04.07.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:
DHA AA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’yi, ibadethaneler üzerinden eleştirmeye çalışmanın hakikatlere sırt dönmek anlamına geldiğini belirterek, “Ülkemize Ayasofya konusunda yöneltilen ithamlar, doğrudan egemenlik haklarımıza saldırı anlamını taşımaktadır. Biz nasıl dünyanın diğer ülkelerinde kendi vatandaşlarına hizmet veren ibadethanelere karışmıyorsak kimsenin de bizim ibadethanelerimize karışmaya hak ve salahiyeti yoktur” dedi. Levent’teki Barbaros Hayrettin Paşa Camii Temel Atma Töreni’nde konuşan Erdoğan, bu caminin inşasında katkısı olanlara teşekkür etti.
‘Her dine hizmet’
Her caminin gökyüzüne haykıran birer abide olduğunu belirten Erdoğan şunları kaydetti: “İstanbul, Fatih Sultan Mehmet Han’ın fethiyle birlikte mescide çevrilen Ayasofya ve asırlar içinde ardı ardına inşa edilen selatin camileriyle bu bakımdan dünyanın en zengin şehirlerinin başında geliyor. Biz nasıl diğer ülkelerin kendi vatandaşlarına hizmet veren ibadethanelerine karışmıyorsak kimsenin de bizim ibadethanelerimize karışmaya hak ve salahiyeti yoktur. Türkiye her dinden, her inançtan, her meşrepten vatandaşına ibadet imkanı sunan bir ülkedir. Halihazırda ülkemizde sayıları 435’i bulan kilise, sinagog, havra ibadete açıktır.”
‘Egemenliğe saldırı’
Türkiye’yi ibadethaneler üzerinden eleştirmeye çalışmanın hakikatlere sırt dönmek anlamına geleceğini ifade eden Erdoğan, “Ülkemize Ayasofya konusunda yöneltilen ithamlar, doğrudan egemenlik haklarımıza saldırı anlamını taşımaktadır. Halbuki dünyanın dört bir yanında camilerin ve diğer dinlere mensup insanların ibadethanelerinin saldırıya uğradığı bir dönemden geçiyoruz. Milyonlarca insan sadece dini inançlarından dolayı hayatlarına kastedilmesine dahil her türü baskıya maruz kalıyor. Asıl bakılması, üzerinde durulması, tedbir alınması gereken yer işte burasıdır” dedi. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın okuduğu duanın ardından, katılımcılar inşaat alanına ilk betonu dökecek butona bastı.
2022 sonunda ibadete açılıyor
Cumhurbaşkanı Erdoğan, caminin adının belirlenmesi konusunda şunları söyledi: “Bugün temeli atılan caminin yeri leventlerin eğitim aldığı bir yerdi. Tabii şimdi merak ediyorsunuz Levent Camii’nin adı acaba ne olacak? Dedik ya leventler buradan geçti, öyleyse baş leventin adını da inşallah buraya koyalım ve Barbaros Hayrettin Paşa Camii olsun. İnşallah 2022’nin sonunda camimizden ezan seslerini duyacağız ve burada da inşallah namazlarımıza başlayacağız. Allah mübarek etsin. İnşallah İstanbul’un cami zenginliğini bir adım daha öteye taşıyacaktır. Cami kapalı ve açık bölümlerindeki 20 bin kişilik cemaat kapasitesi, 4 minaresi, 25 metrelik kubbe çapı ve diğer unsurlarıyla İstanbul’a yakışır bir eser olacak” Cumhurbaşkanı Erdoğan, caminin adının belirlenmesi konusunda şunları söyledi: “Bugün temeli atılan caminin yeri leventlerin eğitim aldığı bir yerdi. Tabii şimdi merak ediyorsunuz Levent Camii’nin adı acaba ne olacak? Dedik ya leventler buradan geçti, öyleyse baş leventin adını da inşallah buraya koyalım ve Barbaros Hayrettin Paşa Camii olsun. İnşallah 2022’nin sonunda camimizden ezan seslerini duyacağız ve burada da inşallah namazlarımıza başlayacağız. Allah mübarek etsin. İnşallah İstanbul’un cami zenginliğini bir adım daha öteye taşıyacaktır. Cami kapalı ve açık bölümlerindeki 20 bin kişilik cemaat kapasitesi, 4 minaresi, 25 metrelik kubbe çapı ve diğer unsurlarıyla İstanbul’a yakışır bir eser olacak”
‘Libya’da daha yakın markajda olacağız’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hz. Ali Camisi’nde cuma namazını kıldıktan sonra, çıkışta soruları yanıtladı. Erdoğan, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın Libya’ya gitmesine ilişkin soru üzerine, bu planlamayı hafta başında yaptıklarını, önce Deniz Kuvvetleri Komutanı’nı Libya’ya gönderdiklerini anlattı. Erdoğan, “Onun getireceği bilgilerin ardından bugün savunma bakanım oraya gitmiş durumda. Bu heyetle orada yapacakları çalışmayla inşallah Libya’daki süreci çok daha yakın bir markaj içerisinde sürdürelim istiyoruz” dedi.
