Her yıl geleneksel olarak Antalya’da düzenlenen Uluslararası Organ Nakilli Çocuklar Kampı bu yıl 1-5 Temmuz tarihleri arasında Işık Üniversitesi Şile Kampüsünde gerçekleştirildi. Böbrek, kalp ve karaciğer nakli ile ikinci hayatlarına başlamış olan şanslı çocuklar, kampta birliktteydi ve keyifli dakikalar geçirdi.
Akraba evliliği böbrek hastalığı sebebi
Türkiye’nin en genç profesörü, Çocuk Nefroloğu Prof. Dr. Ahmet NAYIR; “Böbrek naklinin öneminin yanında toplumumuzda nasıl bu böbrek hastalıklarını azaltabiliriz, bunun bilincini oluşturmamız lazım. Türkiye’de nasıl hatalar yapıyoruz, bunları bir kaç noktada belirtmek istiyorum. Bunlardan bir tanesi bence akraba evliliği. Çünkü Türkiye’de halâ akraba evliliği % 20-25 oranında oluyor ve akraba evliliği ile bazı hastalıklar özellikle de böbrek hastalıkları daha sık görülebiliyor. Anne baba sağlamken çocuklarda % 25 oranında böyle ölümcül hastalıklar ortaya çıkabiliyor.” dedi.
Gelecekte organ bekleyen hasta sayısı artacak
“Bir başka önemli nokta, bence anne karnındaki takiplerin iyi yapılması. Şöyle hatalar olabiliyor, çocukta hayati bir hastalık tespit ediliyor, bu aileye bildiriliyor ama aile bebeğini aldırmayı kabul etmiyor ve çocuk bu şekilde doğuyor. Ailede çok büyük bir yıkım ve toplumda çok büyük sorunlar oluşturuyor.”
Çocuklarımıza iyi bakmalıyız…
“Çocuklarımız su içmiyor yanlış besleniyor ve iyi bir şekilde dinlenmiyorlar, spor yapmıyorlar. Bunlarda ileride böbrek hastalıklarını daha çok arttıracak. Çünkü ileri yaşlardaki böbrek hastalıklarında biliyoruz ki hipertansiyon, damar sertliği ve özellikle diyabet çok önemli. Biz bunlara toplumda dikkat etmezsek bu hastalıkların sayısı çok artacak ve ileride organ bekleyen hasta sayısı artacak. Türkiye için çok büyük bir sorun aynı zamanda hep söylenen biz öldükten sonra organlarımızı bağışlayalım. Bu çok doğru bir olay ama bağışladığımız bedeninde sağlam olması lazım. Yani biz emanetimize iyi bakalım ki, bunu iyi bir şekilde devam ettirelim. Biz organımızı bağışlıyoruz demenin çok anlamı yok bunu vasiyetimiz diye bildirmemiz lazım.”
Işık Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Sıddık Yarman Organ Nakli Konferansı açış konuşmasında; “Türkiye’nin organ nakli yapan efsane isimleri buradalar. Bugün birçok mutluluğu birlikte paylaşıyoruz. Her şeyden önce uluslararası organ nakilli çocukları üniversitemizde ağırlamaktan mutluluk duyuyoruz. Yaşamakta Güzel, Yaşatmakta… Başka bir güzellik daha var: öldükten sonra yaşamak daha da güzel. Ben bundan dolayı organ naklinin fevkalade önemli olduğunu düşünüyorum.
Karaciğer nakli konusunda uluslararası başarılara imza atmış olan, hocaların hocası Prof. Dr. Münci Kalayoğlu; “Sanırım şuan dünyadaki en yaşlı organ nakli cerrahıyım. 2500’e yakın karaciğer nakli yaptım. Dünyanın her bölgesinden sayısız cerrahla çalıştım ve ağırlıklı olarak yurt dışında bulundum. Ama Türk cerrahlar kadar kabiliyetli, becerikli ve araştırmacı cerrahlar görmedim. Bu yıl yaklaşık 2500 karaciğer, 3000 kadar böbrek nakli yapıldı… İstanbul, Antalya, İzmir, Erzurum, Kahramanmaraş, Gaziantep, Urfa, Diyarbakır ve Ankara’da organ nakli merkezlerimiz var. Çok iyi yetişen ekiplerimiz, ekipman desteğimiz var; bu konuda bir şey yok… Organ."
Ölen dört hastadan üçünün organları bağışlanmıyor
“Geçen sene yaklaşık 1300 adet beyin ölümü tespiti yapıldı fakat son beş senede gerçekleşen beyin ölümlerinden sonra ailelerin sadece yüzde 22-25’i organ bağışı için onay verdi. Yani her dört hastadan üçü organlarını bağışlamadan defnedildi. Bu kadar güzel organ nakli merkezimiz, bu konuda başarılı çalışmalarımız varken; bu eksikliğimizi gidermeliyiz. Sizlere çok şey söyleyebilirim ama en önemlisi organlarınızı bağışlayın.” dedi.
