13.01.2014 - 14:30 | Son Güncellenme:
Aydın Hasan/milliyet.com.tr
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün devreye girmesiyle Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun yapısının siyasi partiler arasında uzlaşma sağlanarak anayasa değişikliği ile yeniden düzenlenmesi konusu gündemde öne çıktı. Krizin aşılması temasları çerçevesinde bugün Çankaya Köşkü'nde olağanüstü bir trafik yaşandı. Gül'ün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile yaptığı görüşmelerin ardından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da, Köşk'e çıktı. Kulislerde, HSYK'nın yapısıyla ilgili yeni model arayışlarının gündeme geldiği konuşuluyor. Gül, muhelefet liderlerinin anayasa değişikliğiyle ilgili görüşlerini aldı. Gül, ardından da Erdoğan ile bir saat görüştü. Gül'ün bu temaslarının ardından yapılacak siyasi değerlendirmelere göre; iktidar ile muhalefet partileri arasında HSYK'nın anayasa değişikliği ile ve yeni bir model çerçevesinde oluşturulması yönünde temaslar gündeme gelebilir.
Kriz HSYK bildirisiyle başladı
HSYK'nın, Danıştay'da görüşüldüğü sırada hükümetin değiştirdiği adli kolluk yönetmeliğiyle ilgili yaptığı açıklamaya, iktidardan sert tepki gelmişti. Hükümet, gösterilen bu tepkinin hemen ardından HSYK'nın yapısını büyük ölçüde değiştiren ve Adalet Bakanlığı'nın kurul üzerindeki etkinliğini artıran bir yasa teklifi hazırladı.
2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu ile 6087 Sayılı Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Kanunu’nun bazı maddelerinde değişiklik yapılmasına dair yasa teklifi, cuma günü saat 15.00'ten itibaren Meclis Adalet Komisyonu'nda ele alınmaya başlandı.
Gül ilk önce Bozdağ ile görüştü
HSYK teklifini Cumhurbaşkanlığı Kanunlar, Kararlar ve Hukuk İşleri Başkanlığı uzmanlarına inceleten Gül, bu çalışmanın ardından görüşme trafiğini başlattı. Gül, önce perşembe günü akşam saatlerinde Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile görüştü. Gül'ün devreye girmesinin ilk adımı, kamuoyuna duyurulmayan bu görüşme ile başladı.
İçişleri Bakanı'nı neden çağırdı?
Gül, cuma günü ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Japonya - Singapur ve Malezya'ya düzenlediği gezi çerçevesinde yurtdışında bulunduğu için Başbakan Vekili Beşir Atalay ile görüştü. Gül'ün, Atalay ile görüşmesine, İçişleri Bakanı Efkan Ala'yı davet etmesi de anlamlıydı. Gül, muhalefetin HSYK teklifi ile yolsuzluk arasında bağlantı kurması ve iki konunun birlikte gündeme geleceği öngörüsü nedeniyle Ala'yı da görüşmeye dahil etti. Ayrıca Gül'ün de, yolsuzluk operasyonu konusunda hassas olduğu, paralel yapı iddiaları ile yolsuzluk konularının birbirinden ayrılması görüşünü taşıdığı ve iddiaların üzerine sonuna kadar gidilmesini istediği belirtildi.
Başka ülkelerdeki modeller incelendi
Gül, bu görüşmenin ardından cuma günü 16.30'da TBMM Başkanı Cemil Çiçek ile görüştü. Bu görüşmede, HSYK'nın yapısının anayasa değişikliği ile düzenlenmesi seçeneği de ele alındı. Çiçek, bu görüşmenin ardından uzmanlarından teklifin anayasa uygunluğu konusunda teknik rapor istedi. Köşk'te yapılan çalışmada, ayrıca gelişmiş ülkelerde hakimler ve savcılarla ilgili kurulların yapılarının nasıl olduğu yönünde de bir araştırma yapıldı.
