28.04.2022 - 22:01 | Son Güncellenme:
İHA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suudi Arabistan Kralı Salman bin Abdülaziz El Suud’un daveti üzerine iki günlük ziyaret çerçevesinde eşi Emine Erdoğan ile Suudi Arabistan’ın Cidde kentine geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cidde Kral Abdulaziz Uluslararası Havalimanında Mekke Emiri Prens Halid el-Faysal tarafından karşılandı.
Karşılamada ayrıca, Türkiye'nin Riyad Büyükelçisi Fatih Ulusoy ve Şeyma Nur Ulusoy, İİT Daimi Temsilcisi Büyükelçi Mehmet Metin Eker, Cidde Başkonsolosu Mete Zaimoğlu, Genelkurmay Başkanlığı Silahlı Kuvvetler ve Hava Ataşesi Ali Nadi Ünal, Cidde Başkonsolosluğu Ticaret Ataşesi Hıfzı Oğuz Korkmaz, Cidde Başkonsolosluğu Eğitim Ataşesi Güsamettin Erdoğan, Cidde Başkonsolosluğu Din Hizmetleri Ataşesi Yunus Acar yer aldı.
SUUDİ ARABİSTAN KRALI İLE GÖRÜŞTÜ
Erdoğan, Suudi Arabistan Kralı Salman bin Abdülaziz El Suud’un daveti üzerine iki günlük ziyaret çerçevesinde eşi Emine Erdoğan ile Suudi Arabistan’ın Cidde kentine geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suudi Arabistan Kralı Abdülaziz tarafından Al-Salam Sarayı'nda resmi törenle karşılandı.
Törende, İstiklal Marşı ve Suudi Arabistan Milli Marşı'nın çalınmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Kral Abdulaziz salona geçerek heyetlerle sohbet etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Kral Abdulaziz görüşmelerinin ardından yemeğe geçti.
VELİAHT PRENS İLE GÖRÜŞTÜ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kral Abdülaziz’in ardından Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’la görüştü.
ERDOĞAN'DAN PAYLAŞIM
Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşmeye ilişkin yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: Hâdimü’l Haremeyn’in daveti üzerine Suudi Arabistan’a bir ziyaret gerçekleştirdik.
Tarihî, kültürel, beşerî bağlara sahip iki kardeş ülke olarak aramızdaki her türlü siyasi, askerî, ekonomik ilişkilerin artırılması ve yeni bir dönemin başlaması için gayret içerisindeyiz. Suudi Arabistan’la sağlık, enerji, gıda güvenliği, tarım teknolojileri, savunma sanayi, finans gibi alanlarda iş birliğimizi artırmanın müşterek menfaatimize olduğuna inanıyoruz. Yenilenebilir ve temiz enerji teknolojileri başlıklarında ciddi potansiyelimizin olduğunu görüyoruz.
Körfez Bölgesi’ndeki kardeşlerimizin istikrarına ve güvenliğine kendi istikrar ve güvenliğimiz kadar önem verdiğimizi her vesileyle ifade ediyoruz.
Terörün her türlüsüne karşı olduğumuzun ve bölgemizdeki ülkelerle teröre karşı iş birliğine verdiğimiz önemin altını çiziyoruz. İlişkilerimizi her alanda geçmiştekinin de ötesine taşıyacağımıza inanıyorum. Rabbimizin rahmet, mağfiret ve şefkatinin gönülleri kuşattığı mübarek Ramazan ayındaki bu seyahatimiz, dost ve kardeş Suudi Arabistan’la yeni bir dönemin kapılarını aralayacaktır.