Yaptığı böbrek ameliyatları ile dünya Şampiyonu olmuş olan Prof. Dr. Alper Demirbaş konuşmasında, “Türkiye’de her gün 100 bin üzerinde kişinin ve ailelerinin canı, bir böbrek bir karaciğer ya da kalp bulunabilir mi? sorusuyla yanıyor. Bu nedenle organ nakli demek organ bağışı demek hayatın ta kendisidir. Bu bin bir tane gündemin içinde asla gündemden düşmemesi gereken bir noktadır. Çünkü asıl olan hayattır."dedi.
Türkiye’de ilk başarılı akciğer naklini gerçekleştiren Doç. Dr. Asım Kutlu;
“Maalesef organ bekleyen akciğer hastaları, böbrek nakli bekleyen hastalar gibi güzel konuşamıyorlar. Günaydın demek için bile 3 kere nefes almaları gerekiyor. Bizi dinleyen genç arkadaşlara şunu söylemek isterim ki; hep iyimser olmak lazım, iyimser olanlar kazanacak. Çok uzakta olan şeylere üzerinde çok çalışırsak bir gün ulaşabiliriz. Bizim de Türkiye’de işleri yapma şeklimiz var, bazı örneklerle batıdan farklı olarak biz de kendi yöntemlerimizle çok daha başarılı olabiliriz. Bazen çok demoralize olduğumuz zamanlar var, olmamamız gerekir. Çünkü biz farklı bir kültürün farklı sorun çözen insanlarıyız aslında.”
Bir habercinin haberi…
Henüz 2,5 yaşındayken böbrek hastalığına yakalanan Sabah Gazetesi Sağlık Editörü Didem Seymen, bu kampın hem en küçük, hem de en büyük çocuğuydu. Seymen, 15 yaşındayken böbreklerini kaybettiğini, 21'inde de nakil olarak ikinci hayatına başladığını belirti ve "O süre içinde eve diyaliz makinesi alındı. Her gece 14 saat diyalize bağlandıktan sonra sabah kalkıp okuluma gittim. Diyaliz makineme zor da olsa alıştım." dedi.
Türkiye'de binlerce organ bekleyen hastanın tek umudunun bağış olduğunu dile getiren Seymen, “Organ nakli olmasaydım, bugün karşınızda bu konuşmayı yapıyor olamayacaktım, muhtemelen hayatta olamayacaktım. Şuan karşınızda annesinin ve doktorlarının tükenmeyen enerjileri ve çabalarıyla, Ayşe Annesinin ‘Oğlumun organlarını bağışlıyorum doktor bey’ kararıyla ikinci hayatına merhaba demiş, ve kendisini organ nakli ve bağışına adamış bir genç duruyor. Tesadüfe bakın ki o genç, eşiyle de Organ Nakilli Çocuklar Kampında tanışıyor. Biz hayatımızın sonuna kadar kendimizi organ bağışına adamış Işık dolu kocaman bir aileyiz. Ben de organlarımı bağışladığımı sizlerin huzurunda bir kez daha buradan vasiyet ediyorum.” dedi.
Esra Öz’e Teşekkür Plaketi
AB Organ Bağışı projesindeki göreviyle bu alandaki farkındalık oluşturmayı hedefleyen Sağlık ve İnsan Dergisi Yayın Editörü Esra Öz, konferansa moderatör olarak katıldı. Öz, konferansta konuşmacı olan başarılı cerrahların çalışmaları hakkında bilgi verdi. Işık Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Sıddık Yarman tarafından kendisine organ bağışı konusunda yaptığı duyarlı çalışmalardan ötürü teşekkür plaketi takdim edildi.
İlk organ bağışı 63 yaşındaki başkan ve üyeden geldi
Konferansın hemen ardından gerçekleştirilen Organ Bağışı Kampanyasının ilk organ bağışını FMV Işık Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Sıddık Yarman ve Mütevelli Heyeti Üyesi Cem Yurtbay organlarını bağışlayarak yaptı. Organ Bağışı Kampanyasına bir saat içerisinde yaklaşık 100 organ bağışçı katılarak yaklaşık 600 organ bağışı yapıldı.
Ünlüler de organ nakline destek verdi
Bu projede görevli olan Işık Üniversitesi öğrencileri, ünlülere ulaşarak projeye destek mesajı vermelerini istedi. Duyarlı ünlüler de çektikleri videoları göndererek organ bağışı çağrısı yaptı. Bu çağrılardan oluşan video Organ Nakli Konferansına katılan yaklaşık 500 izleyici tarafından büyük alkış aldı. Haluk Bilginer, İlhan Şeşen, Serra Yılmaz, Hüseyin Avni Danyal, Burhan Şeşen, Ata Demirer, Gürkan Uygun, Ayda Aksel, Ayşenil Şamlıoğlu, Serra Halis, Kemal Kuruçay, Ufuk Özkan, Serkan Çağrı, Resul Dindar, Yeliz Akkaya, Lemi Filozof, Abidin Yerebakan, Murat Okay, Gözde Okur, Ecem Üstündağ, Dr. Halit Yerebakan ve birçok ünlü isim organ bağışına destek verdi.