SiyasetSon dakika! AK Parti Sözcüsü Çelik: Türkiye savaşı derinleştirecek bir tutum içine girmeyecek

Son dakika! AK Parti Sözcüsü Çelik: Türkiye savaşı derinleştirecek bir tutum içine girmeyecek

02.03.2022 - 13:23 | Son Güncellenme:

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Ukrayna-Rusya savaşına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Çelik, "Bütün dünyanın en çok tartıştığı konu Montrö Sözleşmesi'nin nasıl uygulanacağıdır. Türkiye bunu savaş olarak tanımladı. Birincisi Montrö'nün objektif hükümleri ne içeriyorsa uygulanacaktır. Türkiye'nin takdirine bağlı hükümler varsa, Türkiye hiçbir şekilde savaşı derinleştirecek bir tutum içine girmeyecektir." dedi.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın milletvekilleriyle yaptığı toplantının ardından basın toplantısı düzenledi. Çelik, 50 milletvekilinin katıldığı toplantıda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Rusya-Ukrayna savaşına ilişkin çeşitli değerlendirmelerde bulunduğunu, ayrıca savaşın Türkiye'ye olan etkilerinin değerlendirildiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Rusya-Ukrayna savaşına ilişkin diplomasi trafiğinin sürdüğünü belirten Çelik, "Bugün de görüşmeler olacak. Tabii gelinen noktada dünya düzeninin dikişlerine, uluslararası hukuk ve uluslararası sisteme jilet atan bu dikişleri paramparça etmeye dönük bir tablo söz konusu. Ukrayna'nın bu şekilde bir saldırıya uğraması karşısında bunu haksız ve hukuksuz bulduğumuzu, egemen bir devlet olarak Ukrayna'nın egemenliğinin hedef alınmasının, topraklarının siyasi bütünlüğünün hedef alınmasının yanlış olduğunu söylüyoruz" dedi.

Haberin Devamı

Türkiye'nin hem batıyla hem doğuyla konuşabilen bir ülke olduğunu belirten Çelik, "Kriz çevremizde hiç eksik olmamıştır. Krizlerle yaşamaya, bu krizleri yönetmeye son derece hazırlıklı bir ülkeyiz. Türkiye'nin bu birikimiyle anahtar ülke olmaya devam edeceği açıktır" diye konuştu. 

'İNSAN HAKLARI BİR BÜTÜNDÜR'

Çelik, yaptırımlara ilişkin görüşlerinin sorulduğunu, Türkiye'nin şimdiye kadar prensip olarak Birleşmiş Milletler (BM) yaptırımlarına katıldığını söyledi. Her ülkenin yaptırımlardan etkilenme pozisyonunun farklı olduğunu kaydeden Çelik, "Etki-tepki mekanizması farklıdır. Dolayısıyla Türkiye bunu kendi durumu açısından değerlendirecektir. Burada tabii bir takım psikolojik harekatlar öne çıkıyor. Maalesef dezenformasyon ya da maalesef yanlış noktalardan olaya bakma gibi birtakım savunmalar da söz konusu olabiliyor. Tabii ki biz burada Avrupa'nın savaştan kaçan Ukraynalılara kapılarını açmasını, kabul etmesini, ölümden kaçan insanlara kucak açmasını takdirle karşılıyoruz ve Avrupa'nın, Avrupa Birliği'nin (AB) bu pozisyonunu sürdürmesi gerektiğini Ukraynalılara sahip çıkması gerektiğinin altını çiziyoruz. Ama unutmamak gerekir ki insan hakları bir bütündür, pastanın dilimleri gibi birbirinden ayrılamaz. Ukraynalılara bu kapılar açılırken doğru yapılıyor; ama Yunanistan'ın Suriyelileri ölüme terk eden, botlarını şişleyen, işkence eden, eziyet eden yaklaşımları da devam ediyor. İnsan haklarını ihlal eden Yunanistan'ın faaliyetlerinin eş zamanlı, halen devam etmesi de son derece utanç verici bir durumdur" ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

Montrö Sözleşmesi'nin Türkiye'nin nasıl uygulayacağı konusunun da gündeme geldiğini belirten Çelik, "Montrö'nün objektif hükümleri savaş sırasında neyi gerektiriyorsa net bir şekilde uygulanacaktır. Türkiye'nin takdirine bağlanmış konular varsa, Türkiye hiçbir şekilde savaşı derinleştirecek, savaşı yoğunlaştıracak bir tutum içerisine girmeyecektir" dedi. 

