Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: Nobel kendini tüketmiştir

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Dünya İnsan Hakları günü dolayısıyla gerçekleştirilen “Her insan bir dünya” temalı programda “Nobel, kendini tüketmiş, bitirmiştir. Nobel, tamamen siyasi, ideolojik davranan bir kuruluş formundadır. Benim için Nobel’in hiçbir kıymeti harbiyesi yok” dedi. Nobel ödül törenine Türkiye’nin katılmayacağını söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:

‘Zulme ortaklık’

“Dost ülkelerin de bu törene katılmamasını isteyeceğiz. Böyle bir katili ödüllendirmek zulüm ile ortak hareket etmektir. Bu adamın destek verdiği adamların zaten hepsi mahkum edilmiş kişilerdir. Onlara methiyeler düzen bir kişiye ödül veriyorsanız sizin uluslararası camiada artık takdir edilecek hiçbir yanınız kalmamış demektir. Bu sadece şu anda verdikleri ödül değil öncekilerde de bunlara dikkat etmemişlerdir. Türkiye’den kalkmışlardır teröriste ödül vermişlerdir. Çünkü mantık bu, anlayış bu. Bundan sonra bu şekilde edecekler. Hiçbir zaman; gerçek manada objektif bakıp ‘evet bu ilim adamıdır biz buna ödül verelim...’ Aziz Sancar hocamıza vermiş oldukları ödül gibi. Orada tartışılacak bir şey söz konusu değil. Niye? İlmiyle bir defa temayüz etmiş olan bir hocamızdır. Ama böyle teröristleri romanına yansıtanları Nobel’e layık görürseniz bizim sizi tanımamız mümkün değildir.”

Erdoğan, “Nobel size de ödül verse kabul eder misiniz?” sorusuna “Nobel’i almam” diye yanıt verdi.

‘Utanç verici,rezalet bir ödül’

Erdoğan, ‘1944 Ahıska Türkleri Sürgünü 75. Yıl Anma Programı’nda yaptığı konuşmada Nobel Komitesi’ne tepkisini sürdürdü. Erdoğan, özetle şunları söyledi:

KÖR VE SAĞIR: En küçük bir hadiseyi mecrasından saptırıp, küresel çapta karalama kampanyasına çevirenler, Ahıska Türklerinin trajedisine kör ve sağır kalıyorlar. Bunların hakkı, hakikati insani değerleri savunmak gibi bir dertleri asla yoktur. Böyle bir hassasiyet olmadığını Nobel Edebiyat Ödülü’nü Bosna soykırımını inkar eden bir faşiste vererek tekrar göstermişlerdir. On binlerce Müslümanın kanını döken caniyi savunan, destekleyen, öven şahsın bu ödüle layık görülmesi utanç verici ve rezalettir. Bu şahsın insan hakları gününde ödüllendirilmesi de ayrı bir garabettir.

YENİ SOYKIRIMLARA İCAZET: İslamofobinin veba gibi yayıldığı dönemde soykırım heveslilerini ödüllendirmek, yeni soykırımlara icazet vermek demektir. Kirli ve kanlı siciline rağmen bu şahsı ödüllendirenler soykırıma ortak olmuşlardır. Bu ödül İslam ve insanlık düşmanlarına cesaret aşılayacaktır. Akıl ve vicdan sahibi herkesi bu skandala tepki göstermeye çağırıyoruz.

Altun: Pamuk’a yönelik değil

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “Sayın Cumhurbaşkanımızın bugünkü (dün) konuşmasında yer alan ‘Türkiye’den teröriste ödül vermişlerdir’ şeklindeki ifadeleri Sayın Orhan Pamuk’a yönelik değildir” açıklamasında bulundu. Altun, “Sayın Cumhurbaşkanımız Türkiye düşmanı ideolojik yaklaşımları ve terör faaliyetleri bilindiği halde Nobel’e aday gösterilen ya da farklı uluslararası örgütlerce ödüllendirilen isimleri kastetmiştir” ifadelerini kullandı.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: İnsanlığa darbe

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Nobel Komitesi’nin çeşitli skandallar nedeniyle bir süredir kamuoyunda tartışıldığını belirterek şunları kaydetti: “Bir insanlık suçlusunu aklama utancı ile lekelenmiş, Nobel ödülünün saygınlığına da gölge düşürmüştür. Handke’ye verilen ödül, insanlık değerlerine ve barış iradesine darbe vurmuştur. Srebrenitsa’da 8 binden fazla kardeşimizin katledilişinin acısı hala yüreklerimizi yakmaktadır.”

CHP Grup Başkanvekili Özkoç: Nobel leke almıştır

CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, Nobel Edebiyat Ödülü’nün bugün itibarıyla leke aldığını belirtti. Özkoç, “Kendi işinizde başarılı olabilirsiniz, belki iyi bir yazar olabilirsiniz ama insan, vicdan sahibi değilseniz, yüreğiniz mazlum, mağdurdan yana değilse ne olursa olsun bunun bir karşılığı yoktur. Nobel Edebiyat Ödülü bugün itibarıyla leke almıştır, bu lekenin sahibi Peter Handke’dir” ifadelerini kullandı.

MHP Genel Sekreteri Büyükataman: Akıl hastasına ödül

MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, Sırp kasabı Miloseviç’i masum gösteren Avusturyalı yazara ödül verilmesinin Avrupa’nın bilinçaltını yansıttığını belirtti. Büyükataman, “Müslümanların uğradığı insanlık dışı muameleyi ve katliamı yücelten bir akıl hastasına İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabul edilişinin yıl dönümünde ödül vermeyi planlayan Batı, insanlıktan nasibini almadığını bir kez daha ispatlamıştır” dedi.