Migren hayatı çok olumsuz etkileme potansiyeli taşıyan bir hastalıktır. Şiddetli baş ağrısı, bulantı ve kusma migreni düşündürür ama migren bunlar olmadan da olur. Auralı migren en ilginç migren çeşididir. Yaşananları aktarmak zordur ve gerçekten de yaşayanlar bilir. Auralı migren yaşayanlar klasik migren ağrısına dünden razıdır. Auralı migren izlerini ressamlarda –özellikle sürrealist ressamlarda- ve edebiyatta görebiliriz. Sanata aktarılınca hoş görünse de auralı migren zordur.
“Önce sol taraftan karıncalaşma başlıyor. Derinliğe doğru kaybolan noktalar yanı sıra ışıklı zikzaklar oluyor, tüm görmemi etkiliyor. Görüyorum ama göremiyorum. 10 dakika kadar sürdükten sonra baş ağrısı başlayabiliyor. Bazen baş ağrısı olmuyor ama auralı migren tüm gün sürüyor. Gözümdekiler düzeliyor ama başlangıçta olan içimdeki korku yerini sıkıntıya bırakıyor. Garip, kötü bir sıkıntı. Onu yaşamak yerine başımın ağrımasını tercih ederdim. Allah kimseye auralı migren vermesin.”
Aura terimi yaklaşık iki bin yıldır bazı epilepsi nöbetlerinden önceki duyusal halüsinasyonları açıklamak için kullanılmıştır. Son yüzyılda ise migrendeki değişimler için kullanılmaktadır. Auralı migrende beyin kan dolaşımının olumsuz etkilenmesi sonucu ortaya çıkan nörolojik bulgular vardır. Beyinde bir bozukluk yoktur.
Migren aurasında, en sık görme alanında siyah noktalar, yanıp sönen ışıklı noktalar, parlak yıldızlar, kıvılcımlar, şimşekler olur. Bu görüntüler gözünüzü kapattığınızda da devam eder. Bazen Picasso’nun resimlerini andıran birbirinin içine geçmiş parçalı görüntüler oluşturur, bazen de bir renk şölenine dönüşebilir. Baş ağrısı olmadan nadiren görmede yaşanan bulgularda auralı migren olarak kabul edilebilir.
Auraların devamında şiddetli baş ağrısı olabilir. Bazı hastalar hayatları boyunca sadece auralı migren atağı yaşarlar. Baş ağrıları hiç olmaz. Bu tarz migrene sessiz migren denir. Bazıları da bazen auralı baş ağrısı, bazen aurasız baş ağrısı, bazen de baş ağrısız aura yaşarlar.
Auralı migrende; felç gibi güçsüzlükler, algı bozuklukları (nerede olduğunu algılayamama, ellerin kolların uzaması gibi), konuşma güçlüğü gelişebilir. Bu bulgular gelişince hemiplejik migren, komplike migren olarak adlandırılır.
Çoğunlukla baş ağrısı öncesi yarım saati pek geçmeyen görsel bulgularla seyretse de auralı migren yaşayanlar çok farklı, hayal bile edilemeyecek şeyler yaşayabilirler.
“Kafam ağırlaştı, yüz ton oldu sanki, sol kolum benim değilmiş gibi oldu. Kelimeleri bulamadım, çevremdekilere bir şey anlatamadım. Kendime ve bedenime yabancılaşmıştım. Bu durum sonrasında da hep devam etti. Sürekli içimde bir sıkıntı, kaygı var. Koluma bakmak istemiyorum. Sanki benim değil gibi. Dışarıdan kendimi izliyor gibiyim. Allahım beni yaşatmasın diyorum...”
Auralı migren çok renkli bulgulara yol açar. Sanatçılarda daha çok auralı migren görülür. Yaratıcılığı yüksek insanların hastalığıdır. Diğer yandan ise basit veya klasik migrene oranla ilaçlara çok az cevap verir.
Auralı migren için http://www.emelgokmen.com/migren-bas-agrilari/aurali-migren/ blog yazısına da bakabilirsiniz.
Migren tedavisi içinhttp://www.emelgokmen.com/hastaliklar/migren/
ve http://www.emelgokmen.com/gokmen-yaklasimi/gokmen-yaklasimi-nedir/ sayfalarını okuyabilirsiniz.