İlk sinyali Bozdağ verdi
Perşembe günü Gül ile görüşen Bozdağ, cumartesi akşam saatlerinde ise Başbakan Erdoğan ile telefon görüşmesi yaptı. Bozdağ, bu görüşmelerin ardından cumartesi akşamı şu çağrıda bulundu:
"Eğer siyasi parti grupları biraraya gelirler, mutabık kalınan bir metin ortaya çıkarıp onu Türkiye kamuoyuna deklare ettikleri takdirde elbette bu teklif o zaman durabilir. O zaman onun üzerinden gidilir ve Türkiye'nin arzu ettiği bir konsensusle bu tartışılan noktadan daha ideal ve ülkemiz için yararlı bir noktaya hep beraber gidebiliriz. 'Gelin beraber bu konuda birlikte bir güzel çalışmayı ortaya koyalım' diyoruz"
Gül yeniden devreye girdi
Gül, bu gelişmelerin ardından bu sabah Meclis'te grubu bulunan üç siyasi partinin genel başkanlarına görüşme davetinde bulundu. Gül; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile saat 13.30'da 45 dakika görüştü. Gül, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile saat 15.00'te 30 dakika görüştü. BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da, saat 18.30'da Köşk'e çıktı. Bu görüşme de yaklaşık 30 dakika sürdü.
Muhalefetin tavrı
Kulislere yansıyan bilgilere göre; Gül, görüştüğü muhalefet liderlerine HSYK'nın yapısında yapılacak değişikliğin anayasa ile yapılması konusundaki düşüncelerini sordu. Gül, liderlerin görüşlerini Erdoğan'a anlatarak, Başbakan'ın da fikrini aldı. Gül'ün bu girişiminin ardından iktidar ile muhalefet partileri arasında yeni HSYK'nın yapısının nasıl olacağı ve bununla ilgili anayasa değişikliği konusunda temaslar gündeme gelebilir. CHP lideri, Gül'e, kamuoyuna da açıkladığı iki şartını dile getirdi. MHP lideri Bahçeli ise bu öneriye karşı soğuk ve temkinli bir tutum sergiledi. BDP lideri Demirtaş ise "Biz BDP olarak anayasa değişikliğiyle HSYK mevzusunun yeniden ele alınmasını ve anayasal düzeyde bir değişiklikle daha demokratik bir çerçevede yargıç güvencesini, mahkemelerin bağımsızlığını ve tarafsızlığını garanti altına alan bir düzenlemeye destek verebileceğimizi belirttik. İki hususa dikkat çekerek bunları ifade ettim. Birincisi: Mevcut tasarının mutlaka geri çekilmesi. İkincisi: Tutukluların serbest kalacağı, uzun tutukluluğun son bulacağı acil bir düzenlemenin yapılması gerekir. Bununla birlikte tartışmaların Parlamentoda ortak yürüyebileceği kanaatindeyiz" diye konuştu.
Muhalefetin ardından Köşk'e Erdoğan çıktı
Gül'ün Kılıçdaroğlu ve Bahçeli ile yaptığı görüşmelerin ardından dikkat çekici bir gelişme yaşandı. Bu iki görüşmeden sonra Köşk ile Başbakanlık arasında temas kuruldu. Bunun üzerine Gül'ün programında değişiklik yapıldı. Programa Erdoğan ile görüşme de eklendi. Gül, ilk devreye girdiğinde Erdoğan yurtdışında olduğu için onun yerine Başbakan Vekili Atalay ile görüşmüştü. Gül, özellikle Kılıçdaroğlu ile yaptığı görüşmenin ardından ikinci bir adım attı ve devreye girmesinin ikinci turu çerçevesinde Erdoğan'ı Köşk'e davet etti. Erdoğan, saat 19.30'da Köşk'e çıkarak Gül ile görüştü. Bu görüşme, bir saat sürdü. Bu gelişmeler, HSYK krizinin anayasa değişikliği üzerinde uzlaşma sağlanarak aşılması konusunda temasların yoğunlaştığı yorumlarına neden oldu. Ankara kulislerinde şimdi gözler; bu girişimin ne kadar etkili olacağı ve iktidar ile muhalafet partileri arasında anayasa değişikliği konusunda temasların başlayıp başlamayacağına çevrildi.
KARŞILIKLI NOT ALINDI
Çankaya Köşkü'nde başbaşa yapılan nezaket ziyaretlerinde Gül ile konuğu, üzerinde eski bir saatin bulunduğu sehpanın yanına karşılıklı çapraz olarak yerleştirilmiş koltuklarda oturuyor. Ancak bu görüşme, niteliğinden dolayı makam odasına konulan masanın başında yapıldı. Makam odasındaki koltukların değiştirilerek yerlerine daha rahat koltukların konulmuş olması da dikkat çekti. Gül ile muhalefet liderleri, görüşme sırasında masa üstüne konan kağıtlara, birbirlerinin öneri ve değerlendirmelerini not aldı.
