16.01.2019 - 13:57 | Son Güncellenme:
AA
Özhaseki, AK Parti Genel Merkezinde gazete, aralarında Milliyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Didem Özel Tümer'in de olduğu, televizyon ve haber ajanslarının Ankara temsilcileriyle kahvaltıda bir araya geldi.
Ankara'nın her işte, her sektörde "şampiyonlar ligi"nde olması gerektiğini belirten Özhaseki, "Ankara'mızı başkente yakışır bir vaziyette, ticaretinde, sanayisinde ve benzer bir çok alanda en önde güreşen ve birinci olan bir kent yapabiliriz." diye konuştu.
Belediyelerin, Ankara gibi büyük illerde ortaya konulan projelerin tamamını finanse edebilme kabiliyetinin olmadığına işaret eden Özhaseki, "Belli bütçeleriniz vardır, bir kısmını da hükümetin üstlenmesi gerekir. İşte o hükümet nezdindeki işlerin de sürdürülebilmesi adına bir tecrübem var. Hükümeti iyi tanıyorum. Siyaset ayağını iyi biliyorum. İlişkilerimi de iyi kurarak inşallah birçok projeyi de bakanlıklarımız nezdinde takip edip bunları ben yaparım diye düşünüyorum. Ayrıca kimseyle kavgam olmaz. Siyasetin içinde aktör olmam. Sadece hizmetlerimle konuşurum." ifadelerini kullandı.
Ankara'ya yaptığı birçok hizmet olduğunu aktaran Özhaseki, Ankara'nın 1/100 binlik planlarını çalıştığını, kentsel dönüşümle ilgili 9 ana bölgede yenileme projelerine imza attığını, Mogan Gölü için bakanlığı döneminde önemli bir bütçe ayırarak gölü bataklık olmaktan kurtardıklarını anlattı.
"ANKARAGÜCÜ MAÇLARINI ERYAMAN'DA OYNAYACAK"
Bugünlerde bile iki önemli projeye imza atmaya çalıştığını dile getiren Özhaseki, "Ankaragücü maçlarını dışarıda yapıyor. Eryaman Stadı bitmiş fakat içindeki ihtilaflar çözülmediği için Ankaragücü değişik şehirlere gitmek zorunda. Sayın Cumhurbaşkanımıza arz ettim. Belediye, müteahhit firma tarafıyla görüştüm. Bir komisyon oluşturup, ihtilafları çözüp, ikinci yarıda inşallah Ankaragücü'nü Ankara'da maç yapar hale getirdik. Bu bir idareciliktir, ben bunu yaptım. Önümüzdeki ilk maçından itibaren inşallah Ankaragücü maçlarını Eryaman'da oynayacak." ifadelerini kullandı.
Özhaseki, ikinci projenin ise 19 Mayıs Stadyumu'nun yerine yapılacak spor kompleksi olduğunu belirterek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan söz verdiği için bir, iki ay içinde temelinin atılacağını söyledi.
Özhaseki, daha önce açıkladığı Ankara projeleriyle ilgili bir sunum yaptı.
"ŞİMDİLİK BÖYLE BİR HESAP DOĞRU OLARAK GÖZÜKÜYOR"
Ankara'daki su faturalarının yüksek geldiği belirtilerek, su konusunda bir vaadinin olup olmayacağına yönelik soru üzerine Özhaseki, Ankara'daki su fiyatlarının indirilmesinin üzerinde uzun süredir çalışıldığını söyledi.
Özhaseki, Devlet Su İşleri tarafından yapılan 32 kilometrelik hattın tamamlanmasıyla belediyenin kaynak sularını yakında Çamlıdere Barajından Ankara'ya vermeye başlayacağını söyledi.
Kızılırmak'ta yapılan barajdan Ankara'ya su verebilmek için kurulan terfi istasyonlarının 250-300 milyon lira civarında elektrik gideri olduğuna dikkati çeken Özhaseki, şimdi bir taraftan Gerede suyunun devreye girdiğini, bir taraftan elektrik giderlerinin bittiğini, bir taraftan da su üzerinde bazı yerlerde enerji üretebilecek tesisler kurulduğunu söyledi.
