24.02.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:
Almanyanın Başbakanı Gerhard Schröder, ülkesinin özel bir ağırlık taşıdığı Avrupa Birliğinin (AB) Türkiye ile tam üyelik müzakerelerine başlaması konusunda "Bunun için ben de bizzat çalışacağım" dedi. Türkiyeye 11 yıl aradan sonra gelen ilk Almanya Başbakanı olan Schröder, ülkesinin Türkiyenin ABye üyelik arzusunu her zaman desteklediğini ifade ederek, "Kopenhag kriterlerinin yerine getirilmesinin AB Komisyonu tarafından tespit edilmesi durumunda, bunun gerçekleşeceğine hiç şüphem yok" dedi. ABnin Türkiye ile ilgili hazırlayacağı 2004 İlerleme Raporunun olumlu çıkacağı müjdesini veren Schröder, aralık ayında yapılacak AB zirvesinde de Türkiye ile tam üyelik müzakerelerine başlama kararı çıkacağını inandığını söyledi. Cumhurbaşkanı Sezer tarafından da kabul edilen Schröder, Ankaraya müzakereler başlaması durumunda da bunun kesinlikle tam üyelikle sonuçlanacağı garantisi de verdi. "AB 40 yıl önce verdiği sözü tutmalıdır. Ben de bunun için çalışacağım" diyen Schröder, "Türkiye, Almanyanın AB konusundaki desteğine kesinlikle güvenebilir. Oyumuz, koşullar yerine getirildiğinde, müzakerelerin en kısa sürede başlatılması yönünde olacaktır. Girdiğiniz bu yolda hiç şaşmadan ilerlemeniz için sizi yüreklendirmek isterim" açıklamasını yaptı. Schröder, Erdoğan Hükümetinin politikalarını da övdü. Hükümetin Kıbrıs konusunda attığı adımların önemine de değinen Schröder, "Sorunun çözümüne yönelik çabaların sürdürülmesi, AB karar sürecinde olumlu katkılar sağlayacak" dedi. Schröder, ABnin Türkiyenin önüne yeni koşullar koymasının mümkün olmadığını da söyledi. Erdoğan, ABnin dikkatini Annan Planına karşı tutum içindeki Rumlar üzerinde yoğunlaştırmasını istedi. Erdoğan, Schrödere "Rumlar bu plana hayır derse, masadan kalkarsa ne yapacaksanız?" mesajını verdi. Schröder, Türkiyenin AB üyeliğinin Almanyanın ekonomik çıkarına olduğunu vurgulayarak, ulaştırma, hava taşımacılığı, demiryolları ve enerji konularında işbirliği yapılmasını istedi. Schröderin taleplerinin başında, THYye alınacak yeni yolcu uçaklarının ABDnin Boeing firması yerine Avrupa konsorsiyumu olan Airbustan alınmasının bulunduğu öğrenildi. Ankarada buluştuğu CHP lideri Deniz Baykalın Almanyada yaşayan Türk kökenli vatandaşların Türkiyedeki seçimlerde oy kullanmalarının sağlanmasını istemesi üzerine Schröderin bu konudan habersiz olduğu ortaya çıktı. Schröder, CDU lideri Angela Merkelin tutumundan rahatsızlığını dile getiren Baykala, "Almanyada Türkiyeyle ilgili kararı muhalefet değil, iktidar belirler. Biz Almanyada Türkiye ile ilgili kararı belirledik" karşılığını verdi.