Hayatı keşfetme kılavuzu

En büyük öğretmen zamandır. Anlayışımız zamanla ve tecrübeyle ortaya çıkar. Geçen zaman pek çok şeyin özünü, esasını ortaya çıkarır. Her yaşın farklı bir öğrenim konusu vardır. Hayatımızın ilk otuz yaşı henüz iyi oturmamış dengeler üzerine kuruludur. Pek bir şey bilmediğimizin de farkında olmadığımız bir dönemdir bu. Kırklı yaşlarla karşılaştırıldığında, otuzlar toplumda yer edinmek, hangi yöne gideceğini bulmak ve pek çok hayalle geçer. Otuz yıl aynı zamanda yaklaşık bir Satürn döngüsüdür. Ancak hayatımızda kendimizle ilgili pek çok şeyin farkına kırkından sonra vakıf olmaya başlarız. Kırk, kırkbeş yaş arası astrolojik açıdan “orta yaş krizi”dir ve etkileri ellilere kadar devam eder. Özellikle bu dönemde, çocukluktan, ailemizden gelen kalıplar, kendimizle ilgili katı çizgiler yumuşamaya başlar. İnsana bir olgunluk gelir. Artık kendimize daha merhametli ve anlayışlı bakmaya başlarız, biz buyuz deriz. Ancak orta yaş krizinin en dikkat çekici anahtarı geçmişimizde barındırdığımız katı yanları artık tersinden okuyabilme sürecine girebilmemizdir.

Gerçekten de bu süreçte, özellikle 42 yaş civarında, önemli gezegen döngüleri vardır. Ben burada özellikle bir kılavuz niteliğinde olan Uranüs karşıtlığından söz edeceğim. Belki de en kısa yolla, hayatta neyi keşfetmemiz gerektiğini ve kendi gerçeğimizi sözünü ettiğim orta yaş krizi sürecinde anlarız. Bunu anlamanın en pratik yolu, doğum haritanızda Uranüs’ün bulunduğu burcun karşısındaki burca bakmaktan geçer. Aşağıda sizlere kısa ama işinize yarayabilecek bazı notlar aldım. Uranüs’ün konumuna göre okuyabilirsiniz.

Uranüs Yengeç’te doğanlar(30.8.1948-12.11.1948, 10.6.1949-24.8.1955 ve 28.1.1956-10.6.1956 arasında doğanlar) için orta yaşlarda keşfettiğimiz pek çok şey ailevi, bizi duygusal açıdan bağlayan, besleyen şeylerle ilgilidir. Bu pozisyon çoğu zaman ailevi konular üzerinden bazı şoklar ve ani uyanışlar yaşamamıza neden olur. Kırklı yaşlara gelindiğinde kendi sınırlarımızı çizmenin, sorumluluk almanın, daha gerçekçi olmanın yollarını ararız. Bizi gizli şekilde bağlamış, muhtaç bırakmış şeylerden uyanarak daha kararlı, mücadeleci ve planlı olmanın gerektiğini anlarız.

Uranüs Aslan’da doğanlar(24.8.1955-28.1.1956, 10.6.1956-1.11.1961 ve 10.1.1962-10.8.1962 arasında doğanlar) için kırklı yaşlarda keşfettiğimiz şeyler özellikle beğenilme, yaratıcı olma, dikkat çekme ve kendine güvenmekle ilgili konulardır. Sonuçta, olgun yaşlarımızda sadece dikkat çekici ve yaratıcı olmanın önemli olmadığını, bir birey olarak topluma nasıl katkı sağladığımızın, özgünlüğümüzün ve kişisel özgürlüğümüzün farkına varırız. Çevremizdeki olayları daha tarafsız ve kimi zaman yalnız başına değerlendirebildiğimiz ölçüde kendi gerçeklerimize yaklaşabiliriz.

Uranüs Başak’ta doğanlar(1.11.1961-10.1.1962, 10.8.1962-28.9.1968 ve 20.5.1969-24.6.1969 arasında doğanlar) için kırklı yaşlara gelene kadar zekamız, yeteneklerimiz ve eleştirel bakış açımızla ne kadar becerikli ve işe yarar olduğumuzu, her şeyi daha iyi hale getirebileceğimizi düşünürüz. Ancak orta yaş krizi döneminde keşfetmeniz gereken şeyler daha çok kabullenme, akışta kalabilme ve sadece aklın yeterli olmadığı ile ilgilidir. Bu kuşak aşırı zihinsel ve endişeli bir yapıdadır. Olgunluk yaşlarında ise aslında aklımızla hiçbir şeyi tam olarak kontrol edemeyeceğimizi, başkalarına ve kendimize karşı daha yumuşak, merhametli olabileceğimizi anlamaya başlarız.

Uranüs Terazi’de doğanlar(28.9.1968-20.5.1969, 24.6.1969-21.11.1974 ve 1.5.1975-8.9.1975 arasında doğanlar) için kırklı yaşlarda keşfetmeye başladığımız şeyler özellikle ilişkiler, evlilik ve bireysellik üzerine olan farkındalıklardır. Çoğunlukla bu grupta doğanlar çocukluktan bu yana uygun davranmak, beğenilmek, kendini sevdirmek ve başkalarına uymak konusunda önemli şartlanmalar içerisindedir. Orta yaş krizi geldiğinde (2010’dan bu yana) ilişkiler, evlilikler sarsılma, değişmeye başlayarak uyanmaya başlarız. Tek başına karar almak, karşımızdakinin ya da başkalarının değil kendi istediğimiz şeyi yapmanın gerçeğimiz olduğunu keşfetmeye başlarız.

Uranüs Akrep’te doğanlar(21.11.1974-1.5.1975, 8.9.1975-17.2.1981 ve 21.3.1981-16.11.1981 arasında doğanlar) için hayat sürekli bir kriz, mücadele, yenilenme, güvenve istikrar arayışı çerçevesinde ilerlerler. Kırklı yaşlara kadar yaşanan travmalar, korkular yüzünden hayatı sürekli bir savaş alanı gibi görürüz. Bu kuşak özellikle 2018’den sonra hayatında istikrar ve güvenin daha önemli olduğunu anlayacak, kendini karmaşık kılan koşullardan, daha doğal, daha az karmaşık, daha keyifli ve güven duymak isteyeceği bir farkındalığa doğru ilerleyecektir.

Uranüs Yay’da doğanlar(17.2.1981-21.3.1981, 16.11.1981-15.2.1988 ve 27.5.1988-2.12.1988 arasında doğanlar) hayata meraklı ve sürekli bir keşif gözüyle bakabilen, felsefeye, öğrenmeye, uzakları keşfetmeye açık bir grup olarak, ileride orta yaş krizine girdiğinde (2025’ten sonra) düşüncelerini daha anlaşılır ve pratik hale getirmek durumunda olduğunu farkedecektir. Zengin ancak dağınık düşünceler, karmakarışık inançlar ve ideolojiler yüzünden aynı yerde dolandıklarını keşfedebilirler. Kendilerini daha kolay anlatabilmek sürecinde öğrenilecek çok şey olduğu anlaşılıyor.