Özhaseki, bütün bunların neticesinde Ankara Büyükşehir Belediyesinin su fiyatlarında yüzde 30 indirime gittiğini belirterek, "Önümüzdeki günlerde Gerede suyu da devreye girdikten sonra bir hesap daha yaparız. Ancak şimdilik böyle bir hesap doğru olarak gözüküyor." yorumunu yaptı.
"ÖĞRENCİ BİLET FİYATLARI, TAM BİLET FİYATLARININ YARISI OLMALI"
Öğrencilerin ulaşıma verdiği ücretlere ilişkin soru üzerine Özhaseki, "Orada yapılması icap eden öğrenci taşımalarının normal tam bilet fiyatlarının yarısı olmasıdır. Şu anda 2,5 lira civarında tam bilet fiyatı var. 1,75 lira gibi öğrenci fiyatları. Bunu da yarıya düşürmek doğru diye düşünüyorum. İnşallah belediyemiz bugünlerde bir karar alır, bunu da yapar. Öyle ümit ediyoruz. Çünkü benim mühür elimde değil şimdi. Ben sadece tavsiye edebilirim. Mustafa Bey arkadaşımıza rica edebilirim. İnşallah o da yaparsa bundan büyük bir mutluluk duyarız." dedi.
"ANKAPARK, BAHAR AYLARINDA HİZMET VERMEYE BAŞLAR"
Ankapark'ın ne zaman açılacağına ilişkin soruyu da yanıtlayan Özhaseki, dünyanın en önemli merkezlerinde böyle projelerin olduğunu hatırlattı. Özhaseki, "Yeri konusu tartışma konusu oldu. Onun dışındaki tartışmaları doğru bulmuyorum." ifadesini kullandı.
Ankapark'ın bedelinin söylendiği gibi 5-6 milyar lira civarında değil 1 milyar 350 milyon lira civarında olduğunu bildiren Özhaseki, "Bitmiş vaziyette. Bugünlerde ödemeler yapılıyor. Arkadaşlarımız hızlı davranırlarsa eksikleri tamamlayabilirlerse bir, iki ay içinde açılır. Ancak böyle merkezlerin daha çok yaz günlerinde çalıştığını düşünecek olursak, herhalde bahar aylarında burası hizmet vermeye başlar." değerlendirmesini yaptı.
Çocuk Köyü projesinin maliyetine ilişkin bir soruya da Özhaseki, "Belediyenin kendi bütçesi içerisinde çok büyük yekun tutmayan bir proje olarak görüyorum. Nihayetinde bir kaç alt, üst geçidin maliyeti çocuk köyünün maliyeti gibi." yanıtını verdi.
"MÜTHİŞ BİR İLGİYLE ÇOK SICAK KARŞILAMA OLUYOR"
MHP il ve ilçe teşkilatlarında kendisine verilen desteğe ilişkin soru üzerine Özhaseki, "Müthiş bir ilgiyle, çok sıcak karşılama oluyor. Sohbet ediyoruz. Konuştuğumuz konular hususunda şu ana kadar hiç ihtilaf ettiğimiz bir konu olmadı. Tabii başta Devlet Bahçeli Beyin tavrı çok önemli. Devlet Bey'in şu sözünü önemsiyorum; 'Belediye mi, beka mı'. Yüzlerce belediye feda olsun hiç önemli değil, beka çok önemli." değerlendirmesinde bulundu.
PKK, FETÖ ve DEAŞ gibi belalar ile yurtdışında başlayan ekonomik baskılar bir araya geldiğinde bir beka meselesinin ortaya çıktığını belirten Özhaseki, "Bu konuda herkese bizim kucak açmamız, kol kola girip bu belaların üzerinden gelmemiz gerekiyor. Sevindirici tarafı şurası, bu saydığım dört bela karşısında neredeyse 80 milyon vatan evladı aynı düşünüyor. Partilerin tavrı biraz popülist, oy devşirmeye yönelik oluyor." ifadelerini kullandı.