ZİYARET ÖNCESİ ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Suudi Arabistan ziyareti öncesi Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Ramazan ayının dayanışma ve dostluk ayı olduğunu belirten Erdoğan, "Kardeşlik bağlarını tazeleme güçlendirme ayıdır. Türkiye olarak bu anlayışla bölgemizde sulh sükunun hakim kılınması. Sorunların, diyalog ve diplomasiyle çözülmesi, çatışmaların sonlandırılması için samimiyetle çaba harcıyoruz. Ziyaretim, tarihi, kültürel ve beşeri bağlara sahip iki kardeş ülke olarak yeni dönemini başlatma yönündeki ortak irademizin tezahürüdür. 40 bin civarında vatandaşımız Suudi Arabistan'da yaşamakta. Kurdukları iş yerleriyle Suudi ekonomisine katkıda bulunmaktadır" ifadelerini kullandı.
HAC KONTENJANI 37 BİN 770 KİŞİ
Erdoğan, "Davet daveti üzerine böyle bir ziyareti gerçekleştiriyoruz. Ve aramızdaki her türlü siyasi, askeri, ekonomik, kültürel tüm bu ilişkilerin arttırılması noktasında yeni bir dönemin başlaması için gayret içerisinde olacağız. Tabii Suudi Arabistan, Türkiye açısından ticaret, yatırımlar ve müteahhitlerimizin uzun yıllar başarıyla yürüttükleri büyük ölçekli projeler anlamında da özel bir konuma sahiptir. Müteahhitlerimizin son yirmi senede Suudi Arabistan'da üstlenmiş oldukları projelerin toplamı 24 milyar dolara ulaşıyor. Ekonomilerimizin birbirini tamamlayıcı yapısı, Suudi yatırımcılarını Türkiye'nin dinamik yatırım ortamına çeken unsurların başında yer alıyor. Bu yıl haccın ve umrenin tekrar başlayacak olmasından özellikle memnuniyet duyuyorum. Ülkemiz bu yıl için 37 bin 770 kişilik bir kontenjana sahip. Umre için böyle bir rakam söz konusu değil. Diyanet İşleri Başkanlığımız gerekli çalışmaları Suudi makamlarıyla yakın işbirliği içerisinde sürdürmektedir" diye konuştu.
"İHA VE FÜZE SALDIRILARINI BİR KEZ DAHA KINIYORUM"
Erdoğan, "Ziyaretim vesilesiyle Türkiye Suudi Arabistan ilişkilerini tüm boyutlarıyla gözden geçireceğiz. Suudi Arabistan'la sağlık, enerji, gıda güvenliği, tarım teknolojileri, savunma sanayi ve finans gibi alanlarda iş birliğimizi arttırmanın müşterek menfaatimize olduğuna inanıyor ve görüyorum. Özellikle yenilenebilir ve temiz enerji teknolojileri başlıklarında ciddi potansiyelimizin olduğunu görüyoruz. İnşallah bu hususları görüşecek, enine boyuna değerlendireceğiz. Bölgesel ve uluslararası gelişmeler de gündemimizde olacak. Körfez Bölgesi'ndeki kardeşlerimizin istikrarına ve güvenliğine, kendi istikrar ve güvenliğimiz kadar önem verdiğimizi her vesileyle ifade ediyoruz. Tehditlerin gitgide karmaşıklaştığı bu dönemde diyalog ve iş birliği tüm bölgemizin güvenlik ve istikrarı bakımından zaruridir. Bu çerçevede Suudi Arabistan'ı hedef alan İHA ve füze saldırılarını bir kez daha kınıyorum" dedi.
