Güç savaşları ve yenilenme zamanı

R. Hakan Kırkoğlu

Ana başlıklarla 2014’te Türkiye

? Hükümeti zorlayan süregelen koşullar ve güç kavgaları açısından 10 Ocak’tan ay sonuna kadar gelişecek koşullar önemli.

? 20 Ocak-19 Şubat aralığında ekonomik koşullara daha fazla dikkat edilmeli

? Benzer şekilde 19 Şubat-20 Mart arası hükümeti, yönetimi ilgilendiren konular açısından oldukça karışık koşullara işaret ediyor.

? Yerel seçimler sonrasında yeni ve tazelenen bir atmosfer oluşacak ancak 15 Nisan’daki Ay, 29 Nisan’daki Güneş tutulması ülke yönetimini ilgilendiren konulara fırtınalı ve olaylı bir atmosfere işaret etmekte.

Haberin Devamı

? Bu yıl halkı ilgilendiren konularda kendini ifade etmede büyük bir canlılık, heyecan, özgürlük ve yenilenme arayışı var.

? Politikada dönüşüm, baskı, manüpülasyon ve güç kavgaları ancak 20 Mart’tan sonra yerli yerine oturabilir.

? Bu yıl etnik ayrışmayı körükleyici politik stresler özellikle Ağustos sonrasında ülke gündemi endişelendirerek geriyor.

? Yılın ikinci yarısında halkı ilgilendiren konularda zorlayan, yıpratan koşullar var. Özellikle dış işlerinde ülke güvenliğini ilgilendiren koşullar iyice öne çıkacak.

? Yılın ikinci yarısında ve Ekim’le birlikte, vatanı, ülkenin bütünlüğünü strese sokan ve kriz çıkaran gelişmeler var. Bu koşullarda iç işlerinde etnik ayrışma risklerine dikkat edilmeli.

? 2014 ikinci yarısında olası bir erken seçim gündeme gelebilir

2014 yılının ana temaları

Ölüm kalım savaşı ve yenilenme

Ülkemizi çok yakından ilgilendiren büyük bir döngü 2014 yılında tamamlanıyor. Bu yıl baskı ile gelen dönüşümü, yenilenmeyi, ölüm ve yeniden doğumu açıklayan Pluton ülkemizin haritasındaki konumunun tam karşısından geçmekte. Aslında, bu temayı birkaç yıldır ifade ediyordum. Zira Pluton 2008 yılında 7. Evdeki Oğlak burcuna ilerledikten sonra, dış politikada, halkı ilgilendiren konularda karşıtlıklar, güç savaşları ve tehdit unsuru olan konuları öne çıkartmaya başlamıştı. Ülkemizin haritasında yükselen burçta Yengeç’te yer alan Pluton ülkemizin doğumunda, kuruluş aşamasında yaşanan travmaları, hayatta kalma çabasını anlatmakta. Şimdi ise, bu bu konumun tam karşısından geçerken, yine birlik olma, bütün kalabilme stresini iyiden iyiye ortaya çıkarmaya başladı. Kuşkusuz bu durum etnik yapıda ayrıştırıcı olan unsurları, kışkırtmaları tetiklemekte. Bu bakımdan iç politikada bir süredir zorlanarak devam eden açılım projesinin baskı altında kaldığını görüyoruz.

