Her kadın sağlıklı ve dik memelere sahip olmak ister. Genelde doğum, bebek emzirme, hızlı kilo alımları sonucu oluşan meme sarkması kadınların korkulu rüyasıdır. Bebeklerin emzirilmeye başlanmasıyla hacim olarak büyüyen memeler, bebeklerin sütten kesilmesiyle birlikte küçülmekte ve doğal olarak sarkmaya başlamaktadır. Yine hızlı kilo alıp veren kadınlarda fazla kilolar verildikten sonra meme dokusu da küçülüp sarkmaktadır.
Memenin sarktığı nasıl anlaşılır?
Sarkmanın olup olmadığının veya sarkmanın derecesini anlamanın tek yolu ayakta duran kişide meme başının nereyi gösterdiğidir. Aşağı yönü gösteren meme uçları sarkmış bir memeyi işaret etmektedir. Meme sarkmaları hafif, orta ve ileri olmak üzere 3'e ayrılmaktadır.
Eğer sarkıklık meme altı çizgisinin 1 cm ve daha az altındaysa hafif sarkma, 1-3 cm aralığında ise orta sarkma, 3 cm den daha fazla ise ileri derece sarkma olarak adlandırılmaktadır.
Meme sarkması engellenebilir mi?
Hayatta bazı şeyler engellenemiyor. Hamilelik, ileri yaş gibi faktörlerin doğal sonuçlarından kaçılamıyor maalesef. Her ne kadar düzenli beslenip kilo alınmasa da, devamlı spor yapılsa da meme sarkmasını geciktirmekten öteye geçemeyiz. Ancak ergenlik çağından itibaren uygun sütyen kullanımının yerçekimi etkisine bağlı sarkmayı azalttığı düşünülüyor.
Meme dikleştirme ameliyatı nedir?
Sarkan memelerin estetik ameliyatla (meme toplama ameliyatı ) dikleştirilmesidir. Meme dikleştirme ameliyatlarında ilk önce hangi teknik kullanılacağına karar verilir.
Son zamanlarda teknolojinin gelişmesi ve TIP biliminin ilerlemesiyle yeni teknikler geliştirilmiş olsa da çoğu hastanede klasik teknikler kullanılmaktadır. Hangi tekniğin seçileceğine karar verilirken sarkmanın derecesi, yaş, areola büyüklüğü ve göğüs hacmi belirleyici kriterlerdir.
Hastalar genel anestezi altında operasyona alınırlar. Anestezi sonrası meme etrafına kesi atılır. Bu kesiler klasik olarak meme başı çevresine, meme altına doğru ve yanlara doğru olmak üzere üç tiptir. Kesiden sonra meme dokusu daha yukarıya kaldırılır ve meme başları gerekiyorsa kaydırılır. Fazla görünen yağ dokusu varsa çıkarılır. Göğüs dokuları yeniden şekillendirildikten sonra sıklaştırılarak kapatılır.
Meme dikleştirme operasyonu sonrası iz kalır mı?
Ameliyat sonrası iz kalıp kalmayacağı herkesin merak ettiği konulardan bir tanesidir. İz kalmadan meme dikleştirmek mümkün değil. Bu konu için başta bahsettiğimiz klasik kesi çeşitlerinden hangisinin kullanıldığı önem arz etmektedir.
Genelde meme altına doğru yapılan kesiler, memenin doğal görünümü ve duruşuyla gizlenmektedir. İzler zamanla belirgin bir şekilde iyileşirler. Bu kesilerin izleri ameliyat sonrası özel tekniklerle minimalize edilmeye çalışılır. Önce pembe olan izler zamanla beyazlayarak az belli olur hale gelirler. Zaten sütyenin içinde kalacağı için görülmezler.
Burada karar verilmesi gereken meme formu mu iz mi sorusuna cevap vermek. Ameliyat sonrası göğüslerinizin son halini ödemlerin çekilmesini takiben görebilirsiniz. Zaman geçtikçe meme dokusu oturacak ve daha güzel bir görünüm alacaktır.
Meme dikleştirme ameliyatı riskli midir?
Bu hastalarda tüm operasyonlar sonrası görülebilen kanama yani hematom riski vardır. Düzenli olarak bakım yapılmazsa enfeksiyon riski artacaktır. Hastalarda operasyon sonrası göğüs ucu hissinde azalma görülebilir. Zamanla düzelir. Meme cildinde renk değişimleri ve cilt bozuklukları da görülebilir.
Anestezik maddelere karşı daha önceden bilinmeyen bir alerji durumu olumsuz sonuçlar doğurabilir. Tabi bunlar çok nadirdir. Son olarak istenmeyen ağrılar olabilir. Eğer sağlıklı bir diyet uygulayıp, spor yaparak sağlıklı bir hayat sürerseniz bu ameliyatın sonuçları da çok daha uzun süreli olacaktır. Unutmayın bu ameliyatla kendinize güveniniz yerine gelecek ve gülüşünüze dahi yansıyacaktır.
Sonuç olarak: siz de memenizdeki sarkma ve form düşüklüğünden şikayetçiyseniz deneyimli bir plastik cerraha başvurarak konu hakkında detaylı bilgi alabilirsiniz.