Erdoğan yaptığı açıklamaların ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Rusya Devlet Başkanı Putin ile yapılan telefon görüşmesi ve sürece ilişkin sorulan soruya Erdoğan, "Bölgede barışın yakın olması temennisi içerisindeyiz. Malum Guterres bize uğradı. Bizimle görüşmeyi yaptıktan sonra Moskova'ya geçti. Ve sayın Putin'le yaptığı görüşme Lavron'la yaptığı görüşmelerin de olumlu geçtiği istikametinde Sayın Guterres görüş görüşmeden sonra beni tekrar aradı ve görüşmelerin olumlu olduğu istikametinde bana bilgiler verdi. Hepsinden öte zaten Sayın Putin'in arama gerekçesi malum Rusların Amerika'daki bir vatandaşlarının orada esir alınması ve Amerika'nın da Moskova'da bir vatandaşlarının aynı şekilde esir alınması ve her ikisinin takasıyla alakalı biz devreye girdik. Milli İstihbarat Teşkilatımızın devreye girmesi neticesinde Ankara'da bu takas gerçekleşti. Bunun için Sayın Putin bize aynı zamanda bir teşekkür de bulundu. 'Sizlerin bu konularda attığınız adımlara inanıyoruz. Güveniyoruz ve bu son adımda bizim için gerçekten çok çok olumlu bir gelişme oldu. Ve bundan dolayı teşekkür için aradım' dedi. 'Bundan sonra da yine sıkı temas halinde olalım. Ve bu süreci olumlu şekilde neticelendirelim' dedi." şeklinde konuştu.
"BUNUN BEDELİNİ ÖDEYECEKTİR"
CHP Milletvekili Özgür Özel'in yaptığı açıklamalarla ilgili yöneltilen soruya ise Erdoğan, "Bu zatın ifadeleri tamamıyla şu anda milletvekili olduğu için cezai bir durum belki olmayacak ama en azından manevi tazminat noktasında başındaki ağa babası nasıl Man Adası olaylarından bedel ödediyse tabi aynı durum şimdi bunun için de avukatlarımız davalarını açıyorlar. Sadece bu değil. Bunlarla beraber aynı şekilde hareket eden ağzı bozuk tipler kimlerse bunların hepsine avukatlarımız davalarını açacaklar. Bunların içerisinde dokunulmazlığı olmayanlar var, olanlar var. Tabi olmayanlar için cezai davalar açılabilir ki avukatlarımız bunların çalışmasını yapıyorlar. Ama adı Özgür ama soyadı çok garip olan bu zatla ilgili de şu anda avukatlarımız davaları açıp ve Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanına hakaret yapılabilir mi, yapılamaz mı? Bunu demek ki, ders almamış şimdi aynı şeyi avukatlarımız davaları açacaklar. Bunlar manevi tazminat davalarıdır. Ve yani AİHM'le ilgili olan konularda bunlar uluslararası hukuku da bilmiyorlar. Artık AİHM'lik iş kalmadı, bitti o iş. Neden bitti? Çünkü burada hüküm giydi. Hüküm giydiği için bu işin AİHM'le artık alakası yok. AİHM alacak, bakacak, edecek ama hüküm giydi diyecek. Bu işi artık masadan kaldıracak. Bu tabi ağırlaştırılmış bir müebbettir. Ve Türk yargısının vermiş olduğu bu karara yerlisi, yabancısı herkes saygı duymak mecburiyet. Yani başka ülkelerin hukuku var da bizim ülkemizin hukuku yok mu? Ve şu anda bu hukuk çalışmaya başlamıştır. Ve Türkiye'de özellikle yerli Soros gezi olaylarının koordinatörlüğü sebebiyle devleti hiçe sayan devletin kurumlarına saldıran ki bunun bedelini ödeyecektir. Olay bu" dedi.
BIDEN'LA GÖRÜŞME
Biden'la da bir görüşme olur mu? sorusuna da Erdoğan," Biz Biden'a daha önce gerekenleri kendisine söyledik. Yani sayın Putin zaman zaman beni arıyor, zaman zaman ben onu arıyorum. Eğer Biden'lada ararsa, Biden'lada da tabii ki bu görüşmeyi yaparız. Dışişleri bakanları olarak Dışişleri Bakanım onların Dışişleri Bakanıyla görüşmelerini yapıyor. Tüm mesele burada kimin, ne zaman, kimle görüşeceği meselesidir. Ben yeri geldiğinde nasıl Putin'i arıyorsam, yeri geldiğinde Sayın Putin beni nasıl arıyorsa herhalde Biden'da bu süreci bu şekilde takip etmesi lazım" diye yanıtladı.