Haberin Devamı

Karmaşa ve belirsizlikler

Neptün ülkemizin haritasında (29 Ekim 1923) Akrep burcundaki Güneş’le üçgen açı kuruyor. Neptün Üçgeni olumlu gözüken ama aynı zamanda perdeleyici ve gizleyici olabilen bir görünümdür. Her zaman söylerim, Neptün passiflora gibi bir gezegendir, yatıştırır, uyuşturur ve hayallere sürükler. Neptün transiti altında, ülkenin gittiği yön, hedefler yüksek idealler ve hayaller gösterebilir ama çoğu zaman bu bir rüya gibidir ve sonuçta dağılmalara, hayal kırıklıklarına yol açabilir. Neptün’ün olumlu açısında ülke idealize ettiği kişilerin peşine düşebilir, hatta hipnotize bile olabilir. Hakikaten de, ülkemizin astrolojik haritasında Aslan burcunda (liderler, yöneticiler, baba figürler) yer alan ve Jüpiter kare açı yapan Neptün böyle bir potansiyelin her zaman geçerli olduğunu anlatıyor. Ülke olarak güçlü liderleri aşırı şekilde idealize edebiliyoruz. Halihazırda aktif olan bu transit böyle bir potansiyeli daha çok vurguluyor. Aynı zamanda Neptün flu hale getiren, bulanıklaştıran bir güçtür. Bu transit altında belirsizlikler içerisinde, gerçekleri görmek bir o kadar zorlaşır.

Haberin Devamı

Bunlara ek olarak, Neptün’ün ilerlediği Balık burcu, ülkemizin haritasında 9. Evde yer alıyor. Bu ev medya, basın, uluslar arası ilişkilerle ilgili olduğu kadar hukukla da yakından ilgilidir. Hukuki konularda karmaşalar, adalet sistemini bulandırabilecek ve yanlış yorumlamalara neden olabilecek koşullar Neptün Balık burcuna ilerlemesinden itibaren çok daha belirgin hale gelmeye başladı.

İç barışın önemi

İç işlerinde çatışma, sürtüşme ve huzursuzluk yaratan diğer bir gösterge ise ilerletilmiş Ay’ın Eylül ayına kadar toprak, vatan ve iç güvenliği anlatan 4. Evde Terazi burcunda ve “yanan yolda” ilerliyor olması. Ay ancak 2014 yılının Eylül ayında Terazi’den Akrep burcuna geçerek yeni bir süreç başlatmış olacak. Bu bakımdan, Ekim ayına kadar teröre yönelik koşulların, iç gerginliklerin oldukça huzursuz bir ortam yaratabileceği anlaşılmakta. Şimdi bu süreçte, 2014 Eylül ayından itibaren gündeme gelecek olan Ay-Akrep kombinasyonu özellikle meclisi, halkın temsilini ilgilendiren konularda, çocuklarla ve gençlerle ilgili durumlarda hassasiyetler, dalgalanmalar getirebilir.

2014 yılında Ağustos’a kadar olan dönemde, 7. Ev Oğlak konularının gündeme geldiğini görüyoruz. Oğlak bu dönemde yönetime, devlete ilişkin konuların (Oğlak: devlet, hiyerarşi, kurallar, sınırlamalar), ciddi olayların ve içerisinde mücadele, dayanıklılık ama aynı zamanda sınırlama ve engel getiren koşulların da öne çıktığını açıklamakta. 7. Ev hem ilişkileri, anlaşmaları, düşmanlıkları, karşıtlıkları hem de muhalif sesleri açıklayan bir alandır. Oğlak burcunun 7. Evde olması bu dönemde gerek dış işlerinde ve diplomaside, gerekse halkta muhalefet yaratan unsurların öne çıktığını açıklamakta. Satürn’ün de ülkemiz haritasında ülke güvenliğini, iç işlerini anlatan 4. Evde olması aslında bu süreçte toplumu ilgilendiren konularda, vatan ve toprağa ait durumlarda önemli streslerin ve sertliklerin, zorlanmaların olabileceğini anlatıyor. 

Önemli dönemler

2013-2014 sürecinde ana değişim zamanları incelendiğinde 21 Aralık’tan itibaren şekillenen yeni bir viraja girileceği görülmekte. 21 Aralık-20 Ocak arasında özellikle 1 Ocak’tan itibaren 16 Ocak’a kadar olan dönemde, yönetimi, halkın durumunu anlatan koşullarda tepkiler, anilikler var. 2014’te diğer önemli ve keskin bir dönem 20 Mart- 22 Mayıs arasında görülmekte. Bu dönemde, 30 Mart günü gerçekleşen yeniay, ardından 15 Nisan’daki Ay tutulması ve 29 Nisan’daki Güneş tutulması yılın en önemli dönemeçleri olarak görülmekte. Bu süreçte, özellikle 20 Mart- 21 Nisan arasında yönetimi ilgilendiren önemli başlangıçlar var. Kuşkusuz, 30 Mart’ta yapılacak olan yerel seçimlerin ülkemize büyük bir hareketlilik ve tepkisellik getirebileceği söylenebilir. Aynı zamanda bu süreçte, Terazi burcunda geri gitmekte olan Mars, benzer şekilde iç işlerinde sıkışma, tartışma yaratabilecek unsurlar taşımakta. 