MHP ile ittifak görüşmelerini yürüttüğüne işaret eden Özhaseki, "şu il sizin, bu il bizim olsun" gibi bir at pazarlığı içinde olmadıklarını, bunu seçmene saygısızlık olarak gördüklerini anlattı.
Seçmenin adaya baktığına dikkati çeken Özhaseki, "Diğer türlü pazarlığı çok çirkin görüyoruz. Doğrusu bu konuda hiçbir sıkıntımız yok. MHP'li milletvekili, genel başkan yardımcısı arkadaşlarla zaten kampanyamızı birlikte yürütüyoruz. Bundan sonra da arazide hep birlikte bizi göreceksiniz." dedi.
"TOPLANTILAR NETİCELENDİ AMA YİNE GÖRÜŞÜYORUZ"
MHP ile ittifak görüşmelerinin ne aşamada olduğuna yönelik bir soruya Özhaseki, "Yaptığımız toplantılar neticelendi ama yine görüşüyoruz. Temel prensip 2014 seçimlerinde herkesin aldığı oylara ve belediyelere saygı duymak şeklinde gelişti. 2014'te bizim kazandığımız yerlerde onlar, onların kazandığı yerlerde biz aday göstermeyeceğiz." diye cevap verdi.
Türkiye için büyük bir tehdit oluşturan FETÖ ve PKK'nın hiçbir yerde iş başına gelmemesi için ellerinden geleni yapacaklarını bildiren Özhaseki, "Zaten bizim gizli kapaklı, başkaları gibi PKK'nın siyasi uzantılarıyla pazarlık etmek gibi, milletin gözünü boyayarak bir yerde belediye verip büyükşehir almak gibi bir derdimiz yok. Asla olmaz böyle bir şey. Onu yapanlara karşı da teyakkuz halindeyiz ve takip ediyoruz." yorumunu yaptı.
Temsilcilerin sorularını yanıtlayan Özhaseki, "Şehirde farklı kesimlerin de sesini dinleyecek bir yönetim modeli ortaya koyma açısından en vadediyorsunuz?" sorusu üzerine, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemdeki yönetim anlayışını anlattı.
Sivil toplum örgütleriyle görüşmeden hiçbir kesim hakkında karar vermediğini vurgulayan Özhaseki, bunu yapınca rahat ettiğini, destek gördüğünü, insanların bakışının değiştiğini ifade etti.
Özhaseki, şeffaf bir yönetim anlayışı sergilediğini, ihalelerin dahi canlı yayınladığını aktararak, "Ancak üzüldüğüm bir şey var, televizyonlarda ben bu prensiplerimi anlattıkça, 'Bak gördün mü, Melih Bey'e cevap veriyor.' diyorlar. Bundan da son derece üzülüyorum. Böyle bir fitne ateşi yakmak için uğraşanlar da şahsen uğraşmasalar iyi olur. Benim kimseyle bir kavgam yok. Her yiğidin yoğurt yiyişi farklı." diye konuştu.
"Ankara özelinde istihdamı artırmaya dönük projeleriniz var mı?" sorusuna karşılık Özhaseki, belediyelerin direkt istihdam yerleri olmadığını ancak ortaya koyacakları projelerle şehri herkesin gelmek için can attığı, iş bulabildiği, istihdamın yoğun olduğu bir kent haline getirebileceklerini söyledi.
Özhaseki, özellikle kadın istihdamını önemsediğini, Kayseri'de raylı sistemlerde vatman alımında kadınlar için kota koyduğunu, bu araçların çoğunu kadınların kullandığını aktardı.
Öğrencilere yönelik projelerin tamamında, mahallelere yapılacak kreş ve çocuk oyun evlerinde kadınların çalışması gerektiğini ifade eden Özhaseki, bunların istihdam anlamında ortaya koyabilecekleri önemli projeler olduğunu kaydetti.