KILIÇDAROĞLU'NDAN 2 ŞART
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, parti olarak iki koşullarının olduğunu belirterek," Biz, HSYK teklifinin geri çekilmesini, ve yolsuzluk soruşturmalarına hükümetin müdahale etmemesini istiyoruz.ö dedi.
Ankara’da hukukçular ve bazı gazetecilerin Ankara temsilcileriyle buluşan Kemal Kılıçdaroğlu, kahvaltılı toplantı sonrası açıklama yaptı.
İki koşulları olduğundan söz eden Kılıçdaroğlu, “Biz, HSYK teklifinin geri çekilmesini, ve yolsuzluk soruşturmalarına hükümetin müdahale etmemesini istiyoruz" görüşünü belirtti.
Kılıçdaroğlu, “Bir anayasa değişikliği için bu teklifin geri çekilmesi mi ön koşulunuz olur mesela masaya oturmak için?ö şeklindeki soruyu da, “İki ön koşulumuz var. Bir; bu teklif geri çekilmeli, Anayasa Uzlaşma Komisyonu Sayın Cemil Çiçek’in başkanlığında toplanmalı ve süratli bir şekilde Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu mu veya bir başka alan mı neyse o konuda oturulur çalışma yapılır. İkinci ön koşulumuz, yolsuzluk soruşturmalarına hükümet müdahale etmesin. Bıraksın, savcılar görevini yapsın. Hırsızın savunulduğu bir ülkede, demokrasi olmaz. Kim kul hakkı yemişse, tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemişse, bunun üzerine gidilir. Bütün bu rezaletler, 'yolsuzluk olaylarının üzerine gidilmesin' diye ortaya çıktı. Bunlar doğru değil. Bu iki koşulumuz var" dedi.
“DEMOKRASİ HEPİMİZİN ORTAK PAYDASI"
Kılıçdaroğlu, hukukçularla yaptığı toplantı içerinin sorulması üzerine, şunları söyledi:çok güzel bir toplantı oldu. Siyasetçi olarak biz bazı şeyleri eleştiriyoruz. Ama biz istedik ki, siyasetçilerin ötesinde yıllar yılı bu ülkede hakim yetiştirmiş, savcı yetiştirmiş, hukukçu yetiştirmiş, bilim insanları da olsunlar. Onlar Türkiye’de yaşanan krizin boyutlarını ve olası tehlikelerini anlatsınlar. Bunlar yapıldı. Düşüncelerini aktardılar. Yine yargı dünyasından üç değerli başkan davet edilmişti, onlar da geldiler. Onlarda kendi düşüncelerini aktardılar. Demokrasinin hepimizin ortak paydası olduğu ve bunu geliştirmemiz gerektiği konusunda bir görüş birliğimiz oldu.
Bu toplantı bize göre, çok önemliydi. Gazetelerin temsilcileriyle, hukukçular bir araya geldiler, onlar değişik sorular sordular, yanıtlarını aldılar. Özellikle Sayın Teziç’in yaptığı bazı saptamalar çok çok önemli. Sayın Cumhurbaşkanı açısından, Meclis Başkanı açısından, hukukun üstünlüğü açısından ve dünyada bazı anayasa mahkemesi başkanlarının uygulamaları Anayasa Mahkemesi'nin verdikleri kararlar açısından önemli saptamalar yaptılar. Bizlerde bunu öğrenmiş olduk."
CHP, ANAYASA MAHKEMESİ'NE GÖTÜRECEK
“Yasa aynı haliyle çıkacak olursa Anayasa Mahkemesi'ne götürmek gibi bir tasarrufunuz olacak mı?ö sorusuna CHP Genel Başkanı, “Elbette arkadaşlar. Yani bu haliyle çıktığı zaman anayasaya açık aykırılıklar var. Bunu hükümette biliyor zaten. Bilmemesi mümkün değil. Dolayısıyla Anayasa Mahkemesi'ne gidecektir bu tabi" karşılığını verdi.