Benzer şekilde, yıllık haritada dönüşüm ve baskıları anlatan, yer altı dünyası, gizli örgütler, güç odakları de ilgili olan Pluton haritanın tepe noktası ile birleşmekte. Pluton ükemiz haritasında da yükselen burçta ve bu dönemde kendi konumuna tam karşıt konumda olduğu için politik arenadaki hesaplaşmaları, tehditleri, güç savaşlarını iyice öne çıkartmakta. Bu durumun aynı zamanda ülke, vatan, toprak ve etnik konularla da iç içe geçmiş olduğunu görüyoruz. Sözünü ettiğimiz konular 28-31 Aralık, 25-27 Şubat ve özellikle 28-31 Mart, 27-30 Nisan, 29 Haziran-2 Temmuz tarihlerine yakın zamanlarda daha fazla gündeme gelebilir.

2013-2014 yıllık haritasında 8. Evdeki Güneş, yöneticiler ve hükümetle ilgili konulara dönüşüm ve krizler getirirken, Güneş’in hemen yanındaki kuzey ay düğümü de bu yönde geliştirici, yenileyici ve hızlandırıcı başlangıçların olabileceğini ifade ediyor. Bu evde geri harekette Satürn’ün yanında görülen istihbarat ve casusluk faaliyetlerine işaret ederken, gazeticilerin ve basının durumunun rahat olmadığını kısıtlamalar içerisinde olduğunu gösteriyor. 

Ekonomik dengeler

Yılın ilk yarısında ekonomi konusunda soru işareti ve huzursuzluk getiren göstergeler var. Ekonomide tasarrufları arttırmak açısından elde olmayan nedenler ve harcamalar dikkat çekerken, yatırımlar ve finans kesimini içine alan sınırlamalar da söz konusu. Aynı zamanda toprak, inşaat sektörlerinde sıkışıklık ve kriz yaratabilecek göstergeler öne çıkıyor. Seçimler yüzünden harcamaların artması yanında, borsada da istikrardan çok dalgalı, spekülatif iniş ve çıkışların fazlasıyla yaşanacağı bir dönemdeyiz. Özellikle 20 Ocak-20 Mart döneminde, TL’nin değerine ait dengeler daha fazla baskı ve stres altında durmakta. 23 Temmuz- 23 Ağustos büyüme ve harcamalara yükseliş getirebilir.

Yılın ikinci yarısındaki temalar

2014 Temmuz sonu ve Ağustos başından itibaren ortaya çıkacak koşullara baktığımızda, 8. Ev konularının gündeme geleceğini görüyoruz. Bu ev Astroloji’de krizler, endişeler, korkularla yakından ilgilidir. Yıllık haritada Yengeç burcunun yükseliyor olması ise etnik ve milli konuların öne çıkacağını ve bu koşulların toplumda daha fazla stres ve endişe yapabileceği görülüyor. Doğa olaylarından kaynaklanabilecek risklere dikkat etmek gerek. Süregelen açılım projesi ve Kürtlerle ilgili konular göz önüne alındığında, yılın ikinci yarısında halka ait koşulların hiç de rahat ve barışçıl olmayacağı anlaşılmakta. Özellikle, yıllık haritada Ay’ın karşıtlıklar evinde, Oğlak burcunda savaş gezegeni Mars ve Pluton arasında sıkışıp kalması, halkın terör ve şiddet koşullarına maruz kalabileceğini ve büyük sıkıntılar içerisinde olabileceğini anlatıyor. Bu durum ülkenin bütünlüğü ve güvenliğine yönelik huzursuzlukların çok fazla artış göstermesi beklenebilir. Halkın moral ve sağlığının depresif koşullar içinde olabileceği söylenebilir.