İstanbulda, Alman - Türk Ticaret ve Sanayi Odasının düzenlediği Ekonomi Forumuna da katılan Schröder, "Belki bundan kırk yıl önce, Avrupalılar, Türkiyeye nasılsa bu kriterleri yerine getiremezler diye söz vermiş olabilirler. İnsan dost olduğu ülkeye böyle davranmamalı. Kriterler yerine getirilirse, sözler tutulmalı. Almanlar sözlerini tutmaya alışmış bir halktır" dedi. Erdoğana övgü Tercümelerde sorun var Türk gazetecinin Schrödere sorusu: "2004 Aralık ayı geldiğinde Türkiye Almanyaya AB desteği konusunda güvenebilir mi? Bunu açık açık söyleyebiliyor musunuz? Almanya Türkiyeyi sadece destekleyecek mi, yoksa AB içinde Türkiyenin üyeliğini tereddütle yaklaşan bazı ülkeler nezdinde bastıracak mı aynı zamanda?"Zapsunun çevirisi: "Türkiye, Aralık 2004te kendisine yardım edeceği konusunda Almanyaya güvenebilir mi? Bunun yanıtı evetse, bu yardım sadece bir parça destek mi, yoksa bir aktif reklam mı olacak?" Türk gazetecinin Schrödere sorusu: "Merak ettiğimiz bir konu var, Almanyanın politika değişikliği nereden kaynaklanıyor, niçin Türkiyeye yönelik böyle politika değiştirdi? Çünkü sürekli destek mesajları var. İkincisi, aralık geldiği zaman, yeni koşullar öne süren bir Almanya mı göreceğiz, yoksa bu desteği biz Türk kamuoyu olarak bir kazanım olarak varsayabilir miyiz?"Zapsunun çevrisi: "Türkiyenin ABye girmesi konusunda son 1.5 yıl içinde Almanyadaki politikanın değişmesine, ne katkıda bulundu? İkinci soru, Aralık ayında bizden yine yeni taleplerde bulunulmayacağını hesaba katabilir miyiz?" Erdoğanın Almanyadaki Türklerle ilgili sözleri: "Bizim Almanyayla adeta bir aile yapımız var. Çünkü orada 2.5 milyon Türk vatandaşımız var ve 600 bini Alman vatandaşı olmuş durumunda. Bu vatandaşlarımızla aramızdaki köprü, çok güçlü, çok zengin. Bu köprü nedeniyle de inanıyorum ki, Almanyada bu bakış çok daha olumlu bir konuma gelecektir."Zapsunun çevirisi: "Ülkenizde 650 binden fazla Türk kökenli Alman var, biz Almanyada adeta bir aile gibiyiz." Başbakan Recep Tayyip Erdoğanın Alman politikacılarla görüşmelerinde çevirmenlik yapan danışmanı Cüneyt Zapsu, eleştirilere hedef oldu. Schröder ve Erdoğanın basın toplantısında çeviri yapan Zapsunun, konuşmaların özünü bozmadığı, ancak bazı yerleri kısaltıp, bazı noktaları tam aktarmadığı kaydedildi. Genelde resmi görüşmelerde simultane yeminli çevirmen kullanılırken, Schröder ve Erdoğanın dünkü görüşmelerinde çevirilerin bir bölümünü Zapsu üstlendi. Geçen yıl Erdoğanın Almanya ziyaretinde de basın toplantılarının çevirilerini Zapsu yapmış, bazı eksiklikleri göze çarpmıştı. Erdoğana forma... Schröder, temaslarına başlamadan önce Anıtkabiri ziyaret etti. Schröder, Atatürkün kabrine çelenk koyarak, saygı duruşunda bulundu. Schröder, Anıtkabirde Özel Deftere şu mesajları yazdı: "Almanya, AB yolundaki Türkiyenin destekçisi olacaktır. Atatürkün açtığı yolda devam eden Türk hükümetine, Almanya büyük destek verecektir." Erdoğanın Schröder onuruna Devlet Konukevinde verdiği öğle yemeğinde konuklara enginar, peynirli puf böreği, fava, dana madalyon, fesleğenli erişte ve ayva tatlısı ikram edildi. Konuklar için Sarafin marka kırmızı ve beyaz şarap ikramı yapılırken, Schröder, Erdoğanla birlikte su içmeyi tercih etti. Schröder, eski futbolcu olan Erdoğana 1954te Dünya Şampiyonu olan Alman milli futbol takımının bir formasını hediye etti.