Botoks dendiğinde ilk akla gelen tartışmasız yaşlanmanın en belirgin göstergesi olan yüzdeki mimik çizgileridir. Botoks, yüzdeki kırışıklık, kazayağı ve belirgin çizgilerin belirli bir dönem aralığında yok edilmesinde etkili yöntemlerden biri olarak kullanılır. Botoksun yaşlanma çizgilerini yok etmesinin haricinde; ilk tedavi alanı olarak oldukça ilginç ama bir o kadar da şaşırtıcı biçimde göz ve yüz tiklerinin giderilmesinde yararlı olduğunu söylemek ilginç bir bilgi olacaktır. Ayrıca, son yıllarda hormonal düzensizlik kaynaklı aşırı terleme, migren, kronik ağrı atakları, tükürük bezinin aşırı salgılanması gibi sağlık sorunlarının tedavisi de etkili biçimde kullanılıyor olması da epeyce dikkat çekici uygulama alanlarından bazıları olarak sıralanabilir.
Kısaca Botoks Nedir?
Botoks, laboratuvar ortamında “botilinum toksin” adı verilen bir çeşit bakteriden üretilen kontrol altına alınmış bir zehir çeşididir. Botoks ismi de bu iki kelimenin birleşiminden türetilmiştir. Kas ve sinir iletim sisteminde yer alan proteinleri bağlayarak, asetilkolin maddesinin salınmasını engeller. Kas yapısını geçici olarak zayıflatan özelliğinden yararlanılarak, ağırlıklı olarak kırışıklık tedavisinde etkili bir yöntem olarak kullanılır. Laboratuvar ortamında toz ilaç olarak üretilen botilinum toksin, uygulama sırasında tedavi biçimine ya da markasına göre belli oranlarda serum fizyolojikle çözelti şekline getirilerek kullanıma hazır hale getirilir.
Botoks Nasıl Uygulanır?
Çözelti haline getirilmiş botoks; uygulamanın yapılacağı bölgeye, hekimin uygun gördüğü küçük dozlarda kas içlerine enjeksiyon yolu ile uygulanır. Botoks uygulaması 15-20 dk. gibi kısa bir zaman diliminde tamamlanır. Uygulama sonrası enjeksiyon uygulanan bölgelerde minik şişlikler görülebilir ve normal şartlarda ortalama 30 dk. gibi bir süre içerisinde düzelme gösterir.
Sıkça Botoks Uygulaması Yapılan Noktalar
Yüz bölgesindeki tüm alanlara rahatlıkla uygulanan botoks işlemi; kaş ve alın arasındaki mimik çizgileri, göz çevresinde kazayağı olarak gelişen kırışıklık çizgileri, yanak sarkmaları, boyun bölgesinde yoğunlaşan kırışıklıkların tedavisinde etkili olarak kullanılıyor. Ayrıca, yüz inceltme tedavisi olarak adlandırılan (Masseter botoks) için de kullanılan bir yöntem olarak biliniyor. Kaş arasındaki kızgın ya da sert ifadeyi ortadan kaldırmak veya düşük kaş gibi görünümünü düzeltmek, dudak ve burun kenarı çizgileri yok etmek için de sıkça tercih ediliyor.
Özellikle yaz aylarında ve hormonal olarak ortaya çıkan koltuk altı, baş, boyun el ve ayak bölgelerindeki terlemelerin azaltılmasında, botoks uygulaması etkili bir tedavi yöntemi olarak kullanılıyor.
Migren ağrıları, kronik ağrılı bölgeler, şaşılık ve sürekli tekrarlayan kasılmalar(tik) gibi rahatsızlıkların tedavilerinde uzun yıllardır botoks uygulamasına başvuruluyor.
Botoks Uygulaması Ne Kadar Süre Etkili Olur?
Kişiye göre farklılık gösterdiğinin özellikle altını çizmekte fayda bulunuyor. Çünkü her bireyin kas yapısı ve uzunluğu, cilt yapısı ve kalınlığı farklılık gösteriyor. Ayrıca, herkes birbirinden farklı olarak kas yapısı ve mimikleri kullanıyor. Dolayısı ile botoks, herkese göre farklı zaman dilimlerinde etkin oluyor.
Uygulaması gerçekleştirilen botoksun etkileri 3-4 gün içerisinde gözle görülür bir hal alıyor. En maksimum etki ise, 4-8 haftalar arasında yaşanıyor. Botoksun kas yapısı üzerindeki etkinlik süresi ortalama 4 -6 ay olmakla birlikte, periyodik olarak düzenli yaptırılması durumunda, özellikle aktif kullanılmayan kas gruplarında 9 aya dek etkisini sürdürdüğü söylenebilir.
Botoks Uygulaması Hangi Yaş Aralığı İçin Uygundur?
Rahatsızlık durumuna bağlı olarak 25-70 yaş arası herkes botoks uygulamasını etkin biçimde yaptırabilir.
Botoks Uygulamasının Sakıncaları Nelerdir?
Botoks ile gerçekleştirilen uygulamalarda kullanılan dozun hasta üzerinde hayati bir riski yarattığı söylenemez. Uzman ellerle ve doğru biçimde gerçekleştirilen uygulamalarda başarılı sonuçlar elde edilir. Fakat doğru bölgeye uygulanmayan botoks enjeksiyonu yüzün farklı bölgelerinde asimetriye, istenmeyen kozmetik görünüme yol açar.
Botoks Kimlere Uygulanmaz?
Botoks; yüzünde ve cildinde enfeksiyon bulunan hastalara, kas hastalığı bulunanlara, aktif botoks uygulaması yapılmış kişilere, amino glikozit türevi antibiyotik kullanan hastalara ve hamilelere uygulanamaz.
Botoks Uygulaması Sonrası Neler Yapılmamalıdır?
Botoks uygulaması sonrasındaki birkaç saat içerisinde enjeksiyonun yüzün her bölgesine aşırı yayılmaması için uyumamaya dikkat edilmelidir. Yan yatmak, egzersiz ve spor aktivitesi yapmamak, hamam, sauna, banyo, duş gibi sıcak bir ortama girmemek ve masaj uygulamamak gerekmektedir. Botoks uygulaması sonrasında enjeksiyon nedeniyle oluşan kızarıklık veya morarma gibi etkileri azaltmak için, bastırmadan soğuk kompres yapmanızda yarar vardır. Botoks sonrasında kaslarınızı her zaman olduğu gibi kullanmaya devam edebilirsiniz.
Botoks Yaptıran Herkes Birbirine Benzer mi?
Doğru biçimde planlanmamış ve abartılmış botoks dozları, yüzdeki kas yapısının işlevini önemli ölçüde azalttığından, mimiklerin yitirilmesine yol açar. Bu da; aynı maskeyi takıp dolaşan, tıpkı birbirinin aynı gibi görünen ve adeta robota benzeyen ifadesiz insanların ortaya çıkmasına sebep olur.
Doğru dozlarla ve kişinin gündelik yaşamındaki doğal görünümünden uzaklaştırmadan yapılan botoks uygulamaları ile yüzdeki ifade kaybolmadan kaslar rahatça hareket edebilir. Bu algı çerçevesinde gerçekleştirilen doğru botoks uygulaması sayesinde, botoks yaptırıldığı bile anlaşılmadan sosyal yaşama dönülür.