05.07.2011 - 02:30 | Son Güncellenme:
ÖNDER YILMAZ MANSUR ÇELİK ABDULLAH KARAKUŞ NAMIK DURUKAN Ankara Fotoğraflar: MUSTAFA İSTEMİ -SERDAR ÖZSOY
TBMM Başkanlığı için Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Ak Parti Ankara Milletvekili Zülküf Kazdal ve MHP’den Genel Başkan Yardımcısı Tunca Toskay yarıştı. Oylamalarda CHP’lilerin isimlerinin üzeri çizilerek okunmadı. BDP de yine TBMM’ye gelmedi.
3. turda seçildi
TBMM’deki ilk gizli oylamaya 376 milletvekili katıldı. Adaylardan Çiçek 302, Toskay 50, Kazdal ise 23 oy aldı; 1 oy da geçersiz sayıldı. Sonuçların açıklanmasının ardından ilk turda Ak Partililerden 23 oy alan Kazdal, adaylıktan çekildi. Anayasa gereği 367 çoğunluk bulunamadığı için yapılan 2. oylamada ise 376 oydan Çiçek 322, MHP Antalya Milletvekili Tunca Toskay 52 oy aldı; 2 oy ise geçersiz sayıldı. Çiçek, 3. turda oy kullanan 375 milletvekilinden 322’sinin oyunu alarak TBMM Başkanı seçildi.
MHP’ye sürpriz oy
Meclis Başkanlığı seçiminde Ak Parti’den MHP’ye bir oy verildiği ortaya çıktı. Toplam 52 milletvekili olan MHP, Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş, şehir dışında, İstanbul Milletvekili Engin Alan’ın da Silivri’de tutuklu bulunması nedeniyle TBMM’deki oylamalara 50 milletvekili ile katıldı. Seçiminin 2. tur oylamasında MHP’ye 52 oy çıktı.
Toskay’a verilen bir oyun Bağımsız İstanbul Milletvekili İhsan Barutçu’ya ait olduğu öne sürüldü. CHP ve BDP’lilerin oylamaya katılmadığı hesaplandığında Toskay’a verilen ikinci oyun da Ak Parti’den kaydığı ortaya çıkmış oldu.
Ve ilk mesaj
Cemil Çiçek seçilir seçilmez yaptığı teşekkür konuşmasında “uzlaşma” ve “yeni anayasa” mesajı vererek şöyle dedi:
“Yapacak çok işimiz, kat etmemiz gereken çok mesafe, çözüme kavuşturmamız gereken çok sorunlarımız var. Bunların başında yeni bir anayasa sorunumuz var. Yaşadığımız her türlü sıkıntının temelinde bu anayasanın olduğunu hepimizin kabul etmesi gerekir.
O nedenle 24. Dönem milletvekilleri olarak milletimize insan hakları ve özgürlükler açısından çağdaş değerler içeren yepyeni anayasayı armağan etmek hem hepimizin taahhüdüdür hem de bu dönem milletvekilleri olarak milletimize borcumuzdur. Sorunları soğuk savaş dönemlerinden kalan alışkanlıkla yumruk sıkarak değil, birbirimizin elini sıkarak çözebiliriz. Böyle bir siyaset dönemini başlatabiliriz. Milletimizin beklentisi budur. Adres de burasıdır.”
PORTRE
Uzlaşma ve dengelerin adamı
TBMM’nin 25. Başkanı olan Cemil Çiçek, siyasi kulislerde ‘uzlaşma ve dengelerin adamı’ olarak tanınıyor. Aktif olarak siyasette bulunduğu 24 yılda 6 hükümette bakanlık yapan Çiçek, Ak Parti’den 3. ve parti tüzüğü gereği son kez milletvekili seçildiği bu dönemde TBMM Başkanı seçilerek, siyasi hayatını da taçlandırdı.
1946 doğumlu Çiçek, İstanbul Hukuk Fakültesi’ni bitirdikten sonra avukatlık yaptı. 1984’te kurucuları arasında yer aldığı ANAP’tan Yozgat Belediye Başkanı seçilen Çiçek, 1987’de TBMM’ye girdi. Özal ve Yıldırım Akbulut hükümetlerinde Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı görevinde bulunan Çiçek, kısa bir süre koptuğu ANAP’a, Özal’ın ölümünden sonra yeniden döndü. Mesut Yılmaz’ın başbakanlığında kurulan hükümette, yeniden Devlet Bakanı olan Çiçek, görüş ayrılıkları nedeniyle ANAP’tan koptu.
