18.02.2015 - 11:54 | Son Güncellenme:
Kalp ve damar hastalıkları ülkemizde en sık rastlanan kronik hastalıkların başında geliyor. Kalp damar hastalıkları tedavisinde ise özellikle son yıllarda robotik cerrahi ile yapılan by pass ameliyatları, hasta konforu iyileşmenin hızlığı açısından çok önemli bir avantaj. Koltuk altından açılan 3 delik ve sadece kaburga kemiğinin olduğu yere açılar 4 santimlik kesi ile göğse neşter değmeden ve kalbi durdurmadan robot ile by pass uygulamak mümkün. Liv Hospital Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Özkara “Kalbin üzerindeki en önemli damar olan göğüs atardamarını kullanarak hastaya robotik by pass uyguluyoruz. Klasik by pastaki gibi göğüs bölgesi açılmadan ve kalbi durdurmadan operasyonu gerçekleştiriyoruz” diyor. Robotik by passla hastanın çok daha erken normal yaşamına geri dönebildiğine dikkat çeken Liv Hospital Op. Dr. Cenk İndelen bu yöntemle enfeksiyon oranı ve kanamanın çok daha az olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Kozmetik açıdan klasik by pass ameliyatından çok daha üstün. Hasta iki hafta içinde işine dönüyor. Normal fizik kondüsyonuna ulaşıyor.
Neşter kullanmadan yapılıyor
Kalp cerrahisinde özellikle son 15 yılda gelişen teknoloji ile klasik ameliyat yöntemlerine alternatif olarak minimal invazif yöntemlerin sayısı giderek artıyor. ABD ve Avrupa ülkelerinde de son yıllarda robotik kalp cerrahisi ameliyat sayılarında yüzde 20 civarında artış gözleniyor. Ülkemizde de bu oran giderek artıyor. Robotik kalp cerrahisinde sternum adı verilen iman tahtası kemiği kesilmeden operasyon yapılıyor. Göğüs kafesinin sağ ya da sol tarafından yapılan 4 santimlik minik kesiler ile göğse neşter değmeden ve kalbi durdurmadan robot kolları yerleştiriliyor. Bir kesiden yerleştirilen kamera ile 3 boyutlu görüntü, 8-10 kat daha büyük ve net görüntü sağlanıyor. Bir cerrah robot kollarına cerrahi enstrümanları takıyor, diğer cerrah kameranın olduğu konsol da bu enstrümanları kullanıyor.
Hem hasta hem de cerrah için konforlu
Klasik ya da torakoskopik cerrahiden farklı olarak kullanılan aletlerin güvenliği daha yüksek. Konsolda bulunan cerrahın parmak hareketleri ile kullanılan cerrahi aletler, el bileğinin zorlandığı hareketleri bile kolaylıkla yapar. El titremesi, yorgunluğu olmuyor, ulaşılması zor anatomik alanlara daha kolay müdahale ediliyor. Bu hem cerrah hem de hasta için konfor sağlıyor.
Daha az ağrı, daha düşük enfeksiyon
Robot cerrahisine uygun hastalarda koroner arter bypass cerrahisi, mitral kapak cerrahisi, konjenital kalp cerrahisi ve aritmi cerrahisi robotla yapılıyor. Koroner arter bypass cerrahisi kalbi durdurmadan ya da kalbi durdurarak (kalp-akciğer makinesi kullanılarak) gerçekleştiriliyor. Mitral kapak operasyonları kalp durdurularak yapılıyor. Robotik kalp cerrahisi ile hastalarda nekahat dönemi belirgin olarak kısalıyor, hastalar genellikle 15 gün sonra işlerine dönebiliyor. Kanama, enfeksiyon, ağrı ve kan kullanımı çok daha az oluyor.
Robotik kalp cerrahinin avantajları;
• Daha iyi sonuç: Ağrı ve ameliyat sonrası bazı bedensel fonksiyonlarda bozulma gibi sorunlar çok daha az oranda görülmekte, hasta memnuniyeti açısından daha iyi sonuçlar vermektedir.
• Daha az hasar: Ameliyatın küçük deliklerden, kamera yardımı ile yapılması, genel inanışın aksine açık cerrahiden çok daha net ve detaylı bir görüş alanı sağlanarak ameliyatın çok daha az doku travmasına sebep tamamlanmasına olanak sağlamaktadır.
• Daha hızlı iyileşme: Ameliyat sonrası iyileşme açık cerrahiye göre çok daha hızlı olmaktadır. Bu hastanede daha kısa süre kalış, hastanın daha çabuk ayağa kalkması anlamına da gelmektedir.
• Daha az ağrı: Küçük kesilerden ameliyat yapıldığı için operasyon sonrası hastalar daa az ağrı duymaktadır.
• Daha az enfeksiyon riski: Yapılan kesi alanı küçüldükçe, ameliyat sonrası görülen cerrahi alan enfeksiyonu daha az görülmektedir.
• Daha iyi kozmetik sonuç: 1-1.5 santimlik kesiler yardımıyla ameliyat yapıldığı için açık cerrahiye göre daha iyi kozmetik sonuçları alınabilmektedir.
• Daha net görüş alanı: Ameliyatın küçük deliklerden optik sistemleri yardımıyla yapılışı açık cerrahiden çok daha net ve detaylı bir görüş alanı sağlamaktadır.
• Daha az kan kaybı: Doku hasarı daha az olduğu için kan kaybı da minimal olmaktadır.