenliğimize menfi etkisi giderek artan şekilde görülmektedir.
Suriye Arap Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetlerince yürütülen askeri harekatlar kapsamında, 20 Eylül 2012 tarihinden itibaren ülkemiz topraklarına da saldırgan eylemler yönelmiş ve müteaddit uyarılarımıza ve diplomatik girişimlerimize rağmen bu eylemler devam etmiştir. Ülkemiz topraklarına yönelik söz konusu saldırgan eylemler silahlı saldırı eşiğindedir.
SURİYE BOMBASI AKÇAKALE'YE DÜŞTÜ
Bu durum, ulusal güvenliğimize ciddi tehdit ve riskler oluşturan bir aşamaya ulaşmıştır. Bu itibarla, ülkemize yönelebilecek ilave risk ve tehditlere karşı zamanında ve süratle hareket etmek ve gerekli tedbirleri almak ihtiyacı hasıl olmuştur. Bu çerçevede, hudut, şümul, miktar ve zamanı Hükümetçe takdir ve tespit edilmek kaydıyla, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yabancı ülkelere gönderilmesi ve görevlendirilmesi ile bununla ilgili gerekli düzenlemelerin Hükümet tarafından belirlenecek esaslara göre yapılması için bir yıl süreyle izin verilmesini Anayasanın 92. maddesi uyarınca arz ederim."