Savunma hazırladı
Kapatılan Refah Partisi’nin yerine kurulan Fazilet Partisi’ne giren Çiçek, bu partinin kapatılması istemiyle açılan davada, savunmaları hazırlayan ekipte yer aldı. Fazilet Partisi’nden kopanların kurduğu AK Parti’ye geçen Çiçek, 2002 seçiminden sonra Adalet Bakanı, 2007 seçiminden sonra Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü oldu. Çiçek, 3. ve son kez seçildiği 2011 seçiminden sonra ise TBMM Başkanlığı koltuğuna oturdu.
Esprili kişiliğe sahip
İngilizce ve Fransızca bilen Çiçek, evli ve 3 çocuk babası. Kızlarının başı açık olan, eşi türban yerine bone takan Çiçek, türban sorununun en şiddetli tartışmalarının yapıldığı dönemde “Türkiye’yi temsil eden 4 eğilim de benim evimde” diyerek, esprili bir dille tansiyonu düşürmüştü. Çiçek, bu yönüyle, sadece Ak Parti içinde değil CHP içinde de sevilen bir isim olarak dikkati çekiyor. Çiçek, Adalet Bakanlığı yaptığı dönemde, TCK ve CMK’nın değişmesinde etkin rol oynadı.
TBMM’de tıkanan görüşmeleri, yapıcı tavrıyla açan Çiçek, diğer partilerle ve askerle yürütülen temaslarda da hep ilk başvurulan isim oldu. Parti içinde “doğruya doğru yanlışa yanlış demesiyle” tanınan Çiçek, Ak Parti’nin en üst karar organı olan Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) üyesiydi. TBMM’nin 25. Başkanı olan Cemil Çiçek, siyasi kulislerde ‘uzlaşma ve dengelerin adamı’ olarak tanınıyor. Aktif olarak siyasette bulunduğu 24 yılda 6 hükümette bakanlık yapan Çiçek, Ak Parti’den 3. ve parti tüzüğü gereği son kez milletvekili seçildiği bu dönemde TBMM Başkanı seçilerek, siyasi hayatını da taçlandırdı.
1946 doğumlu Çiçek, İstanbul Hukuk Fakültesi’ni bitirdikten sonra avukatlık yaptı. 1984’te kurucuları arasında yer aldığı ANAP’tan Yozgat Belediye Başkanı seçilen Çiçek, 1987’de TBMM’ye girdi. Özal ve Yıldırım Akbulut hükümetlerinde Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı görevinde bulunan Çiçek, kısa bir süre koptuğu ANAP’a, Özal’ın ölümünden sonra yeniden döndü. Mesut Yılmaz’ın başbakanlığında kurulan hükümette, yeniden Devlet Bakanı olan Çiçek, görüş ayrılıkları nedeniyle ANAP’tan koptu.
Savunma hazırladı
Kapatılan Refah Partisi’nin yerine kurulan Fazilet Partisi’ne giren Çiçek, bu partinin kapatılması istemiyle açılan davada, savunmaları hazırlayan ekipte yer aldı. Fazilet Partisi’nden kopanların kurduğu AK Parti’ye geçen Çiçek, 2002 seçiminden sonra Adalet Bakanı, 2007 seçiminden sonra Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü oldu. Çiçek, 3. ve son kez seçildiği 2011 seçiminden sonra ise TBMM Başkanlığı koltuğuna oturdu.
Esprili kişiliğe sahip
İngilizce ve Fransızca bilen Çiçek, evli ve 3 çocuk babası. Kızlarının başı açık olan, eşi türban yerine bone takan Çiçek, türban sorununun en şiddetli tartışmalarının yapıldığı dönemde “Türkiye’yi temsil eden 4 eğilim de benim evimde” diyerek, esprili bir dille tansiyonu düşürmüştü. Çiçek, bu yönüyle, sadece Ak Parti içinde değil CHP içinde de sevilen bir isim olarak dikkati çekiyor. Çiçek, Adalet Bakanlığı yaptığı dönemde, TCK ve CMK’nın değişmesinde etkin rol oynadı.
TBMM’de tıkanan görüşmeleri, yapıcı tavrıyla açan Çiçek, diğer partilerle ve askerle yürütülen temaslarda da hep ilk başvurulan isim oldu. Parti içinde “doğruya doğru yanlışa yanlış demesiyle” tanınan Çiçek, Ak Parti’nin en üst karar organı olan Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) üyesiydi.