"EN ÖNEMLİ İŞLERDEN BİRİSİ OTOPARK"
Otopark sorununa ilişkin soru üzerine Özhaseki, bakanlığı döneminde otopark yönetmeliği yayınladığını, yönetmeliğe göre her bir daire için bir otopark gösterilmesi gerektiğini anlattı. Binaların bahçelerinin birleştirilip beraber kullanılabilmesi, yolların altına otopark yapılabilmesi gibi yenilikler getirdiklerini anlatan Özhaseki, ayrıca otopark yapımına ilişkin sorunları da ortadan kaldırdıklarını söyledi.
Özheseki, "Ankara için de bir taraftan metro durakları çevresinde park yerleri, bir taraftan mahallelerde bölge otopark yerleri bir taraftan da bazı yıpranmış binaların istimlak edilip otopark yapılmasından başka çözüm yok. Bunlarla ilgili epeyce uzun bir çalışma var. Önümüzdeki günlerin en önemli işlerinden birisi bu otopark konusu olacak." şeklinde konuştu.
"ÇOK TEHLİKELİ VE SIKINTILI BİR İŞ"
"Türkiye'nin AB yerel yönetim özerklik şartıyla ilgili çekinceleri var. Bununla ilgili daha genel perspektifte bakış açınız nasıl?" sorusuna Özhaseki, "bu konunun zaman zaman dillendirildiğini ancak içeriği konusunda çoğu kişinin fikir sahibi olduğunu sanmadığı" yanıtını verdi.
Özhaseki, "Bunu Ana Muhalefet Genel Başkanı geçtiğimiz seçimler öncesi iki-üç yerde söyledi. Fakat zannedersem danışmanları uyardılar ki bir daha da ağzına almadı." ifadesini kullandı.
Türkiye'nin önceki görüşmelerde bunu birkaç maddeye şerh koyarak kabul ettiğini aktaran Özhaseki, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Onlar içerisinde ekonomik özgürlük, bağımsızlık, yurt dışıyla direkt temas kurma, muhtariyet ilan etmeye yakın birtakım maddeler vardı. Bunlar çok tehlikeli maddeler. Orada 'AB yerel yönetimler özerklik şartlarını tanıyacağız.' demek 'PKK'lıların öz yönetim ilan etmesini hoş görüyoruz, makuldür, normaldir.' demek manasıyla aynı bana göre. Hiçbir farkı yok. Bunu her platformda da tartışmaya hazırım. Maddeleri de tek tek döküp anlatabilirim. O çok tehlikeli bir gidişat, çok tehlikeli ve sıkıntılı bir iş. Çünkü ülkemizde birlik, bütünlük, beraberlik var. Her bir köşesinde eğer siz belediye başkanlarının yurt dışıyla temas kurup, birlikte hareket etmesini sağlarsanız, ekonomik özgürlükler getirerek onun istediği gibi bütçe oluşturmasını ve harcamasını sağlarsanız, yurt dışıyla temasta sınırsız bir alan açarsanız burada herhalde başka tehlikeler başlar. PKK'nın şu anda istemiş olduğu kendine has bir yönetim tarzıyla bir terör devleti kurması yolunda en önemli adımı atmış olursunuz. Bu tehlikeli bir gidişat diye düşünüyorum."
Çevreci bir seçim kampanyası yürüten AK Parti tarafından toplantıya katılan gazete televizyon ve haber ajanslarının Ankara temsilcilerine, "İşin Özü Haseki Sözü" yazılı bez torba içinde ajanda ve kalem hediye edildi.
"ÇALIŞMA MECLİS'E GELECEK"
Özhaseki, dikey yapılaşmanın yarattığı sorunlara ilişkin soruya yanıtlarken, plan bazlı yoğunluk artışını yasaklayacak, imarla ilgili neredeyse 100 madde hazırladığını söyledi.