Ekim ayı ile birlikte, ortaya çıkan yeni koşullar gerek iç politikada ve vatana ait konularda gerekse iç güvenliği ilgilendiren alanlarda yenilikler, dönüşümler ve yeni başlangıçlar getirmekte. Bu bakımdan 23 Eylül – 22 Kasım arasında meclisi, devlet yönetimini ve içişlerini içine alan ancak bir yandan da özellikle Doğu illerimizle, dolayısıyla Irak ve Suriye ile ilgili olabilecek koşulların içerisinden geçiyor olacağız. Bir yandan ekonomiyi ilgilendiren projeler ve girişimler, diğer yandan sınırlarımızı ve güvenliğimizi ilgilendiren dış politik gelişmeler birbirlerine önemli paralellikler gösteriyorlar. 

Aylık temalar:

21 Aralık – 20 Ocak

Bu dönemde yönetimi, devleti, hükümeti ve düzeni ilgilendiren konuların oldukça kritik koşullar içerisinde olduğu görülmekte. Mücadele, engeller, güç savaşı ve sınırlamalar dikkat çekmekte. En önemli ve dikkat çekici dönemlerden birisindeyiz. Kriz çıkaran koşullar söz konusu. Aynı zamanda ekonomi alanına, finans ve bankalarla ilgili gelişmelere odaklanabiliriz. 29’undan itibaren uluslararası konular, yabancılar ve uzaklarla ilgili gelişmeler de dikkat çekebilir. 29-30 Aralık civarında güç savaşları, manipülatif durumlar, zorlayıcı baskı taşıyan konular öne çıkabilir1 Ocak’taki yeniay yönetsel konulara zorlanma, değişim ve tartışmalar getiriyor. Yine 7-8 Ocak ülke gündemine çok hareketli koşullar getirmekte. 10-14 Ocak günlerinde Aralık ayından bu yana süregelen stresli koşulların önemli sonuçlar verebileceği söylenebilir. 

20 Ocak – 19 Şubat

Bu dönemde yine yönetimi hareketlendiren ve hükümete ilişkin konuları anlatan olayların özellikle 29 Ocak’tan itibaren dikkat çekmeye başlayacağı görülmekte. Sivil örgütler, gruplar ve sosyal hareketlilik açısından dikkat çekici bir dönemdeyiz. Gelecekle ilgili beklentiler yenilenmek durumunda. Aynı zamanda finansal piyasalar, yatırımlar, borçlar ve ekonomik parametrelerini ilgilendiren ve devlet yönetimi ile doğrudan ilişkili konular sert ve fırtınalı bir atmosfer yaratıyor. Bu koşullar altında ekonomik göstergeler ve TL’nin değeri daha fazla zorlanabilir. Bu dönemde meclis atmosferinde hükümetle ilgili ciddi tartışmalar yaşanabilir. 29 Ocak sonrasında iç işlerinde, yönetimi ilgilendiren konularda artan bir hararet var. İç işlerinde ideolojik konular, içerisine dini ve inançları alan temalar gündemde kalıyor ve zorlanma yaratıyor. 

19 Şubat – 20 Mart

Bu süreçte bir geçiş döneminde olacağız. 1 Mart’tan itibaren geri gitmeye başlayacak olan Mars, iç işlerinde, ülke güvenliğini ilgilendiren ve etnik temalarla ilgili olan alanlarda pürüzlerin, sürtüşmelerin, huzursuzlukların olabileceğini göstermekte. Teröre ait gelişmelere dikkat edilmeli. Yine bu dönemde polise, orduya ait gelişmeler içerisinde karmaşa, gizli durumlar ve yanılmalar, dağılmalar söz konusu. Ayrıca bu dönemde 1 Mart’tan sonra gelecek beklentiler önemli ve ekonomik istikrar aranıyor ancak bu arada uluslar arası konular, yabancıların içerisinde olan, uzaklarla ilgili olabilecek unsurlar ülke gündemine karışıklık, belirsizlik getirmekte. Gizli kalan şeyler, gizli durumlar var. 