‘Sağlık ve gıdada ipi göğüsledik’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Konya Ovası Sulaması 1. 2. ve 3. Kısım Sulamaları Hizmete Alma Töreni’ne telekonferans yöntemiyle bağlandı. Erdoğan, Vahdettin Köşkü’nden katıldığı programda yaptığı konuşmasında, “Ülkemizde son yıllarda hayata geçirdiğimiz pek çok dev projenin fikir babası olan Abdülhamid Han, Konya Ovası sulamasının da temellerini atan kişidir. Bu yıl sonunda su tutmaya başlayacak Bozkır ve Avşar barajları sayesinde Toroslar’dan getirdiğimiz suyu ovamızda en verimli şekilde kullanma imkanına kavuşacağız. Ülkemizin tarım potansiyelini sonuna kadar değerlendirmekte kararlıyız. Konya’ya ilave olarak diğer illerimizde de 15,5 milyon dekar arazinin sulanmasını hedefliyoruz. Projenin diğer kısımları da peyderpey tamamlandığında Konya’da su ile buluşturacağımız toprak büyüklüğümüz 11 milyon dekarı bulacaktır. Modern sulama tekniklerinde kullanım oranını yüzde 6’dan yüzde 28 seviyesine çıkardık” ifadelerini kullandı.
‘Alnımızın akıyla’
Erdoğan, “Enerji ile birlikte bölgedeki üretime yıllık toplam katkısı 21 milyar TL’yi bulacaktır. Şimdiye kadar 43 milyar liralık yatırım yapılan projenin tüm aşamalarını yakından takip ediyoruz. Ülkemizin tarım potansiyelini sonuna kadar değerlendirmekte kararlıyız. Dünya ile birlikte ülkemizi de etkisi altına alan salgın sonrası iki sektörün önemi bir kez daha öne çıkmıştır. Bunlardan biri sağlık, diğeri gıda ve tarımdır. Türkiye olarak her iki alanda da girdiğimiz imtihandan anlımızın akıyla çıktık. Gelişmiş ülkelerin dahi çaresiz kaldığı sıkıntıları güçlü sağlık ve tarım altyapımız sayesinde kolayca göğüslemeyi başardık. Bununla kalmadık, elimizdeki imkanları pek çok dost ve kardeş ülkeyle de paylaştık. Tarım üretiminde ve gıda alanında kendi kendine yeterli olmanın tartışılmaz üstünlüğü salgın döneminde görüldü. Pek çok ülkede raflar boş kalırken, temel ihtiyaçlar karşılanamazken ülkemizde hiçbir sıkıntıyla karşılaşmadık. Çünkü Türkiye kendi ihtiyacını karşılamanın ötesinde üretim gücüne sahip bir ülkedir. Yaşadığımız tecrübe bize tarım sektöründeki projelerimize çok daha sıkı sarılmamız gerektiğini göstermektedir” dedi. Salgın sonrası dünya düzeninin yeniden şekilleneceğini belirten “Türkiye yeni dönemin parlayan yıldızı olarak gösteriliyor. Türkiye’nin 81 vilayeti ve 83 milyon vatandaşı ele ele verip ülkemizi en kısa sürede inşallah 2023 hedeflerine ulaştıracağız” dedi.