20.08.1997 - 00:00 | Son Güncellenme:
BOSTANCI kavşağından Küçükbakkalköy'e doğru dönüyoruz. Kayışdağ eteklerinde, İSKİ'nin su istasyonunun bulunduğu bahçeye giriyoruz. İnşaatı yeni bitmiş müzevazı binanın bir odasında, kocaman pazulu gençler bizi karşılıyor. Bunlar bilek güreşinin dünya çapındaki seçkin sporcuları...
İlk bakışta bu tabloya inanmak kolay değil...
Onlarla konuştukça, insanın dudaklarını uçurtacak başarılarını ve yalnızlıklarını öğreniyoruz. Mobilya cilacısı Haydar Gildil, bugün 70 kiloda dünyanın en iyisi... 1988 ile 1992 arasında iki kez dünya ikincisi, bir kez dünya üçüncüsü oluyor. 1991, 92 ve 93 yıllarında ise Dünya Şampiyonluğu'nu tekeline alıyor. Katıldıkları bu son yarışmada takım halinde de dünya üçüncülüğünü de Türkiye'ye getiriyorlar.
Bundan sonra hazan mevsimi başlıyor. Türkiye'de bilek güreşine sahip çıkan Türk Spor Ajansı adlı özel kuruluş, bu işlerden elini eteğini çekiyor. Bizim sessiz şampiyonlar da kimsesiz kalıyor, ama çalışmalarına devam ediyorlar. Her an Türkiye Bilek Güreşi Federasyonu kurulur umudunu taşıyarak, bileklerindeki çeliğe su veriyorlar. Takımın okuyan elemanı Niyazi Kurt, Marmara Üniversitesi Spor ve Beden Eğitimi Yüksek Okulu'nu bitiriyor. Mezuniyet tezinde, bilek güreşininin tarihçesini araştırıyor. O zaman görüyor ki, Padişah Abdülhamit'ten beri Türkiye'de bilek güreşi yapılıyor, ancak hala bir federasyon yok.
Üniversite öğrencisi Alper Çoşar İngilizce bildiği için, evindeki İnternet sayesinde merkezi ABD'de bulunan Dünya Bilek Güreşi Federasyonu'na ulaşıyor. Bağlantılar tamamlanıyor. Bu yıl 1 - 6 Aralık tarihleri arasında Hindistan'da yapılacak Dünya Şampiyonası'na bizimkileri çağırıyorlar. Bu davetin Türkçesi 20 bin dolar anlamına geliyor, ama bizim "Çelik Bilekler"de para yok.
Türkiye'nin tanıtımı için devlet kesesinden bir çırpıda milyarlar savurup, Amerika'da yaşayan Türklere konser vermek için pop müzikçileri yurt dışına yollayanlar, bilekli şampiyonları görmüyor. Sadece bir futbolcuya ödenen para ile dünya çapında başarılar elde edebilecek bilek güreşinin dev takımı Kayışdağ'da kara kara düşünüyor:
Bu pozlarıyla su balesi yapan güzel kızlardaki disiplin ve 'estetiği' yansıtan bizim "Çelik Bilek"lerin bütün ümidi Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Yücel Seçkiner'de. Bakan, bilek şampiyonlarını kabul edip, federasyon için fikirlerini alacak.
Gelişmeler olumlu giderse, aralıkta yeni dünya şampiyonlarımızı bütün dünya alkışlayacak. Eğer bu olmazsa, "meteliksiz çelik bilekler" kendi aralarında topladıkları parayla Dünya Şampiyonu Haydar Gildil'i Hindistan'a yollayacak.
Onlar Türkiye'nin en çok bilinen isimleri. Şimdi ışıl ışıl yaşayan ünlülerin hayat yolculukları hep böyle başlamadı. Kimi kaset satarken söylediği şarkılarla keşfedildi, kimi inşaatlarda çalıştı. İşte ünlülerin ilk işleri...