20 Mart – 20 Nisan

Yerel seçimlerin de planlandığı bu dönem son derece dinamik ve kritik koşullar getirmekte. Yönetime ilişkin konularda halkın kendisini göstereceği bir dönemdeyiz. Ancak 29 Mart’tan itibaren gizli konulara, elde olmayan nedenlere ve saklı kalan şeylere dikkat etmek gerekebilir. Yerel seçimlerin yapılacağı 30 Mart günü Koç burcunda gerçekleşen yeniay yüksek beklentiler, toplumsal heyecan, yenilenme ve tazelenen enerjiler getiriyor. Bu dönemde hem milli konular, hem de etnik yapıyı ilgilendiren gelişmeler dikkat çekmekte. 29-31 Mart günleri çevresinde hem başkaldıran hem de yenilenen temalar dikkat çekmekte. 3 Nisan’dan itibaren ülke gündeminde önemli değişiklikler, çözülmeler ve yenilenen bir atmosfer görüyoruz. 

20 Nisan – 21 Mayıs

Bu dönemde ekonomiye, destek arayışlarına ve parasal konulara daha fazla odaklanmak gereği var. Gelecek yönündeki beklentiler önem kazanırken, daha sakin, daha istikrarlı olmak için arayışlar söz konusu. Özellikle 29 Nisan’dan itibaren halkı doğrudan ilgilendiren konular dikkat çekmekte. Ekonomideki harcamalar, TL’nin değeri konusunda daha fazla şey yapılabilir. Bu koşulların uluslar arası gelişmeler ve ilişkilerle de alakalı olabileceği görülmekte. 29 Nisan’daki yeniay gerek yabancılarla, uzaklarla, gerekse yeni şekillenmekte olan gelecek beklentiler ve tutumlar yönünde vurgu yapmakta. Ancak bir yandan da, içerisinde etnik yapıyı ilgilendiren konularda, güvenlik ve savunma konularında, dış politikada hassasiyetlerin devam ettiği görülmekte. 25 Nisan- 4 Mayıs döneminde pek çok konuda politik açıdan değişiklikler söz konusu. 

21 Mayıs – 21 Haziran

Bu dönemde sınır komşuları ilgilendiren konulara ait önemli gelişmeler gündeme gelebilir. Ancak belirsizlikler, gizli durumlar ve elde olmayan nedenler de dikkat çekmekte. Suriye, Irak ve diğer komşularla ilgili konularda çift durumlar, kriz çıkaran koşullar söz konusu olabilir. Ayrıca bu dönemde medya, basın, eğitime, öğrencilere ait konular da daha sık gündeme gelebilir. 29 Mayıs sonrasında ise ekonomiyi, parasal konuları, bütçeyi ilgilendiren gelişmelere odaklanmak gerekebilir. 28 Mayıs’ta gerçekleşen yeniay hem uluslar arası konuları, yabancılarla ilişkileri, dış politikayı hem de gizli kalan, kontrol edilmesi zor durumları öne çıkarıyor. Sıkışmış olan durumlar, sonlanmakta olan şeyler var. Yine bu dönemde 7 Haziran’la birlikte, çifte durumlar ve halkı bölen stresler artıyor. Ayrıca bu dönemde, Mars’ın düzgün harekete dönmüş olması gerek iç politikada, gerekse güvenliği ve iç huzuru ilgilendiren alanlarda yeni adımlar atılabileceğinin işaretçisi. 