Bunların içerisinde en önemli kısmın hakkından fazlasını isteyenlerin önünün kesilmesi olduğuna işaret eden Özhaseki, mahallelerde 5 katlı binaların arasında yükselen 15 katlı binaların adalet duygusunu ve belediyeye güveni sarstığını söyledi. Özhaseki, bu konuda yeni bir düzenleme gerektiğini dile getirerek, "Zannedersem Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız bizim o hazırlattığımız projeler ve kanun teklifleri üzerinde çalışıyor. Önümüzdeki günlerde Meclis'e gelecek." şeklinde konuştu.
Ankara'da artık bu tür sıkıntılar yaşanmayacağını vurgulayan Özhaseki, "Özel proje alanı ilan edilip de içeride birilerinin arsaları üzerinde yükseklik asla yer bulmayacak. Bazen yeşil alanlar üzerinde yükselecek binaları da kimse görmeyecek. Bunun savaşını vereceğim çünkü." dedi.
Özhaseki, dünyanın önemli merkezlerinde olduğu gibi bazı yerlerde yüksek binalar yapılabileceğini değerlendirerek, "Buralar özel hesaplanır, alt yapısı yapılır, ulaşım aksı sağlanır, kimlerin çalışacağı, fonksiyon, ne yüklenecekse hepsi biter, sonra o binaları yapmaya başlarsınız. Ara ara mısır patlağı gibi yükselmez." ifadelerini kullandı.
"VATANDAŞIN BÜYÜK MEMNUNİYET DUYDUĞUNU GÖRÜYORUM"
Cumhur İttifakı'na yönelik bir soruya karşılık Özhaseki, vatandaşın ittifak konusunda büyük memnuniyet duyduğunu gördüğünü söyledi. Özhaseki, "Eğer ittifak bozulmuş olsaydı ve bir araya gelemeseydik emin olun vatandaş hepimizi çok suçlardı. Hem beka meselesinden bahsediyoruz hem bir araya gelmiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak yaratılmasına yönelik bir başka soru üzerine Özhaseki, projelerin maliyetlerinin belediyenin yatırım bütçesinin üzerinde olduğunu anlattı. Özhaseki, finansın karşılanmasıyla ilgili "Bir, hükümetle uyumlu olmak lazım. Ulaştırma Bakanlığı tarafında bu işleri takip edip en önemli projeleri Sayın Cumhurbaşkanımızın da talimatıyla gerçekleştirmek lazım. İki, kendine has belediyenin gelirleri var. Bunu doğru şekilde öncelik sıralamasına tabi tutarak harcamak lazım. Üç, kendi kaynağınızı kendiniz oluşturmanız lazım." dedi.
Bu konuda biraz uzmanlığı bulunan birisi olduğunu ifade eden Özhaseki, Kayseri'de 33 bin kişilik UEFA standartlarında stat, kapalı spor salonları, spor tesisleri yaptırdığını, Kızılırmak'ın üzerinde baraj, terminaller yaptırdığını kamunun cebinden "1 lira" çıkmadığını söyledi.
Özhaseki, "Belediyeler aslında organizasyon kabiliyeti en yüksek kurumlar. Bunları doğru şekilde yapar, uygularsanız paraya ihtiyaç duymazsınız. Hakikaten uzmanlık isteyen bir iş. Eğer belediye başkanlığına talipseniz, para yönetimi, insan yönetimi, mekan yönetimi, kriz yönetimini bileceksiniz. Zaman ve algı yönetimini buna eklemezseniz olmaz." diye konuştu.
"İNSANLARIN AKLIYLA ALAY ETMEK GİBİ"
Bazı basın organlarında yüzde 34'lük oy oranının olduğunun iddia edildiği belirtilerek, anket çalışması olup olmadığı sorulan Özhaseki, muhalefetin bu konuda algı operasyonu yapmaya devam ettiğini, tutmayan adaylarının tuttuğunu göstermeye çalıştığını söyledi. Özhaseki, şöyle devam etti:
"Kayseri'ye kadar ekip gönderdiler. Orada kendilerine yakın gazeteciler buldular, 'Haseki'nin ne açığı var, acele söyleyin, nereden bulabiliriz?' diye sordular. Ben belli grupların Amerika'yı 'Elinizde bant var mı, ses kaydı var mı?' diye aradığını biliyorum. Bunlar çok eski modeller. Kimlerin yaptığını tahmin edersiniz. Bunların yapıldığı bir ortamda yaşıyoruz. İnsanların aklıyla alay etmek gibi bir şey. Cumhur İttifakı'nın oyu belli. Aradan bi kaç ay geçmiş. Defalarca da geçmişe doğru seçimler var. Ne çok kötü gitti ki bir anda millet yüzünü AK Parti ve MHP'den çevirmiş olsun."
