Tuzak Nöropatide (Sinir Sıkışması) Fizyoterapistin Rolü
Bilindiği üzere sistemler insan vücudunu meydana getiren en büyük yapı birimleridir. Dikkatle incelediğinizde; hücrelerin dokuları, dokuların organları ve en nihayetinde organların sistemleri oluşturduğu bir yapı karşınıza çıkar. Bu yapılardan biride sinir sistemidir ve zaman zaman bazı aksaklıklar oluşur. Bu aksaklıklar arasında yer alan tuzak nöropatileri dediğimiz sinir sıkışmalarında özellikle cerrahi noktaya gelmemiş durumlarda multidisipliner çalışma ilkesi dahilinde fizyoterapistin rolü büyüktür.
Sinir Sıkışması Nedir?
Vücudu oluşturan bu sistemler sistematik ve bütünsel bir şekilde çalışarak üstlerine düşen görevleri yerine getirmektedirler. Vücudunuzda adeta bir kumanda merkezi konumundaki sinir sistemi, merkezi ve periferik (çevresel) olmak üzere 2'ye ayrılır. Sinir sıkışması yani tuzak nöropati; çevresel sinir sistemini oluşturan çevresel sinirlerin vücutta ilerlediği yollar boyunca baskı altında kalması sonucunda oluşmaktadır. Özellikle eklem yerlerine yakın bölgeler olan el, ayak ve boyunda görülen sinir sıkışması bazı semptomlarla uyarılar göndermektedir. Bu uyarılarda çoğunlukla vücudun dili dediğimiz ‘ağrı’ ile açığa çıkmaktadır. Eğer ağrı kişide yavaş bir şekilde ilerliyor ve gün içerisinde kişinin yaptığı hareketlerle ağrı şikayeti artıyor ise yapılan çalışmalar ağrı açığa çıkartan davranışları durdurmalıdır. Yapılan çalışmalar medikal tedavilerin etkisi kadar fizyoterapist tarafından belirlenen egzersizlerin nflamasyonu giderici ilaçlar kısa süreli yardımcı olabilir. Fizik tedavi ve bacak egzersizleri bazen yardımcı olabilir.
Fizyoterapist ve Tuzak Nöropati
Uyuşma ve ağrı şeklindeki semptomlar bulunuyorsa kesin tanının konması ve uygun fizyoterapi tedavisine geçilmesi için mutlaka bir hekim tanı ve teşhisi gerekmektedir. Tanı ve teşhis sonrası fizyoterapiye uygun hasta Uzman fizyoterapist tarafından uygulanabilecek egzersiz, ortopedik manuel terapi, osteopati, psikonöroimmünoloji, gtos terapi gibi holistik bütüncül fizyoterapi branşları en yaygın olarak kullanılan yöntemler arasında bulunmaktadır. Fizyoterapist, kaslarda güç kayıplarını önlemek ve plastisiteyi artırmak adına çeşitli egzersiz planları uygulayarak cerrahi bir operasyonu son seçenek haline getirmeye çalışır. Multidisipliner çalışma ilkesine sahip olmak ve tabiki ilgili bir uzman ile koordineli çalışmak en temel ilke olarak kabul edilmektedir çünkü unutulmamalıdır ki sağlık ve tıp bir ekip işidir. İlerlemiş vakalarda ilgili uzmana yönlendirilmeli ve ilgili uzman tarafından cerrahi operasyon yapılabilmektedir. Bu durum klinik bulgular neticesinde cerrahi operasyon gerektiren vakalar için geçerlidir. Akademik çalışmalar; his kaybı, güç kaybı ve tamamıyla duysal girdilerin hissedilememe durumunu cerrahi bir seçenek olarak sunmuştur. Cerrahi sonrası post-op dediğimiz dönemde de yine fizyoterapistlere büyük rol ve sorumluluk düşmektedir.