Bayram geldi, hoş geldi. Ancak; “Bayram dediğin şekersiz, çikolatasız, tatlısız, böreksiz olmaz.” fikri günümüzde hala yaygın. Üstelik sağlık açısından oldukça zararlı tüm bu yiyecekler cezp edici görseller ve “Senin için yaptım, yemezsen kırılırım, yemeden bırakmam” gibi bitmek bilmez ısrarlar ile sunuluyor. Tüm bu ısrarlardan kurtulmak isteyenler neler yapmalı? Diyabet, tansiyon, kolesterol gibi sorunları olanlar bayramda nelere dikkat etmeli? Canımız istese de midemiz istemesin diyenler ne gibi önlemler almalı? Tüm bunları iç hastalıkları uzmanı, “Sayarak Zayıfla 5333” kitabının yazarı, Dr. Ayça Kaya ile konuştuk.
“Şeker hastaları bayramda komaya bile girebilir”
* ayı boyunca yavaşlayan metabolizmamızı eski haline getirmemiz gerekiyor. Bu ihtiyaçlarımızı karşılarken kilo almak istemiyorsak en pratik çözüm küçük porsiyonlar, sık öğünler ve açık havada günlük 40 dakika yürüyüş.
* Bayramın ana ikramları baklava, kadayıf, revani gibi hamurlu-şekerli tatlılar, çikolatalar, şekerlemeler ve lokumlar olduğu için şeker hastaları çok dikkatli olmalı. Kendisini tutamayıp ikramları geri çeviremeyen şeker hastaları bayramda komaya bile girebilir. Bu nedenle şeker içeren hiçbir şeyi ağızlarına sürmemeliler.
***
“Bayramda misafirlerinizi öldürmek istemiyorsanız ısrar etmeyin”
* Bayram kahvaltılarında ikram edilen tuzlu peynirler, zeytinler veya çay yanında sunulan tuzlu börekler tansiyon hastalarında tansiyon yükselmesine sebep olabilir. Bunlardan uzak durmalılar.
“Misafirliğe gitmeden önce bir fincan sütlü kahve için”
* Bayramda davetlere, gezmelere veya açık büfeli otellere tatillere gittiğimiz için kilo sorunu olanlar risk altında. Özellikle kendini tutamayanlar misafirliğe gitmeden önce bir fincan sütlü kahve içerlerse tokluk hisleri artacaktır. Yemekten 10 dakika önce bir bardak ayran veya su içmek de yemekte fazla kaçırma riskini önleyebilir.
“Sakın ‘Diyetteyim’ demeyin ‘Midem rahatsız’ deyin”
* Bayram tatilinde kişiler iki-dört kilo alabiliyorlar. Bunun en büyük sebebi emek veren yakınlarımızın ısrarını kıramayışımız. Israr karşısında “diyetteyim” demek ısrarın dozunu artıracak en kötü yöntem. Nazikçe “Biraz midem rahatsız, düzelirse birazdan tadına bakmak isterim” demek ise en iyi çözüm. Ev sahibiyken de misafirlerinizi öldürmek istemiyorsanız tüm bu riskleri göz önüne alarak fazla ısrar etmeyin.
***
“Bayramda zayıf kişilerin de sağlık riski oldukça yüksek”
* Bayramlarda riski en yüksek gruplardan biri zayıf kişilerdir. Çevreden “Ye de biraz kilo al” baskısına maruz kalıyorlar. Ama ikram edilen tatlılar, börekler yüksek kalorili ve sağlıksız yiyecekler olduğu için ishal, bulantı, kusma, hazımsızlık, şişkinlik ve gaz problemleri yaşayarak sıkıntılı bir bayram geçirebiliyorlar.
“Rezene ve anason çayı mideyi rahatlatır”
* Mide sorunu olanlar midelerini rahatsız eden şeylerden uzak durmalı. Ama
fark etmeden ikram edilen bir yiyeceğin içinde olduğu için yedilerse de rezene ve anason çayı ile midelerini rahatlatabilirler.
* Baklavalar, börekler çok yüksek yağla yapıldığından kolesterol hastaları da bayramda ciddi kolesterol yükseklikleri ile karşılaşabilir. Bu kişiler kızartmalardan, çok yağlı peynirlerden, kıymalı yemeklerden ve yağlı böreklerden uzak durmalı.
"Bu bayram sağlıklı kalın ve kilo verin"
* Bayramda tüm bu önerilere dikkat ederek, boş zamanlarda aktiviteleri arttırarak ve ikramlar karşısında irademizi koruyarak bayramı bir fırsata çevirip, kilo almak yerine kilo vermek ve sağlıklı kalmak mümkün. Bu bayram bunu deneyin.
Yazarın diğer yazıları için : https://www.facebook.com/metinuyarofficial
Yazarın twitter hesabı: https://twitter.com/metinuyar