Burun estetiği ya da rinoplasti cerrahisi, burundaki şekil bozukluklarını kalıcı olarak gideren radikal bir çözümdür. Rinoplasti estetik kaygılarla yürütülen bir operasyonken, septorinoplasti diğer adıyla fonksiyonel burun estetiği, çoğu zaman hastalar için bir zorunluluk durumuna gelmektedir. Septorinoplasti işlemi sık sık rinoplasti ile karıştırılsa da, bu ameliyatın amacı burnun içyapısındaki işlevsel sorunları düzeltmek ve bunu yaparken de hastaya daha düzgün bir burun şekli kazandırmaktır. Dolayısıyla rinoplasti (estetik burun ameliyatı) daha çok keyfi bir operasyon olarak nitelendirilirken, septorinoplasti (fonksiyonel burun estetiği) hastanın sağlıklı bir şekilde nefes almasını engelleyen ve yaşam standartlarını düşüren durumlarda zorunlu olarak uygulanır.
Güzellik algılarının dışında kalan bir burun kişinin beden sağlığını olmasa da ruh sağlığını olumsuz yönde etkileyebilir. Bu nedenle pek çok kişi rinoplastiye yönelmektedir. Fakat burun estetiği yaptırmaya karar vermeden önce iyice düşünmek gerekir. Tüm cerrahi operasyonlarda olduğu gibi, burun estetiği ameliyatlarında da bir takım riskler söz konusudur.
Şimdi, kimler burun estetiği olamaz sorusuna gelelim. Kozmetik ve cerrahi işlemlerde her zaman bazı riskler söz konusudur. Ancak, cerrahi işlemlerde bu risklerin ciddiyeti ve şiddeti daha fazladır. Bu nedenle şeker hastalığı, kalp hastalıkları ve yüksek tansiyon hastalıkları olan kimseler rinoplasti cerrahisi için uygun adaylar kategorisine girmezler. Bunların dışında ruh durumu bozuk hastaların da cerrahi operasyonları ve getirilerini kaldıramayabilecekleri olasılığı göz önünde bulundurulmalıdır. Tüm bunlar uzman bir cerrah tarafından çeşitli testler yürütmek ve hastanın sağlık öyküsü dinlemek suretiyle değerlendirilir ve ameliyat için uygun bir aday olup olmadığına karar verilir.
Kimler Burun Estetiği İçin İyi Birer Adaydır?
18 yaşını doldurmuş ve herhangi bir sağlık problemi olmayan herkes rinoplasti cerrahisi için uygun birer aday olarak kabul edilir. 18 yaş sınırı kızlarda çoğunlukla 17’ye çekilmektedir. Burada önemli olan hastanın ergenlik dönemini ve gelişimini tamamlamış olmasıdır. Aksi takdirde, büyüme süreci devam ederken uygulanan cerrahi işlemler, birey tamamen erişkin olduğunda istenenden farklı sonuçlar doğurabilir. Özellikle erkeklerde yüz kemiklerinin gelişimi 25 yaşına kadar devam ettiği için daha dikkatli davranmak gerekir. Yoksa rinoplasti sonucunda elde edilen burun şekli gelişen yüz hatlarına göre küçük kalabilir. Küçük burunlar kadınsı nitelik taşıdığından erkek hastalarda tuhaf bir görünüm yaratır. Öte yandan, rinoplasti alt yaş sınırı kızlar için daha esnektir; çünkü erkeklerin tam aksine küçük burun kadınlar için her daim bir çekicilik göstergesidir.