Oy oranının arttığını ifade eden Özhaseki, 31 Mart gecesi sandıkların patladığını göreceklerini söyledi. Özhaseki, algı oluşturmaya çalışanlara güldüklerini kaydetti.
Özhaseki, BBP ile de görüştüklerini, kendileriyle aynı paralelde düşünen BBP ile de beraber olmak istediklerini, görüşmelerin yakın zamanda biteceğini düşündüğünü ifade etti.
"BOLCA YALAN HABERLER DE ÜRETİLİYOR"
Belediye personeline yönelik mesajının sorulması üzerine Özhaseki, şöyle konuştu:
"Çok speküle edilen konulardan birisi de bu. Bu çalışan arkadaşlarımız, bizim kardeşlerimiz. Bizim belediyemizin elemanları. Ara ara gidip oralarda balon uçurup, arkadaşların işten çıkarılacağıyla ilgili bolca yalan haberler de üretiliyor. Ama geçmiş 21 yıllık belediyeciliğimde iki şey dikkat çeker. Bir, hiçbir gün olsun işçi arkadaşlarım 'grev' sözünü ağzına almamıştır. Oturduğumuzda anlaşmadan kalktığımız bir an da olmamıştır. Kendileriyle helalleşmişizdir. Davullu zurnalı törenlerle sendikal anlaşma yapmışızdır. Çok şükür bunu yaptık yıllarca. İki, siyasi görüşünden dolayı işten ayırdığım bir işçi de olmamıştır. Öyle bir günahım yok benim. Ancak bir elin parmakları kadar işine son verdiğim insan varsa onlar da kamu malında gözü olanlar. Bu konuda tavizim yok."
Sosyal dengeyle ilgili personele zamanında gerektiği kadar tazminatlarını ödediğini aktaran Özhaseki, "Önümüzdeki günlerde mutlaka bunu da gündeme getirip, çalışan arkadaşlarımız, özellikle memur arkadaşlarımıza da bunların ödenmesi tarafında olacağımı çok net olarak söyleyebilirim." dedi.
"AYRI YERDE KONUŞLANDIRMAK LAZIM"
Özhaseki, insanların yaşam tarzının çeşitlilik arz ettiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Şuradaki bir grup birilerini rahatsız ediyor, kapat.' mantığı doğru değil. Oradaki insanlar rahatsız olmadan o tür faaliyetlerin başka bir yerde yapılabileceği ortamı sağlamak da belediyelerin işi. İnsanlar müzik dinlemek isterler, müzikal bir yere gitmek isterler. Bu kendi hakları, tercihleridir. Bunların, konutların bulunduğu yerden biraz daha uzakta olması lazım. Ayrı bir yerde konuşlandırmak lazım. O ihtiyacını gidermek isteyenlerin oraya gitmesini sağlamak lazım. O anlamda Ankara'daki üç yerde sıkıntı olduğunu biliyorum. O üç yerin de kısa süre içerisinde yeni yerlerine taşınıp, oranın sakinlerini rahatlatacak projelerimiz var. Önümüzdeki günlerde bunu paylaşacağız."
Toplantının ardından Özhaseki, Ankara Temsilcileri ile hatıra fotoğrafı çektirdi.
Çevreci bir seçim kampanyası yürüten AK Parti tarafından toplantıya katılan gazete, televizyon ve haber ajanslarının Ankara temsilcilerine, "İşin Özü Haseki Sözü" yazılı bez torba içinde ajanda ve kalem hediye edildi.