'TÜRKİYE HER ZAMAN GÜÇLÜ BİR AVRUPA DEVLETİDİR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, AB liderlerine yönelik 'Türkiye’ye savaş açıldığında mı Türkiye'yi gündeme alacaksınız' tepkisine ilişkin Çelik, "Bir kere daha görüldü ki Ukrayna konusunda yaptıkları tanımlamalar Türkiye için hayli hayli geçerlidir. Türkiye bir Karadeniz, Akdeniz devletidir, doğu, batı ve ege boyutu vardır. Ama her zaman güçlü bir Avrupa devletidir. 100 yıldır da güçlü bir Avrupa demokrasisidir. Muhataplarımızın bunu hakkıyla değerlendiremediğini defalarca söyledik" diye konuştu.

Haberin Devamı

Çelik, Türkiye'nin NATO ile ilişkilerine yönelik bir soru üzerine, "Fransa başta olmak üzere bazı ülkeler Türkiye'nin NATO üyeliğini tartışmaya açıyordu. Bugün bir kere daha görülmüştür ki Türkiyesiz NATO olmaz. Türkiye ayrıca NATO'nun sıradan bir ülkesi değildir, kilit ülkelerinden bir tanesidir. NATO güvenlik mimarisinden Türkiye'yi çıkarın, güvenlik mimarisi çöker. Türkiye de şimdiye kadar NATO güvenlik mimarisi içinde yüksek performansla, yüksek disiplinle, tam zamanlamayla görevlerini yerine getirmiştir. Türkiye'ye uygulanan silah ambargosu, geçtim silah ambargosunu bir çivi ambargosu bile hem NATO'nun ortak güvenlik mimarisine hem bunu yapan ülkelerin güvenliğine zarar verir" dedi. 

Haberin Devamı

'BARIŞA KATKI VERMEYE TÜM KURUMLARIMIZ HAZIR'

AK Parti Sözcüsü Çelik, Ukrayna ile Rusya arasındaki müzakerelerde Türkiye'nin konumunun sorulması üzerine, "Türkiye'nin arabuluculuk açısından pozisyonu nettir, hazırlıklarımız tam olarak yapılmıştır. Barışa katkı vermeye tüm kurumlarımız hazırdır. Bizim açışımızdan İstanbul biricik bir yerdir. Diplomasi kapasitesi ve Türkiye’nin diplomasi birikimi, krizlerin çözümünde uygulayacağı bu birikim, barış için önemli bir rol olacaktır. Barış için kim rol oynayacaksa, bunu her zaman takdirle karşılarız" ifadelerini kullandı.

'KEŞKE BİRTAKIM ÖNERİLERDE BULUNSA'

Çelik, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun güvenlik zirvesine ilişkin eleştirilerinin sorulması üzerine ise, şunları kaydetti:

"CHP'nin genel başkanları bu tip kriz durumlarında geçmişte değer sağlayan pozisyonlar üretmişlerdir. Şimdi ise karşımızdaki ülkelerden duymadığımız şeyleri burada duyuyoruz. Keşke CHP, yakın bölgemizdeki bu savaş karşısında karşı karşıya kalacağımız etkiler açısından bir takım önerilerde bulunsa, kulak kabartılacak, değerlendirilecek bir takım analizler üretse. Kriz zamanlarında en önemli şey, eleştiri yapacaksınız tabii ki ama Türkiye Cumhuriyeti devletinin aldığı bu pozisyonunu desteklemektir. Eleştiri yapılacaksa yapılacak, öneri getirilecekse getirilecek; ama sürekli olarak siyasi sabotaj mantığı içinde davranmanın alemi yok. Bir de güvenlik toplantısına katılanlar için, kendi yaşına yakışmayacak şekilde maalesef argo 'işe yaramaz' diye bir ifade kullanmış. Benim buna verilecek Adana usulü bir cevabım var; ama hem zamanı değil hem de bana yakışmaz. Kendisinin yaşını dikkate alarak, ben bir cevap vermeyeceğim. Bu yakışıksız üslubunu iade ediyorum."