21 Haziran – 23 Temmuz

Yılın bu döneminde milli konular, vatanı, güvenliği, toprağı ilgilendiren gelişmeler öne çıkmakta. Halkın tutumu, iç işlerindeki gündem ve aynı zamanda cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik gelişmeler gündemi etkilemekte. Bu dönemde, özellikle 29 Haziran sonrasında sınırdaş komşularla ilgili gelişmeler ve bazı gizli kalan şeyler huzursuzluk kaynağı olabilir. Aynı zamanda bu koşullar uluslar arası gelişmeleri de içine alabilir. 27 Haziran’daki yeniay milliyetçi temalara, sınırdaş komşularla ilgili gelişmelere ışık tutmakta. Çok değişken ve dalgalı bir atmosfer söz konusu. Dini gruplar, cemaatlerle ilgili gelişmeler gündemde olabilir. 10-14 Temmuz civarında bu konuların özellikle öne çıkması mümkün. 12 Temmuz’daki yeniay civarında hem sınır komşularla ilişkiler, etnik konular ve meclisi ilgilendiren gelişmelere, iç politikaya vurgu yapmakta.

23 Temmuz – 23 Ağustos

Bu dönemde cumhurbaşkanlığına ve yönetime ait konularda çok önemli gelişmeler ve sonuçlar görebiliriz. Halkın oyunu ve kendini ortaya koyuşunu göreceğiz. Yeni hevesler, gösteriler, aynı zamanda gençler, lidere yönelik konular vurgulanmakta. Ayrıca sanata ve eğlence dünyasına ait gelişmeler de sık sık dikkat çekebilir. 27 Temmuz’daki yeniay liderler, cumhurbaşkanlığı konularına işaret etmekte. Bu dönemde büyük projeler, planlar, liderlik temasını güçlendiren gelişmeler var.  Halkı, meclisi ve hükümeti ilgilendiren koşulların yenileneceği anlaşılmakta. Ancak 29 Temmuz’dan itibaren iç işlerini, iç barışı ve dengeyi ve bu konulardaki stresleri öne çıkaran gelişmeler var. Yılın ikinci yarısında ve özellikle Ekim ayından sonra halkı ilgilendiren konularda muhalefet, baskı ve şiddet içeren temalar söz konusu. Kriz çıkaran durumlar var. Bu aynı zamanda içerisinde etnik yapıyı ilgilendiren olaylara doğrudan vurgu yapmakta. Halkın endişeli ve sıkıntılı olduğu görülmekte. 

23 Ağustos – 23 Eylül

Bu dönemde değişkenlik ve belirsizlik taşıyabilecek gelişmeler mümkün. Halkın sağlık ve düzenine ait konulara dikkat edilmeli. Bir yandan sınırdaş komşular, basın, medya ve eğitime ait gelişmeler, bir yandan da polisi, orduyu içine alan ve içerisinde karmaşa, yanılma getiren koşullar var. Özellikle 29 Ağustos – 1 Eylül tarihleri yakınında gerçekleşen yorucu olaylara dikkat etmek gerekiyor. Bugünlerde meclisi, halkı, gençleri içine alan gelişmeler yanında, halkın oyunu da anlatan temalar içerisindeyiz. Ancak içerisinde devlete hizmet eden, polis ve ordunun da olabileceği gelişmeler dikkat çekebilir. 25 Ağustos’taki yeniay devlete, yönetime, hükümete ait gelişmelere ciddiyet, mücadele ve kararlılık getirmekte. Yan yana gelen Mars ve Satürn halkı, gençleri, meclisi ilgilendiren konulara huzursuzluk, yıkıcı unsular ve ekonomik anlamda stresli koşullar getirmekte. 

