Sofrada gündem İslamofobiydi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçilmesinin ardından Cumhurbaşkanlığı’nda yaşanan yeniliklere dün bir yenisi daha eklendi. Cumhuriyet’in ilk yıllarında Çankaya Köşkü’nde Atatürk önderliğinde ülkenin geleceği, sorunları ve çözüm yollarının tartışıldığı Çankaya Sofrası’nın ismi Cumhurbaşkanlığı Sofrası oldu.
Atatürk döneminde başlayan ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül döneminde yeniden hayata geçirilen Çankaya Sofrası, hem isim hem de mekan değiştirdi. Gül döneminde Çankaya Köşkü’nde yapılan Çankaya Sofrası Beştepe’deki yeni Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın kullanılmaya başlanmasının ardından ismini de Cumhurbaşkanlığı Sofrası olarak değiştirdi. Dün saat 13.00’de başlayan toplantı yaklaşık 3,5 saat sürdü.
16 akademisyen ve yazar
Cumhurbaşkanlığı Sofrası’na 16 akademisyen ve yazar ile dört Cumhurbaşkanlığı yetkilisi katıldı. Katılanlar arasında Ak Parti’nin iki MKYK üyesinin de olması dikkati çekti. MKYK üyeleri Prof. Dr. Edibe Sözen (Gazikent Kalyoncu Üniversitesi) ve Prof. Dr. Osman Can (Marmara Üniversitesi) yemeğe davet edildi. İki ismin dışında yemeğe şu akademisyen, yazar ve Cumhurbaşkanlığı yetkilileri katıldı:
Prof. Dr. Hüseyin Hatemi (İstanbul Ticaret Üniversitesi), Prof. Dr. Atilla Yayla (İstanbul Ticaret Üniversitesi), Prof. Dr. Ahmet Çiğdem (Gazi Üniversitesi), Prof. Dr. Fuat Keyman (Sabancı Üniversitesi), Prof. Dr. Burhanettin Duran (Şehir Üniversitesi-SETA), Prof. Dr. Gülnur Aybet (Bahçeşehir Üniversitesi), Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşin (Yeditepe Üniversitesi), Prof. Dr. Kemal Sayar (psikolog-yazar), Prof. Dr. Erol Göka (psikolog-yazar), Dr. İbrahim Dalmış (Pollmark araştırma şirketi), Doç. Dr. Fahrettin Altun (Şehir Üniversitesi), Prof. Dr. Ümit Meriç (sosyolog-yazar), Prof. Dr. Alev Erkilet (Sakarya Üniversitesi), Prof. Dr. Beril Dedeoğlu (Galatasaray Üniversitesi), İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga, Genel Sekreter Yardımcısı İbrahim Kalın, Başdanışman Savaş Barkçin.
‘İslamofobi konuşuldu’
Akademisyen ve yazarların katıldığı ilk Cumhurbaşkanlığı Sofrası’nın ana gündem maddesi ise Avrupa’da artan İslamofobi ve ona yönelik alınacak tedbirler oldu.
Prof. Dr. Caşin çıkışta yaptığı açıklamada yemekte özellikle İslamofobinin konuşulduğunu kaydetti. Türkiye’ye yönelik oluşturulan algı operasyonuna karşı olarak nelerin yapılabileceğini değerlendirdiklerini belirten Prof. Dr. Caşin, “Tedbirleri ele aldık. Herkes düşüncesini dile getirdi. Balkanlardan Ortadoğu’ya kadar neler yapılabileceğini ele aldık” dedi.
‘Fonksiyonel saray’
Caşin, sofrada yeni Anayasa’dan YÖK’ün yapısına, uyuşturucudan akademik dünyanın sorunlarına kadar birçok konunun ele alındığını belirtirken geleneğin bundan sonra da devam edeceğini söyledi. Caşin, Cumhurbaşkanlığı sofrasında bundan sonra da akademisyeninden muhtarına kadar toplumun her kesiminden kişilerin yer alacağını ve her sorunun gündeme getirileceğini ifade etti. Yeni yapılan Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın da yemekli toplantıda gündeme geldiğini belirten Çaşin, “Bence bu saray çok foksiyonel olarak hazırlanmış. Muhafız Alayı’nın yenilenmesini de değerlendirildik” diye konuştu.
Hüseyin Hatemi de toplantının çok samimi bir ortamda gerçekleştiğini Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kısa bir giriş konuşmasının ardından değerlendirmeleri aldığını, yeni Anayasa’nın hazırlanmasına kadar güncel konuların görüşüldüğünü ifade etti. Hatemi, Cumhurbaşkanı’nın ciddi bir şekilde notlar aldığını, uygun olan görüşlerin değerlendirileceğini belirterek “Ben memnun oldum. İyi duygularla ayrıldım” dedi.
Fuat Keyman da sofrada İslamofobi ve çözüm süreci gibi konuların da ele alındığını ifade ederken Cumhurbaşkanı’nın Bakanlar Kurulu’na başkanlık etmesi konusunun hiçbir şekilde gündeme gelmediğini söyledi.
‘Cumhurbaşkanlığı Küliyesi’
Keyman, Erdoğan’ın, Cumhurbaşkanlığı’nın Beştepe’deki yerleşkesinde 24 saat hizmet veren büyük bir kütüphane kurulacağını ve bu kütüphanenin herkese açık olacağını bildirdiğini aktardı. Keyman, Erdoğan’ın bunu “Cumhurbaşkanlığı Külliyesi” olarak tanımladığını söyledi. Fransa’daki terör saldırısıyla ilgili Erdoğan’ın katılımcıların görüşlerini sorduğunu aktaran Keyman, şöyle konuştu: “Sayın Cumhurbaşkanı, kendisinin bu olayı bir sürpriz olarak değil, geliyorum diyen bir olay olarak gördüğünü, ve Müslüman dünya üzerinde bir oyun oynandığını söyledi. Dolmabahçe Sarayı’nda ve Sultanahmet’te yaşanan olayları esaslı bir şekilde oyunun bir parçası olduğunu belirtti.”