23 Eylül – 22 Ekim

Bu dönemde, iç işlerini, ülke yönetimini ve düzenini ilgilendiren alanlarda önemli adımlar ve başlangıçlar söz konusu. Gerek iç politika, gerekse dış dengeler, diplomasi açısından yeniliklerin olduğu bir dönemdeyiz. Yönetsel alanda yeni oluşumlar ve adımlar, yeni başlangıçlar dikkat çekiyor. Bu durum hem iç güvenliği, toprağa, vatana ait konuları, hem de diplomasiyi yakından belirliyor, şekillendiriyor. 23 Eylül sonrasında meclisi, etnik konuları içine alan yeni bir süreç başladığını görebiliriz. 1-3 Ekim tarihleri yine hızlı, olaylı ve halkı ilgilendiren konulara elektrikli bir atmosfer getirmekte. Kuşkusuz bu dönemde dış politikada hassas bir denge söz konusu. Etnik  streslerden kaynaklanan konularda çaba sarfetmek ve dış politikaya önem vermek gerekiyor. Bugünlerde 15 Ekim’le birlikte ciddiyet içeren, içine devleti alan gelişmeler var. Bu bakımdan 20 Ekim’e yakın tarihlerde hükümeti, yönetimi ilgilendiren konulara dikkatle bakmak gereği olacak. Belki bu yeni bir genel seçimle ilgili bir karar da olabilir. Halkı yıpratan şiddet unsurları da gündeme gelebilir. Güçlü ve dayanıklı olmak gereği vurgulanıyor. 

22 Ekim – 22 Kasım

Bu dönemde, ülke gündeminde huzursuzluk ve endişe yaratabilecek koşullar var. Halkı, ülkenin güvenini strese sokan koşullar içindeyiz. Kimi zaman bu nedenler doğa olaylarında da kaynaklanabilir. Ancak esas konunun daha çok düşmanlıklar, dış ilişkiler ve etnik ayrışma gibi gerginlik yaratan politik konulardan kaynaklanabileceği söylenebilir. Halkı ve yönetimi ilgilendiren koşullarda muhalefet, sıkışma ve şiddet içeren ögeler var. Bu dönemde, meclisi, gençleri, halkın seçim ve tutumlarını ilgilendiren konular büyük önem taşıyor. 29 Ekim sonrasında kriz, dönüşüm ve mücadele teması öne çıkmakta. Bu tema yıpratıcı olaylara da işaret etmekte. 23 Ekim’de Akrep burcunda gerçekleşecek olan Güneş tutulması ülkeye yeni bir dönem, yeni başlangıçlar ve vatan, toprak ve etnik konulara dönüşüm getirmekte. Ayrıca liderleri ve yöneticileri ön plana çıkaran pek çok gelişme söz konusu. Bu işaretler belki de erkene alınan yeni bir genel seçimle de ilgili olabilir

22 Kasım – 21 Aralık

Yılın bu döneminde hem orduya hem de uluslararası gündeme ait gelişmeleri daha yakından takip etmek gerekebilir. Çalışanlarla, işçiler ve memurlarla ilgili konular, ekonomiye ve yabancılara bağlı konular, ülke yönetim ve düzeninin ilgilendiren temalar var. 22 Kasım’daki yeniay yönetim ve askeri konulara vurgu getirirken, yabancılarla ilgili ilişkilere de yeni tutumlar ve başlangıçlar getirmekte Ancak 26 Kasım civarında dağınıklık, yönsüzlük ve karmaşa içeren olaylar gündeme gelebilir. Bu tarihlere yakın zamanlarda inançlar ve dini konuları ilgilendiren konulara daha fazla rastlayabiliriz. Liderlik ve yönetsel tutumlarda başkaldıran bir hava söz konusu. 29 Kasım’dan sonra, içerisinde medya, uluslararası konular, hukuk ve akademik konular, inançlar ve dinle ilgili olan gelişmeler olabilir. 

21 Aralık – 20 Ocak 2015

Bu ülkemizin dış politikası, etnik konular ve halkı içeren koşullar açısından son derece kritik ve hareketli bir dönem olacaktır. Dış politikadan, inançlardan, ideolojik koşullardan anlaşmalardan ve muhalefetten kaynaklanan süreçler var. Özellikle 22 Aralık’tan başlamak üzere, 5 Ocak’a kadar geçecek sürenin milli konular, bu alandaki huzursuzluklar ve iç barış açısından oldukça gergin olabileceği görülmekte.22 Aralık’taki yeniay bu koşulların özellikle Ortadoğu’da sınırdaş komşularla anlaşmalarla ilgili husumetler konusunda olabileceğini ve son derece ciddi yeni bir bakış geliştirilmesi gerektiğini açıklıyor.